9292 entry daha
  • sanırım hayatımı siken şey bu. paylaşma arzusunu yok edemiyorum.

    hayatı boyunca sağlam adımlarla yürümemiş, güven duygusundan uzakta kurulmuş ilişkilerin cezası mı bilemiyorum ama yoksunluk hissiyatı gibi de ıstırap verici sayılmaz. yani demek istiyorum ki iletişimde ve ilişkide yanılan ya da aldatılmış olmak gibi acı verici değil. bu ne yapacağını bilemediğin ve eve gidip yatağa uzandığın ve boş boş odayı seyrettiğin an gibi. boktan pencereyi açtığında en azından birbirinden sıkılmayacak insanları görüp, umursamadan tekrar o boşluğun bir parçası olmaya devam etmek.

    ızdırap dolu bir an olsa en azından bir olgu içersinde onu atıp fırlatmaya çalışırsın. ama bu sikik durumda sadece değişeceğini umarak boş boş beklemekten başka bir şey yapmak istemiyor insan. sonra bir bakmış insan yıllar geçmiş ve hiçbir şey değişmemiş.

    her seferinde ahmakça bir inançla hâlâ doğru iletişim kurabileceğin insanlar olduğunu hayal etmeyi bırakmak lazım belki de. paylaşmayı unutup daha da kapalı kalmak.

    zükük his.
11829 entry daha
hesabın var mı? giriş yap