3 entry daha
  • "hepimiz birer boş eviz, ta ki birisi kilidimizi kırıncaya kadar..."

    kore sinemasının ne kadar şiirsel olduğunun ve de görselliği bu şiirsellikle birleştiren bir hız ve de güvenle geldiğinin kanıtıdır bu film. çizilen portreleri, karakterleri, öyküyü es geçiyorum... spoiler vermek istemiyorum. esasen, filmin dili de bunların hepsini önemsiz kılıyor. çünkü büyüleyici bir rüzgarla, az bulunur bir bütünlükle sürükleniyorsunuz "boş ev"lerin arasındaki bambaşka bir yolculuğun içinde. arkanızda, önünüzde, üstünüzde birisi, bir şey olabilir ama... gözlerinizin açısının dışında başkaları olabilir. görmedikleriniz, hissedip de es geçtikleriniz, her hareketin ardında olabilecek bir başka şey, bir başka bir devinim, sizinle aynı düzlemde, bir yansıma gibi ilerleyen... dikkatli olmalısınız. çünkü "hep bir şeyler oluyor," ve aslında "yaşadıklarımızın ne kadarı gerçek ki?"...

    venedik'te de kendisini kanıtlayan bu film; 24. istanbul film festivali'nin en güzel hediyelerinden biri.
298 entry daha
hesabın var mı? giriş yap