geceye bir öykü bırak
-
sevdiğim kadına ;
bir varmış bir yokmuş
hem körmüş , hem de kütükmüş küçük prens
uçmayı öğrenmeye çalışıp yuvasının etrafında uçan yavru kırlangıçlar gibi prens de
prensesin etrafında öyle dönüyormuş…
çok aşıklarmış, çok
bunların bu aşkını kıskanan kötü melekler küçük prensese uykusunda kötü büyülerin olduğu,
bir şarkı dinletmişler ve o büyülü şarkıyı dinleyen prenses artık hayatında ki hiç kimseyi tanımaz olmuş.
sabah olup aşığı prens etrafında dönmeye başladığında dahi bom boş gözler ile öylece bakmış , bunu gören prens
olan bitene anlam verememiş, bu işte bir bit yeniği var diye düşünmüş , her adımını izlemiş aşık olduğu presesinin.
gece olup prenses yatağına gitmeden önce odasına girip dolaba saklanmış, prenses gelip yatağına uzanmış uykuya dalması ile kötü meleklerin içeriye girip büyülü şarkıyı güzel prensesin kulağına dinletmeleri bir olmuş, çok güçlü bir büyü imiş bu …bunu öğrenen prens hep inanmış ki, bu hayatta çözülemeyecek, yenilemeyecek bir şey yokmuş hep buna inanmış prens…başlamış araştırmaya , geceleri gündüzlere , gündüzleri gecelere karışmış, sonunda aşklarının bu mereti yeneceğine halt edeceğine inanmış ,hayatını bunun için feda edebileceğini düşünmüş. çünkü sevmek kutsalmış ,kendi içindeki kitabında , sonra günlerden bir gün kocaman bir ayna alıp prensesin yanına gitmiş, iki kişi olarak aynanın karşısına geçmişler ,ve içine dalıvermişler aynanın , tek yürek ve tek ruh olarak mutlu olmuşlar sonsuza dek. işte o günden beri aynalara bakan aşıklar orada kendilerini değil prenseslerinin , prenslerinin yansımalarını görür olmuşlar…ve bir daha hiçbir büyülü şarkı prensese etki etmemiş, aynanın içinde iki kişi tek ruh olup mutlu bir şekilde yaşamışlar sonsuza dek…
etrafında öyle dönüyormuş…
çok aşıklarmış, çok
bunların bu aşkını kıskanan kötü melekler küçük prensese uykusunda kötü büyülerin olduğu,
bir şarkı dinletmişler ve o büyülü şarkıyı dinleyen prenses artık hayatında ki hiç kimseyi tanımaz olmuş.
sabah olup aşığı prens etrafında dönmeye başladığında dahi bom boş gözler ile öylece bakmış , bunu gören prens
olan bitene anlam verememiş, bu işte bir bit yeniği var diye düşünmüş , her adımını izlemiş aşık olduğu presesinin.
gece olup prenses yatağına gitmeden önce odasına girip dolaba saklanmış, prenses gelip yatağına uzanmış uykuya dalması ile kötü meleklerin içeriye girip büyülü şarkıyı güzel prensesin kulağına dinletmeleri bir olmuş, çok güçlü bir büyü imiş bu …bunu öğrenen prens hep inanmış ki, bu hayatta çözülemeyecek, yenilemeyecek bir şey yokmuş hep buna inanmış prens…başlamış araştırmaya , geceleri gündüzlere , gündüzleri gecelere karışmış, sonunda aşklarının bu mereti yeneceğine halt edeceğine inanmış ,hayatını bunun için feda edebileceğini düşünmüş. çünkü sevmek kutsalmış ,kendi içindeki kitabında , sonra günlerden bir gün kocaman bir ayna alıp prensesin yanına gitmiş, iki kişi olarak aynanın karşısına geçmişler ,ve içine dalıvermişler aynanın , tek yürek ve tek ruh olarak mutlu olmuşlar sonsuza dek. işte o günden beri aynalara bakan aşıklar orada kendilerini değil prenseslerinin , prenslerinin yansımalarını görür olmuşlar…ve bir daha hiçbir büyülü şarkı prensese etki etmemiş, aynanın içinde iki kişi tek ruh olup mutlu bir şekilde yaşamışlar sonsuza dek…
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap