stacka

• bıyığını burar da düşünür ve bıyığını burar da neşelenir, bıyığını burar da sinirlenir, bıyığını burar da üzülür ve bıyığını burarken sonuç olarak hep aklına acıktığı değil de acıktığımız gelir, sonra bizi bir numara büyük gülümsemesiyle tavlayıp, adını sanını duymadığımız, duysakta(görsekte) önemsemediğimiz türlü türlü lokantalardan, restoranlardan, kafelerden, gözlemecilerden, pizzacılardan, simitçilerden, kafelerden, barlardan, meyhanelerden, birahanelerden, vesairlerden birine götürür, yedirir, içirir, eğlendirir, sevindirir, neşelendirir.
  desibel cinsinden dünyanın en büyük kahkahalarına sahip, tuvalete bile yoldaşsız gitmeyen, en büyük (büsbüyük) gurmemizdir.
  ayrıca "ufak ufak" başlayan bir sinema yolculuğunun, en ağır öyküsüdür kendisi ve eminim ağırlığı günden güne artacak...