hayata seyirci kalmak
-
bazen tiribünlere çikip seyretme sansina nail olmak. hiç fena olmayabilirdi, eger mümkün olsaydi. ille de hayatin içinde kalip harala gürele bogusmak mi gerekiyor. ölmeden önce bir kez mola alabilsek, seyirci tarafina geçsek ve söyle bir nefesimizi düzenleyip, terimizi silsek, yorulan kalbimizi dinlendirsek, aciyan kanayan ruhlarimizi serinletsek, sonra kaldigimiz yerden devam etsek. bazen çok yorucu oluyor bir fiil hayatin içinde olmak. tam bu kez oldu, bu kez vardim derken uzakta görünen o "kurtulus adasi"na çikamamak, yine geride kalmak, dalgalarla bogusmaya devam etmek biktiriyor. batsam da kurtulsam demek de nafile, batirmayan allah batirmiyor.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap