2 entry daha
  • son haftalarda televizyonlarda sadece adını duyuyordum. isim benzerliği diye düşünmüştüm ciddi ciddi. türk tarih kurumu, ermeni masası başkanlığı, soykırım kelimeleri ve (benim bildiğim) hikmet özdemir'in ne işi vardı ki bunların içinde diye düşündüm. bir zamanlar kürt sorunu ve ordu konusundaki akılcı analizleri ve fikirleri olan, tartışma programlarının aranan adamı, "sami kohen demokratsa, ben demokrat değilim" diyen, sözlükteki moda tabirle, emin çölaşan'a reha muhtar'ın ateş hattı programında (trt) ayar üstüne ayar veren hikmet özdemir, ne olmuştu da bu hale gelmişti?

    böyle bir zihinsel (belki de siyasal) dönüşümün nedeni ne olabilir? ya da bu hakkaten zihinsel bir dönüşüm müdür? çünkü son günlerde seyrettiğim kadarıyla, hikmet özdemir'de şöyle bir hava var. söylediklerine kendisi de inanmıyor sanki. "bunları söylemek zorundayım, söyleyeyim de mesaimi tamamlayayım" havası var. eğer durum böyleyse, niye? yanlış ta algılıyor olabilirim tabi ama etrafımdaki bir kaç kişinin daha böyle düşündüğünü gördüm. ortak noktamız, bu duruma bir anlam veremememiz.
10 entry daha
hesabın var mı? giriş yap