7 entry daha
  • hayattaki rezillik tecrübesini bana ilk kez yaşatan insan... günlerden bir gün, bu güzel insan*bizim kanala, bir programa konuk olmak için geldi. onu ilk kez o zaman gördüm. bu olay doğal olarak hemen bizim kızların yanına gidip fiskos yapmamı gerektirdi ki adam feci halde yakışıklıydı... aramızda "tan sağtürk'ün esmeri" "bu kesin manken" "hangi filmde oynuyodu bu ya dur hatırlayacağım" gibi yorumlar yapmaya başladık. ne bilelim oxford'da hoca olduğunu. tam o sırada adamın ingilizce konuştuğunun farkına vardık. bu olağanüstü birşeydi fiskoslarımıza ona daha yakından bakarak devam edebilecektik. neticede dediğimiz hiçbirşeyden anlamıyordu... bir süzmeler, bir kesmeler, parmak kontrolü*gırla gidiyordu. sonra iyice açıldık yüksek sesle konuşmaktan çekinmedik. benim sevgili arkadaşım kara böcük, "nazoly bu adam tam sana göre" derken, ben de "evet ya şu gözlere bak" diye karşılık veriyordum. güzel güzel eğleniyorduk. kötü* haberi ertesi gün aldım. ben işyerimden çıktığım sırada kara böcük bi vesileyle adamla konuştuğu sırada bu 5-10 dil bilen adam türkçe "nazoly kim?" diye sormaz mı? gel buradan yak... meğersem bu 5-10 dil bilen çok güzel insan türkçe öğrenmeye heveslenmiş, bu heves ile ne dediğimizi de anlayıvermiş. neymiş... her maraşi'nin eti yenmezmiş...
11 entry daha
hesabın var mı? giriş yap