7 entry daha
  • eğer vatan denilen kavram, üzerinde yaşayan insanları, haklarını, onlara dair adalet duygusu, haksızlığa (mesela işgal) direnme, boyun eğmeme, karşı çıkma gibi kendine ve başkalarına yönelik mevcut ahlaki sorumlulukları ifade etmek üzere metonimik bir süreç sonucu kullanılmakta olan kavram değilse bu eylemi gerçekleştiren kişiye niyazi olmuş diyebiliriz. vatan ve vatan için ölmek tabirleri padişaha-krala sadakat devrinin bittiği zamanlarda milliyetçilikler çağının başlaması ile dolaşıma çıkmış, insanlık tarihinin uzunluğu içinde bakıldığında "senden elektrik alamadım" tabiri kadar yeni ve bir çok açıdan anlam içermeyen ifadelerdir.

    ancak insan, doğası, ruhu her neyse onun icabı-gereği, refleksif düşünme yeteneği ile mümeyyiz bir varlıktır. kendini başkalarının gözünden hayal edebilir, zihninde kendini başkaları (özellikle akrabalık açısından, mekansal, kültürel yakınlık benzerlik içinde oldukları insanlar) yerine, başkalarını da kendi yerine koyabilir bir mahluk olduğundan; onun için "ahlak" mümkün olabilmekte, haksızlığa uğrayan, yoksunluk içindeki biri için kendini menfaatini (biricik, sonlu ve tatlı canı da dahil olmak üzere) tehlikeye atabilmektedir. işte insana ait bu karakter, kanaati acizanem vatan-padişah-ütopya uğruna ölmek gibi şeylere göre pek tarihsel kabul edilmeyen, zaman ve coğrafya açısından evrensel, olumlu, yüceltilmesi ve her insan evladının içinde yeşertilmesi gereken bir şeydir. vatan kavramı ise, köyünden kopup gelmiş okuma yazma bilmeyen er ve erbaşa (dünyanın bütün orduları için böyledir bu) uygun adım yürüyüş sırasında tekrarlatılması kolay, içi herhangi bir şeyle doldurulabilecek güzide ve fakat ahlaki veya maddi bir gerçekliğe tekabül etmeyen arkası boş bir sembolümüzdür.

    şunu da teslim etmek gerekir ki, "ben vatanım için ölürüm" diyen çoğu kişi de aslında yukarıda bahsedilen evrensel insani ve ahlaki motivasyonla dediğini demekte yaptığını yapmakta, ancak bu ahlaki sorumluluk tavrını, kendine sunulan kelime bu olduğu için ve kısaca düşündüğünden, kısaca "vatan" kavramıyla ifade etmeye çalışmaktadır. yine kanaati acizanem, vatan kelimesi, ahlaki sorumluluklar topluluğu olarak açımlanırken içeriği verilirken, kelimenin tarihi nedeniyle salt ahlaki sorumluluğa indirgenememekte, kitlelerin, bireylerin desteğine, savaşma isteğine ihtiyaç duyan iktidar sahiplerince istismara manüplasyona açık, düşüncesi kelimeleri kıt çoğunluğumuzu onların zararına ve ahlaka-adalete ters bir şekilde gütmeye vesile olabilmektedir. bu nedenle dili dönen derdini anlatabilen "er" kişi, "ben vatanım için ölürüm" yerine şu şu durumlar şartlar altında canımı feda ederim demeye, ahlakını içi boş sembollerin içine gömmekten sakınmaya zahmet etmelidir.
31 entry daha
hesabın var mı? giriş yap