33 entry daha
  • balzac'ın sıradışı bir ifade yeteneği, imkansızlık teğetinde bir tasvir gücü, gereksiz fazla gelişmiş bir teşbih becerisi var. ve fakat, anlaşılıyor ki, kendisi; gündelik hayatta insanların bu nevii bir ifade karakteristiği takip etmediklerinin farkında değil, zira bu romanında tüm kişiler, kendisi gibi konuşuyor. açıkçası bu beni çok rahatsız etti, yani evet o teşbihler, duyguları fiziksel şeylere, fiziksel şeyleri duygulara benzeterek açıklamak, görsel ve diğer duyulara hitabeden tanımlamalar, insana ve duygularına dair tespitler, o güçlü, detaylı, zorlayıcı (adhd'li biri için 2 saat balzac okumak 6 saat aralıksız kanal tedavisi yaptırmaktan daha zorlu ve acı verici bir süreç.) ifadeler harika ama; keşke kitabın anlatısı ile sınırlı kalsa, ikili diyaloglara ve mektuplara girmeseydi. ferzan özpetek filmlerindeki yoldan geçen rasgele 10 kişiden 12 tanesinin eşcinsel olmasındaki sahtelik gibi, herkesin gündelik hayatında balzac gibi konuştuğu bir evren gerçeklikten çok uzak, yapay ve eğreti geldi bana. onun dışında, meeh bi aşk hikayesi işte. sanıyorum, bu derecede iz bırakmasının asli sebebi, mutsuz sonla bitmesi.
169 entry daha
hesabın var mı? giriş yap