2 entry daha
  • "sevgi neredeyse tanrı oradadır" şeklinde düzeltilmesini talep ettiğim başlık.

    kitaba adını veren öyküden söz edeceğim. tolstoy bey alınmasın ama hiç beğenmedim ya. tolstoy, tanrı arayışını keşke içinde yaşasaymış, sanırım bu öyküyü "halk için öyküler" projesi için yazdı; genel bir kitleye hitap edebilir ama savaş ve barış(ancak savaş ve barış 1867'de, sözünü ettiğim öykü 1885'te yazılmış) yazan bir adamdan daha fazlası bekleniyor. en azından ben bekledim, ne yalan söyleyeyim.

    "tolstoy öykü işini yapamıyor; fazla karakter olmadan toparlayamıyor, sıçıp sıvıyor" şeklinde bir yorum görmüştüm geçenlerde. nedense ben de aynı şeyi düşündüm; ama tolstoy'un hakkını da yemeyelim, bu hikâye bildiğim kadarıyla "itiraflarım" kitabının hemen arkasından yazıldı. bilenler bilir ki, itiraflarım kitabının sonunda tolstoy, tanrının varlığının yaşama getirdiği anlama saplantılı bir görüntü çiziyor. işte o saplantı burada da devam ediyor. bu öyküde de tanrıya inanmayan bir adamın zaman içinde tanrıya kavuşmasını, tanrının yeryüzüne bir şekilde inişini(isa'nın bir başka deyişle) bize anlatıyor.

    çok mu abartıyorum bilemiyorum ama beşinci boyut izler gibi oldum okurken. sakallı amca ve salih gözümün önüne geldi. üslupta veya benzetmelere de vurulduğum söylenemez. bir de vasat bir çeviri ile okuyunca öykü benden eksi not aldı.
4 entry daha
hesabın var mı? giriş yap