7 entry daha
  • tombe la neige soyleyen otobus soforuyle, ayni sarkiyla dans edilen koy dugunuyle, kardan baska bir seyi olmayan ve ozgurlukle sefalet arasinda tercih yapmak zorunda kalan insanlariyla, dag basinda bir koye piyano goturebilen bir sistemin ardindan, parasini odemedikce ve hatta bazen odeyince bile hic bir sey elde edilemeyen bir sisteme mahkum olan savrulmus ve caresiz ve beklentisiz hayatlariyla, zaman zaman gulumseyerek, zaman zaman da farkina varmadan akiveren gozyaslariyla hüzünlenerek izlenen film, renklerden, ilk önce kirlenme birinciliğini elinde tutan beyazin filmi.
    film boyunca bir çok tanıdık kelime kulağa geliyordu, aynı iklimde, aynı coğrafyada yaşayıp bu kadar uzak olabilmek de ayrıca dikkat çekici ve üzücüydü doğrusu.
29 entry daha
hesabın var mı? giriş yap