6 entry daha
  • cumhuriyet'in kuruluş aşamasında, osmanlı'yı ve ondan geriye kalan her şeyi "gericilik" olarak görme saplantısının sonuçlarından biri diyebileceğimiz "devrim". aslında, 'devrim' kelimesi genellikle olumlu anlamda kullanılan bir kelimedir; fakat, ne hazindir ki, bu kelimenin buradaki kullanılışı hiç de olumlu değildir, olmamalıdır da. zira gündelik hayatımızda yaşadığımız 'kıt kelime kullanımı' durumu, biraz da bu devrimin eseridir.

    bir kültürün bizzat içinde bulunan, hattâ onu yaratan ve onu içselleştiren bir halk yaşamına devam ederken, o kültürün en önemli temellerinden biri olan 'dil', ortadan kaldırılmaya çalışılmıştır. yani karşımızdaki, dönüştürmeye çalıştığı halkın ayaklarının altından, o halkın yaşadığı, bizzat içinde bulunduğu kültürünü söküp atmaya çalışan bir toplum mühendisliği çalışmasıdır.

    bu 'ortadan kaldırma' işlemi ne kadar başarılı olmuştur, ne kadar başarısız olmuştur, diye sorarsak, maalesef ibre "başarı" yönündedir. ve bu başarı(!)nın sonuçlarını görmek için de yunus emre'ye kadar gitmeye gerek yoktur. acaba bugün kaçımız ahmet hamdi tanpınar'ın eserlerini, orjinal metinlerinden hiç zorlanmadan okuyabiliriz?
111 entry daha
hesabın var mı? giriş yap