5 entry daha
  • kurmacanın, bir düşünce, fikir bulup hayal kurmanın ürünü olabilir. rüyaları da öykü yazmanın bir malzemesi sayabiliriz.
    bir çeşit uydurukçuluk gibi öykü yazarlığı. öyle görünüyor bakınca.

    bakınca öyle görünür ama öyküyü anlatınca başka görünür öykü. bana nasıl görünür?
    (öncelikle ben kendime "öykü yazarı" demiyorum, çünkü yazar bile değilim zaten)

    bence öyküde çeşitli noktalar belirlemek gerekir. hangisinin başlangıç, hangisinin köprü, hangisinin sonuç, hangisinin ... olacağı önemli değil. noktalar bir araya gelip bir çizgi/yol da olur, bir kutu/oda da olur. noktaları bir harf olarak da d
    üşünebiliriz, bir sözcük
    olarak da; ya da bir tümce olarak
    öyküyle şiirin farkı ne o zaman? bunu bir düşüneyim.. öykü ille de bir amaca (yazanın amacına ya da daha büyük/küçük bir amaca) hizmet etmek zorunda değildir. şiirden farkı bu mu? yok, onu sonra düşünücem. öykü iki nokta arasındaki en uzun çizgiyi çekmeye çalışmak da değil sanırım, belki en güzeli. parkurun zıttı mı yani?
2 entry daha
hesabın var mı? giriş yap