aynı isimde "the red pill (video oyunu)" başlığı da var
1175 entry daha
  • ön edit: yurtdışından giremeyenler için, alternatif foto linkleri eklenmiştir.

    (bkz: victoria dönemi kadın maden işçileri)

    ingiltere'de kömür çıkartmak, sanayi devriminden çok öncesinden kalan bir gelenekten dolayı bir aile mesleğiydi. tüm aile beraber ocağa iner, kadınlar ve çocuklar, erkeklerin kazdığı kömürleri vagonlarla iterek yüzeye çıkartırdı.

    vagonlar
    vagonlar

    1839 yılında huskar maden ocağını su basması üzerine çok sayıda maden işçisi hayatını kaybetti. bunun üzerine parlamento, bir araştırma komisyonu kurdu. ancak komisyonun hazırlamış olduğu rapor tüm ingiltere'nin ayağa kalkmasına neden oldu.

    kadınlı erkekli ocağa iniyorlar ve kadınlar da erkekler gibi pantolon giyiyor!

    kadın madenciler 1
    kadın madenciler 1

    kadın madenciler 2
    kadın madenciler 2

    bu durum viktoryen ahlaka tamamen ters bir durumdur ve ingiliz basını bu konuyu gayet sansasyonel bir şekilde ele alır ve sonuç olarak 1842 yılında çıkarılan kanunla birlikte 10 yaşın altındaki çocukların ve kadınların maden ocaklarında çalışmaları yasaklanır.

    rapor
    rapor

    maden ocakları sahipleri iki gruba ayrılır. bir kısmı maden işçiliğinin kadınlar için uygun olmadığını savunur. diğerleri ise aslında kadın madencilerden memnundur. çünkü erkekler gibi ağır vagonları itebilmekte ve çocuklar gibi dar yerlere girebilmektedirler. üstelik, bu kadınlar madencilerin kızıdır ve madenci argosuna hakimdir. hepsinden önemlisi, erkeklerin yarı ücretine çalışmaktadırlar.

    kadın madenciler 3
    kadın madenciler 3

    burada kadın dendiği zaman ofisinizdeki pelinsu'yu değil, karadeniz'deki kadınları düşünmeniz gerekir. karadenizli bir arkadaşım, annesinin görücüye çıkmasını anlatır. kız yatağa uzanıp şalvarını sıyırmıştır, görücüye gelen kadınlar da kızın baldırlarını sıkarak, güçlü kuvvetli olup olmadığını test etmişlerdir. o kadınlar yaylada, sanayide çalışan erkek ustalar için belirlenmiş olan yasal sınırın üzerinde yük taşıyor.

    `--- maden ocağında çalışmak ---

    yerin altına indikçe hava sıcaklığı ve nem artar. bunun bir de havalandırma teknolojilerinin gelişmemiş olduğu dönemde yaşandığını düşünün. kimi maden ocaklarında işçilerin üstlerini kuru tutmaları mümkün değildir. bu yüzden çıplak çalışırlar.

    italya sülfür madeni

    italya sülfür madeni

    bu yüzen maden ocağında çalışacak olan kadınların da kendilerini serin tutacak ve rahat hareket etmelerini sağlayacak kıyafetlere ihtiyacı vardı. ancak vücut hatlarını belli olması ve pantolon giymeleri dejenerasyon olarak değerlendirildi.

    --- madenci karısı olmak ---

    (bkz: koltuklar kirlenmesin diye ayakta duran madenciler)

    ben bu haberi okuduğum zaman hiç şaşırmamıştım. çünkü, yaptıkları işin doğası gereği kirlenen insanlar, temizlik konusunda daha hassas oluyor.

    kömür madeni ocaklarının bulunduğu kasabalarda, kasabanın üzerine gökten kurum yağar. derler ki 19. yy ingiliz maden kasabalarındaki işçi evleri, aynı dönemdeki diğer işçi evlerine göre daha temizdi.

    ama bunun maliyeti korkunçtur. çünkü evin kadınının mesaisi gece saat ikide başlıyor, ilk vardiyaya gidecek olan erkeğin kahvaltısını hazırlıyor, sonra sıra ile diğer vardiyaya gidecek olanları uyandırıyor. son vardiya evden çıkınca, ilk vardiyanın geri dönüş saati gelmiş oluyor ve onun banyosunu hazırlama faslı başlıyor. arada alışveriş, tulum yıkama, kuyudan su taşıma ve yerleri fırçalama işlemleri var.

    evin erkeğinin banyosu
    evin erkeğinin banyosu

    maden ocaklarının, toplu duşlara sahip olmaları çok sonraki dönemlere rastlar:

    madenci duşları
    madenci duşları

    okuduğum bir yazıda, o dönemden kalan günlüklerden şöyle bir cümle alıntılanmıştı:

    -annem sadece cumartesi gecesi geceliğini giyiyordu. haftanın diğer günlerinde, 24 saatini günlük elbisesi ile geçiriyordu.

    19. yüzyıl işçi sınıfının sosyal hayatının anlatıldığı yazılarda şöyle bir ifade geçer: madenciler de dahil olmak üzere herkesin iyi kötü bir sosyal hayatı vardı, madencilerin karıları hariç. eğer bir kız, evin tek kızı olarak doğmuş ise, tüm hayatı evde annesine yardım ederek geçiyordu.

    --- viktoryen ahlak, kilise ve sendikalar ---

    kilise, kadın maden işçilerinin, pazar günü kiliseye gitmemesini problem ediyordu.
    raporda, kadın işçilerden biri durumu şu şekilde açıklıyordu:

    -mesaim sabah dörtte başlıyor ve öğlen bitiyor. öğleden sonrasını ev işleri ve çocuklara dikiş öğretmekle geçiriyorum. pazar günü ise çamaşır yıkıyorum. kiliseye gitmeye vaktim kalmıyor.

    sendikalar kadın işçileri istemiyordu. çünkü erkeklerin yarı ücretine çalışarak ücretlerin düşmesine neden oluyordu. maden işçilerinin sesi olduğunu söyleyen the labor tribune gazetesi şu soruyu soruyordu:

    - böyle bir işi yapan bir kadın, evdeki görevlerinden nasıl yerne getirebilir ki? kocasına rahat bir ev hayatını nasıl sunabilir ki?

    kadın hareketinin, işçi hareketinden kopması boşuna olmadı.

    araştırma komisyonunda yer alan samuel scriven, madende gördüğü manzarayı şu şekilde tanımlar, “ kesinlikle iğrenç ve şeytani. çıplak olmasalar bile pantolon giyiyorlardı” lord ashley ise şu şekilde ifade kullanır: “ancak genelevde görebileceğiniz bir manzara” the daily news gazetesi, madenci kızların kıyafetini, edep sınırlarını aşan şekilde tanımlar.

    kadınların pantolon giyiyor olmaları büyük bir sansasyon yaratmıştır. erkek gibi giyinip erkek gibi davranıyor olmaları kabul edilemez ilan edilmiştir. pantolonun kendisi, kadınsılığa bir darbedir. madenci kızlar, dejenere, ahlaken düşük ve alkolik olarak tasvir edilmişler; evlenmek ve anne olmak için uygun bir aday olmadıklarına hükmedilmiştir.

    maden ocaklarındaki iş güvenliğini teftiş etmek için giden ekibin, pantolon üzerinden kopardığı yaygara sonrasında kadınların maden ocağına inmeleri yasaklanmıştır. maden ocaklarına ruhsat zorunluluğu 1870li yıllara, içişleri bakanlığı'nıa maden ocaklarını denetleme yetkisinin verilmesi ise 1881 yılına kalmıştır.

    --- taş ayıklama ---

    maden ocaklarına kadınların inmesinin yasaklanmasının ardından kadınlar, taş ayıklama işini yapmaya başladılar. ancak burada bir kez daha erkek işçiler ile karşı karşıya geldiler. çünkü taş ayıklama işi, hasta ve yaşlı erkek madenciler için ayrılmış olan bir işti.

    taş ayıklayan kadınlar
    taş ayıklayan kadınlar

    yağmurda çamurda fırtına da açık havada çalışıyorlardı. işin ironik yanı, bu o dönem için tercih edilen bir şeydi. sebebi verem.

    dokuma fabrikalarındaki tozlu ortam, veremin yayılması için uygun ortam oluşturuyordu. kuzeyin soğuğuna ve nemli rüzgarlarına rağmen, açık havada taş ayıklayan kızlar, dokuma fabrikalarında çalışan kızlardan daha sağlıklıydı.

    dokumacı kızlar
    odkumacı kızlar

    bunu aslında popüler kültürden de biliyorsunuz. penny dreadful dizisinde, fahişelik yapmaya başlamadan önce dokuma fabrikasında çalışan brona croft.

    brona
    brona

    peki kocası çalışamayacak kadar hasta olan veya dul olan kadınlar? bunlar çok daha düşük ücretlerle, kaçak işçi olarak ocağa inmeye devam ederler. hasta kocasına bakmakta olan bir kadın işçi şöyle der:

    - şüphesiz ki ocağa inmek hoş değil ama aç kalmaktan iyidir.

    `--- madenci kızı pornosu ---

    o dönem madenlerin kapılarına yoldan geçenler için uyarı tabelaları asılıyordu:
    - şahit olacağınız görüntüler sizi rahatsız edebilir.

    bu beraberinde, madenci kız pornosunun doğmasına neden oldu. meraklıları, maden ocaklarına gidiyorlardı. kızlar da birkaç penny karşılığında eteklerini kıvırarak pantolonlarını gösteriyorlar ve fotoğraflarının çekilmesine izin veriyorlardı. bu fotoğraflar, daha sonra kartpostallara basılarak elden ele dağıtılıyordu.

    madenci kızlar 1
    madenci kızlar 1

    madenci kızlar 2
    madenci kızlar 2

    madenci kızlar 3
    madenci kızlar 3

    --- uğursuzluk mu ihmal mi ---

    türkiye'de ağır ve tehlikeli işler yönetmeliğine göre kadınlar maden ocaklarında işçi olarak çalışamıyorlar. kadın mühendisler ise bu mesleğin eğitimini almış olmalarına rağmen, "kadın madende uğursuzluk getirir" gibi hurafeler yüzünden ocağa sokulmuyor.

    kadın mühendisler tercih edilmiyor

    tam da burada şunu sormak istiyorum:

    maden ocaklarındaki zaafiyetleri incelemekle görevlendirilen ingiliz komisyonu'nun
    bunu teftiş etmek yerine pantolon giyen kaınların ahlaksızlığı ile ilgili hükümler sıralaması ile, günümüz türkiye'sinde ocaklardaki güvenlik zafiyetini konuşmak yerine hurafelerden bahsetmek arasında ne gibi bir fark vardır?

    takvimler 2018 tarihini gösteriyor ama kafalar hala victoria ingilteresi.

    bir örnekte bosna hersek'ten:

    bosna hersek'in son kadın madencileri

    minik özet, tito döneminde, saraybosna yakınlarındaki breza kömür madeni için teknik okul kurulur. bu okul, ilk etapta 42 öğrenci alır. bu öğrencilerin 23'ü kız öğrencidir. bu kızlar, mezun olunca maden ocağında çalışmaya başlarlar. okul hala kız öğrenci almaya devam etmektedir. ancak bu kızlar işsiz kalacak. maden ocağı, emekli olan kadın madencilerin yerine erkek madenci almayı hedeflemektedir. madenin direktörü şöyle der:

    - o önem ideolojik sebeplerden kadınları aldık. ama tüm gün yerin altında çalışmak kadınlara göre değil.

    ilgilenenler, abd'de 1970'li yıllarda maden ocaklarına inmeye başlayan kadın madencilerle yapılan röportajların yer aldığı kitabı okuyabilirler:

    daughters of the mountain
1373 entry daha
hesabın var mı? giriş yap