105 entry daha
  • sanırım en büyük heyecanı yaşayan bendim.
    https://eksiup.com/6e587290537
    https://eksiup.com/aa53ca0b998
    https://eksiup.com/c9787a78a54
    etiler sandalye'de kuzenimle birlikte saat 9 civarı tatlı yiyorduk. twitter'da dolanan söylentiler üzerine birkaç turladık köprüye yakın civarlarda. bir askerin darbe var, evlerinize gidin videosunu gördüğümüzde eceline susamış köpek misali iyice merak edip her deliğe, sokağa atladık. yaklaşık 1 saat falan sonra tam bebek sahile geldiğimizde sivil polisler belediye otobüslerini çapraz park edip askerlerin gelmemesi için yolu kapattı. o sırada insanlar ağlayarak kaçışırken tsk'nın sitesinden darbe bildirisi yayınlandı. kulağımızı patlatacak kadar alçaktan uçan f-16lar bir yana, biz öylece beklerken denizden devasa bir dalga geldi. bunun denizaltı olduğunu düşünüyorum fakat aradan onca zaman geçmesine rağmen hiçbir yerde bahsedilmedi, o konu hala muamma. tam araca binip aralardan çıkacakken yan araçtaki arkadaş sivil polislerin araba anahtarlarını topladığını söyledi ve çalıştırmadık. biraz daha bekledik ve polisler gidince arabayı çalıştırıp, resmen filmlerde zombi istilasına uğramış bir şehirdeymişiz gibi yolun ortasındaki boş arabaların arasından süzülerek ilerledik. bu sırada 2 teyze korkmuş bir şekilde aracın camlarına vurup, ''oğlum gittiğiniz yere kadar götürün'' diye resmen yalvararak aracımıza atladılar. ortalık çok karışık, insanlar birbirleriyle, diğer yolları kapatmaya çalışan sivil polislerle tartışıyorken biz teyzeleri aldık yolumuza devam ettik. yaklaşık 200-300 metre ilerde bir beton mikseriyle, yine polisler tarafından kapatılmış yola geldiğimizde durduk. yaklaşık 2 küsür saat önce gayet normal bir şekilde tatlı yerken, o anda geldiğimiz noktayı düşündüğümde gerçekten rüyada olabileceğimi düşünmüştüm. neler oluyor lan? diye kendimi sorgularken o teyzeler tek bir teşekkür dahi etmeden atlayıp kaçtı. onları arabaya almanın pişmanlığını hala yaşarım ayrıca. neyse, beton mikserini nasıl çekeceğimizi ordaki insanlarla tartışırken 34 b** 04 plakalı üstü açık bir aston martin (ilerde yazacaklarıma istinaden davalık olmamak için sansürlemek zorundayım, merak edenlere özelden yazarım tam plakayı) bizim karşı istikametimizden yardırarak geldi. 50'li yaşlarda bir abimiz afedersiniz dalgayı çıkarıp işeyerek yanımıza geldi kokusundan anlaşıldığı üzere alkollü bir şekilde niye beklediğimizi sordu ve askerlerin yolunu açmak için mikserin camını kaldırım taşıyla kırarak içeri girdi. tabi bu sırada mikserin şoförü polislerin anahtarı denize attığını söyleyip küfürler ederek geldi, o şaşkınlıkla onları ayırırken birden yine aston martin'in aslan gibi kükremesini duyduk. ne oluyor diye bakarken 2 tane piçin arabaya atladığını ve geri geri gittiğini farkettik. darbeyi savunan götü göbeği salmış alkolik abiye söylediğimizde önce bir kafasını kaldırdı, şöyle bir bakıp sanki normal bir şeymiş gibi ''genç onlar ya 2 tur atar gelir'' demesiyle resmen dumur olduk. ulan o araba olsa olsa en ucuz 1 milyon lira, bu nasıl bir varlık, nasıl bir rahatlık amk. (ayrıca hala merak ederim kendisinin kim olduğunu, mal varlığını vs.) aradan bir 5 dakika geçmeden arabayı alan fırlamalar geri geldi, burda kalan arkadaşları olduğunu ve aracın sahibinden gittikleri yere kadar bırakmalarını istedi. istedikleri adamın kafasının afedersiniz taşşak gibi olduğunu farketmemiş olmaları muhtemel ki, adam bunları üstü açık aston martine resmen mal gibi üst üste koydu (yanlış hatırlamıyorsam 7 kişi) *. o sırada ordaki vatandaşlarla konuştuk ve kaldırımın bir iki taşını söküp araçları kaldırımdan yürütüp mikseri geçebildik. kadıköy'de oturduğumuz için köprüye doğru yola çıktık fakat 2. köprüde olan trafiği gerçekten burda ne kadar anlatsam az kalır, ben hayatımda öyle uzun bir kuyruk ne gördüm, ne duydum. tam köprü yoluna inecekken radyodan ''1. köprü'de anadolu yakasına geçiş istikameti akıcı'' anonsunu duyduk ( hangi radyo kanalı olduğunu hatırlamıyorum fakat gerçekten insanların ölümüne sebep olmuş olabilir) biz bu anonsu duyar duymaz atladık tabi 1. köprü yoluna, biz çok akıllıyız ya, o kadar insan düşünemedi tabi 1. köprüden gitmeyi, 2. köprüde bekliyorlar... oh be eve geçeriz en sonunda moduna girip, bomboş olan köprüde inip fotoğraflar bile çektik ilerde askerlerin olduğundan habersiz. (kavisli olduğu için diğer ucu gözükmüyor) tam araca binip ilerlerken yukarda fotoğrafını koyduğum manzarayı gördük. askerler tam biz yanlarından geçerken atış pozisyonlarına geçip şarjör değiştiriyorlardı ve gerçek anlamda hayattaki bütün şansımı o an kullanmış olabilirim. yanlarından geçip gittikten 1-2 dakika sonra arkamızdan silah sesleri geldi ve ordaki bazı askerlerin halka nasıl ateş ettiği zaten youtube videolarında malum. köprü gişelerinden geçerken solumuzda yerde yatan cesetleri görünce gerçekten hayat durdu o an. nerdeyim, nasıl olur soruları beynimi kemirirken sağda yaklaşık 100-150 metre ilerde bir tankın gişelere doğru geldiğini görünce yerimden sıçrayarak küfürler eşliğinde arabayı süren kuzenimi dürttüm ve apar topar metrobüs yoluna doğru fırladık. şaka olmalı? gerçekten şaka olmalı çünkü bunları gta'da bile yaşamadık lan biz. neler oluyor? derken arkadan gelen silah sesleri daha da arttı. biz metrobüs yolundan evimize doğru ilerledik ve sağ salim ulaştık. bu da böyle bir anıydı. olmaz olsundu.
648 entry daha
hesabın var mı? giriş yap