6 entry daha
  • bu tarz saçma tartışmalar seksen öncesinde çok yapılırdı.

    sosyalist olmanın entelektüel sayılmanın ön şartı sayıldığı bir dönemden bahsediyorum. sosyalist dogmalar o kadar yaygın kabul görmüştü ki, bir sanatçının toplum için varolması gerektiği iddia edilirdi.

    hatta günümüzde neyseki sayısı az kalmış o ham entelektüellerin hala güzel bir yer zannettiği stalin rusya'sında, toplum için yapılmayan sanat, burjuva sanatı sayılıp yasaklanırdı.

    tabi hangi sanatın toplum için olduğuna da yüce devletliler (sosyalist sansür) karar verirdi.

    diyebilirsiniz ki, bir sanatçı kendi ülkesinin gerçeklerine yabancı olmamalı. iyi güzel hoş. ama bu açıdan bakıldığında nbc en son eleştirilebilecek kişi. herhalde çağımız türkiyesinin halini, ondan daha güzel anlatan, özetleyen bir sanatçımız mevcut değil.

    diyeceksiniz ki, nbc politik fikirleri mevcut olsa bile bunları çıkıp açık açık söylemiyor. ki aslında bu da doğru değil, filmlerinin satır aralarında, röportajlarında bunları çok güzel, oldukça da açık bir biçimde aktarıyor. özellikle son dönem filmlerinde (üç maymun, bir zamanlar anadolu'da ve kış uykusu) bireyin sosyo-politik değişimlerden etkilenişi, toplumsal öfke , adalet gibi son derece politik tartışmalar ön planda.

    sözü anlayana saz, anlamayana davul zurna az misali.

    o halde asıl söylenmek istenen, neden aktif bir siyasi tavır takınmıyor?

    türkiye gibi son derece eğitimsiz, son derece politize ve öfkeli kitlelerin ve popülist politikacıların egemen oldugu bir ülkede aklı başında bir sanatçı politik duruşunu sergiler mi?

    bir batı ülkesinde olsak amenna. insanlar o da o sanatçının görüşü der geçerler.

    ama ülkemizde bir insan tüm ömrü boyunca harika kitaplar yazar, politika hakkında bir tek kelime söylemez, sonra ağzından çıkan bir cümle sebebiyle hala toplumun ciddi bir kısmı tarafından kötü bir yazar olmakla suçlanan olur ve rahat rahat gezemez sokaklarda.

    bakın toplumun ciddi bir kısmı tarafından yanlış politik fikirlere sahip bir yazar diye eleştirilmiyor ağzını bir kez açtığında, kötü bir yazar olmakla eleştiriliyor. yani sanatçının tüm ömrünü verdiği sanatı , kişiliği hakkında yorum yapma hakkını kolayca kendinde gören bir toplumdan bahsediyoruz. kusura bakmayın ama toplum ve sistem demokratikleşmedikçe, havuz medyası egemenliğini yitirmedikçe, sanatçılar haklı olarak mevcut ortamda seslerini yükseltemiyorlar.

    üstelik, bu ülkenin aydınları bir politik duruş sergilemeye kalkarlarsa, başlarına gelecek tehlikelerin ötesinde, mevcut politik ortamda bunun faydası değil zararı olacak. vatandaşa gerçekleri çarpıtılmış bir aynadan sunmayı kendine görev edinmiş bir medya varlığında, her şey olduğundan farklı aksettiriliyor sokaktaki insanımıza. çarpıtmalar, basit popülizmler ve sanki türkiye'de beyaz türk, kara türk ayrımı varmış gibi cahil olanın korkutularak, kışkırtılarak kandırılması rutin hale geldi ülkemizde. aydınlar bir ses çıkarsa, belki bunu bahane ederek seçim kazanır karşı taraf.
47 entry daha
hesabın var mı? giriş yap