16501 entry daha
  • rica ediyorum, bayım. bu ani veda da nedir böyle, durun biraz. sizinle bir anımı paylaşmak istiyorum. ah, zamanınız mı yok? hem ne diye gözlerinizi kaçırıp duruyorsunuz, ağlayacaksanız benden çekinmeyin lütfen. olur canım olur. hangimiz çıkmaz olduğunu düşündüğümüz sokaklara tereddütle girip geniş caddelere ulaşmadık, söylesenize. bu karamsar halleriniz beni de üzüyor, inanın. çocuklar mı? ne var canım çocuklarda, büyüyüp gidiyorlar işte. sizin sorununuz kendinize karşı çok tahammülsüz olmanızla ilgili. soluklanmanıza müsaade etsenize, kuzucuğum. lütfen zamanı küçümsemeyin. bırakın tüm kederlerinizin üzerinden geçsin. belki de bir tür simyacı gibi, onları değer vereceğiniz anılara dönüştürecektir. ama sabırlı olmalısınız. tamam, anımı sonra dinlersiniz, şimdi gidin. ama lütfen yağmura aldırmayın. bırakır mısınız şu şemsiyeyi. hayır hayır, sizin epey ıslanmanız gerekiyor. ne!? ağlıyor musunuz? ah, tamam, tabii ki sarılabilirsiniz. görüyor musunuz, titriyorsunuz. kuzucuğum, lütfen daha fazla hırpalamayın kendinizi. ya, fikrinizi mi değiştirdiniz, peki, hadi gelin birer kahve içelim. evet, az önce oturduğunuz yer pek rahattı. tabii, öyle buyrun. anım mı? a, evet, arzu ederseniz tabii ki anlatırım. çarpık çurpuk bir evimiz vardı. nasıl yaşanırdı ki bu evde... neler diyorum ben! annem vardı, babam, kardeşlerim vardı... nasıl yaşanmazdı ki bu evde... önünde, etrafı yüksekçe duvarla çevrili parka benzer bir alan duruyordu. aslında ne olduğunu biliyorum. duvarlarla çevrili bu alanın ortasında ne olduğunu biliyorum. yine de bunu bir tarafa bırakalım. bu alanın kapısı sürgülü, ağır bir kapıydı. daha çok karşı taraftaki kullanıldığından bu kapı neredeyse her zaman kitli kalırdı. belki bir kez yapmadım bunu, o kapının üstünden atlayıp az ötedeki akasya ağaçlarının arasında, bakımsız, hiç biçilmemiş çimlerin üzerinde az oyun oynamadım. ama birini anılmaya değer buluyorum. dizlerim yemyeşil olmuş. havası inik bir topla oynuyorum. aman ya rabbi, bu nasıl güzel bir koku. doyasıya içime çekesim var, çok istiyorum ama yapamıyorum. işte böyle, bayım. zaman zaman aklıma bu anım geliyor. kötü mü ettim sizinle paylaşarak? ah, sahi mi, teşekkür ederim. ne oldu, gidiyor musunuz? peki, sık sık gelin lütfen. ama neşenizi de yanınızda getirin. kendinize dikkat edin, hoşça kalın.
40647 entry daha
hesabın var mı? giriş yap