• sabahtan beri hollanda'lı arkadaşlarımı ikna etmeye çalıştığım konu.

    şöyle bir göz gezdirin odanıza.
    sonsuz sessizliğine bürünmüş gibi görünen kitaplığınızın 2. katında okunmayı bekleyen az ünlü bir yazarın polisiye romanından tutun, en son 2 yıl önce yerinin değişmesinden bu yana hareketsizliğe hapsolmuş elbise dolabına kadar mikro anlamda odanızda bulunan makro anlamda evrende bulunan her cisim insan karakterinden etkileniyor. gayrı fiziksel olarak cisimlere olan yaklaşımımız, tıpkı bir canlı gibi reflekslerini geliştiriyor eşyaların.
    aslında karma denilen olay, doğa olarak isimlendirdiğimiz ana kuvvetin, cisimler yoluyla karakterimizin çözümlenmesinden sonra verilen tepkilerinin toplamından oluşuyor. bu olumsuz örneğin tersten okunuşu şu: inanırsak uçabiliriz. nasıl iyi bir çocuk olursak şirinleri görebiliyorsak çocuk iken, yine iyi ve sağlam karakterli bir insan olursak duvarın içinden bile geçebilir, artık kapı kenarlarının serçe parmağımızla bir problemi kalmaz.

    özetle; tinsel anlamda güçlü bir kişiliğe sahip olursak uzaydaki her şeyi kendimize hizmetkar etmek gayet mümkündür. sıkışıp kalmış bir otobüs penceresinin, zayıf çelimsiz ama belli ki bıçkın bir anadolu delikanlısı tarafından açılabilmesi her şeyi ispatlar nitelikte.

    edit: pisiyorum kisik ateste adlı potansiyel yazar uyardı: hollanda’lı değil hollandalı olacak.
13 entry daha
hesabın var mı? giriş yap