225 entry daha
  • ben bu oyunu çok seviyorum. ve çok oynadım, artık nerede hangi item var ezberledim. ama bu oyunda özel şeyler var.

    4 senelik oyun, koca bir 4 sene ve hala google'a ''best game for ps4'' yazınca ilk 5 içerisinde mutlaka oluyor. çoğu kişinin oynayamadığı, yarıda bıraktığı, bu ne lan çok zor diyip kapattığı bu oyun neden ps4 denince ilk akla gelen 5 oyundan biri oluyor. benim bir arkadaşım bu oyunda amelia'yı hala geçemez. ama rdr'yi bitirmiştir, god of war'ı yemiştir ama sorunca ''bloodborne çok güzel oyun lan'' der. peki neden oluyor? 3. bossu geçemeyen adam bu oyuna nasıl güzel diyebiliyor?

    atmosfer, sanat yönetmenliği, akıcılık, başarma hissi, gizem, başına ne geleceğini bilmememek falan.. bunların hepsi bir oyuna toplanmış.

    bu oyunun tekrar tekrar oynanmasının asıl nedeni doyumsuzluk. god of war mesela, oynar bitirirsin doyarsın. çünkü hikayeyi anlatır, bossları ve düşmanları sana söylenen şekilde kesersin, hikayeyi tamamlarsın sonunu öğrenir ve doyarsın. rdr 2 yan hikayerlerden keyif alırsın, ana hikayeyi tamamlarsın sonunu görürsün, detayları seversin ama doyarsın.

    bloodborne'da ise o bossları ve düşmanları istediğin kadar kes ama en ufak bir hatanda anında ölebileceğini bilirsin. oyun sana asla bossları nasıl öldüreceğini söylemez. sen bossları bir vuruşluk canın kalmışken kesersin ya da belki son blood vial'ın kalmışken kesersin. hikayeyle ilgili en ufak fikrin yoktur, aklındaki tek fikir oyunu tamamlamaktır. akıcılık ise buraya bağlanıyor. oyun akıcı, oyun agresif olmanı istiyor. defansif olursan zaten ölüyorsun, agresif olman gerekiyor. ve ayrıca oyun sana şöyle yap demediği için o agresiflik yolunu kendin belirlemen gerekiyor. oyuna ilk başlarken testere ya da balta ile başlarsın, bitirince kendi kendine bu sefer acaba kirkhammer ile oynasam nasıl olur? ya da blade of mercy ile oynasam dersin.. kendini geliştirirsin ama her geliştirdiğinde daha fazla kan yankısı lazım olur, daha fazla farm yapman gerekir. işte bunların hepsi oyunu doyumsuz kılıyor. başarırsın, o bossu kesersin ama doyamazsın çünkü o bossu keserken güç sende değildir. sen onu bir şekilde kesersin ama en ufak dalgınlığında o seni keser. diğer oyunlarda güç sendedir ama bloodborne'da güç tamamiyle düşmanlardadır.

    buna benzer bir başka oyun ise half-life 2. çok farklı iki yapım ama tek ortak noktaları seni nasıl başladığını bilmediğin bir hikayenin başına bırakıyor ve bitirmeni istiyor. şehirde baslıyorsun, çöllerde geziyorsun, nehirlerde yüzüyorsun, bildiğin yol hikayesi ama kimse sana sinematik bir hikaye sunmuyor. sen sadece koca bir evrende yolcu gibisin. aha işte bloodborne'da bunu yapıyor. klinikte başlayan hikaye hakkında hiç bilgin yok, kliseler, yasak ormanlar, harika sanat yönetmenliği ve güzel dizayn edilmiş farklı farklı yerlerde oyunu bir şekilde bitirmeye çalışıyorsun. kimse sana bir şey anlatmıyor. sen sadece yolcusun ve yolunu bir şekilde tamamlamaya çalışıyorsun.

    yerler demişken. atmosfer, ah o harika tasarlanmış gotik atmosfer ah. her oyuna ay koyarsın, hadi kırmızı ay koyarsın ama bu oyunda olduğu gibi her oyuna o ay yakışmaz. karakterin giydiği armorların ve dünyanın dizaynının birleşmesi ile o ay işte bu oyuna çok yakışıyor. armorlar çok estetik, dünya çok atmosferik belki ürkütücü ama o ürkütücülük seni içine çeken bir ürkütücülük. dur şuraya girmeyeyim demek yerine o büyülü gizem seni oraya girmeye teşvik ediyor. dünyanın atmosferinin bu güzel olması bir yana, bir şey daha var. ne o? tüm dünyanın bir şekilde birbirine bağlanması. oyunun ortalarındaki yasak ormanın oyuna başlanan kliniğe bağlanmasına ne demeli? peki bunun bağlanmasının insanının gözüne sokarcasına yapılmamasına peki ne denir? hadi bunu yaparken ipucu vermemesine ne demeli? valla ben buna emek harcama, zekilik ve yapmak için yapmamış olmak derim.

    ben bu oyunu çok seviyorum. herkes sevsin bu oyunu, zorlasa bile, bir şey anlatmasa bile bu oyun bu nesilin en güzel oyunlarından biri. ve bu oyunun ikincisinin yapılması mutlaka ama mutlaka gerekiyor. yapımcı firma olan fromsoftware'in ikincisini yaparken atmosferi, oynanışı, mekanikleri bozmayacağına inancım sonsuz olacağı için istiyorum bunu. başka bir firma bu oyunu aynı şekilde yapmış olsaydı belki ikincisini istemiyor olurdum ama fromsoftware firmasına güvenim ve inancım sonsuz.
264 entry daha
hesabın var mı? giriş yap