ssg

• 1. ekşi sözlük kurucusu ssg, ssg'nin soru yanıtlama atraksiyonu çerçevesinde 300'den fazla ekşi sözlük kullanıcısının sorularını yanıtlamış. pena youtube kanalında soru-cevap faslının özet bir videosu da yayınlandı: https://www.youtube.com/watch?v=rwixjaqoakc
  
  2. ssg, temelde makul şeyler söylüyor. kendi sosyoekonomik statüsündeki insanlarınkine benzer kaygıları var dünyaya dair. mesela, dünyadaki kaynakların sınırlı olduğunun ve insanların gezegene yaptıklarının sürdürülemez olduğunun farkında. abd ve diğer ülkelerdeki popülist trendden ve bu siyasi trendin düşünce ve ifade özgürlüklerini kısıtlamasından rahatsız. bunlar makul kaygılar. zaten çoğumuz benzeri şeyler söylüyoruz. ama bu kaygılarımızı ifade ederken ne kadar tutarlıyız?
  
  3. son dönemdeki bir dizi probleme rağmen, abd halen düşünce ve ifade özgürlüğü konusunda (avrupa dahil) dünyanın çoğu yerinden daha ileride. abd'de nefret söylemine yönelik sınırlamalar dahi gayet gevşek. bir insanın sırf ağzından birkaç söz çıktı diye hapse tıkılması çok nadir, ve ancak doğrudan şiddet çağrısında bulunmak gibi durumlarla sınırlı. abd yüksek mahkemesi'nin ifade özgürlüğü konusundaki dönüm noktası -landmark- dava kararları için bkz.: (#86209951)
  
  4. örneğin, abd'de "christianity is stupid" yazılı bir tşort ile gezebilirsiniz. (mesela slayer gitaristi kerry king'in vardı öyle bir tşortu!) ülkenin başkanına ağız dolusu sövebilirsiniz -- ki her gün sövüyorlar, hatta geçenlerde temsilciler meclisinin yeni üyesi (müslüman) rashida tlaib kameralar önünde sövdü: https://www.rollingstone.com/…-motherfucker-774901/
  
  5. george washington, thomas jefferson, james madison gibi kurucu babalar hakkında ileri geri konuşabilir, hakarette bulunabilir, hatta kendilerine doğrudan küfür edebilirsiniz. hiçbir şey olmaz. hatta böyle şeyler yaptığınızda, polis ve yargının herhangi bir müdahale ya da yaptırımda bulunmaması bir yana, insanların tepkileri de en fazla sözlü olur, fiziksel şiddet nadirdir. zira, hem ifade özgürlüğü, hem de fiziksel şiddetin yanlışlığı abd'deki hakim kültüre derinlemesine nüfuz etmiştir. bu kültürün dışavurumlarını, en son lincoln memorial'da gerçekleşen hadisede de gözlemlemek mümkün: https://www.vox.com/…maga-gear-harass-native-elders
  
  6. ssg'nin de düşünce ve ifade özgürlüğü konusunda abd'deki anlayışa yakın olduğu görülüyor. zira, "küfür ve hakaretin önüne geçme ile alakalı bir planın var mı?" şeklindeki soruya şu cevabı veriyor: "küfür ve hakaretin sıkıntı olmadığına inanç; herkese bunu benimsetmek; birine küfredince, hakaret edince kimseye zarar vermediğini görmek." bkz.: https://www.youtube.com/…atch?v=rwixjaqoakc&t=1m30s
  
  7. ancak aynı ssg, türkiye özelinde gelen sorulardan birine tamamen tersi yönde bir cevap vermiş! şöyle ki, sözlük yazarlarından biri, "ülkenin kurucusuna, milli değerlerine hakaret eden yazarların el üstünde tutulması"ndan şikayetçi olunca, ssg'nin kendisine verdiği cevap, savcılığı devreye sokmak olmuş. (bkz: #85667443)
  
  8. denebilir ki, ekşi sözlük türkiye'de faaliyet gösteren ve dolayısıyla t.c. kanunları doğrultusunda hareket etmek durumunda olan bir site. dolayısıyla, ssg ilgili kanunları yanlış da bulsa, bunlara uymak zorunda. ancak, ssg, ilgili soruyu soran kişiye ilgili cevabı verdikten sonra, şunu da söylemiş: "gerçekten öyle bir suç işleniyorsa sorumluların hepsi cezalandırılır mis gibi."
  
  9. ssg, t.c.'nin kurucusunu ve milli değerlerini çok seviyor, takdir ediyor olabilir. hakkıdır. ancak, kendisi ile aynı şekilde düşünmeyen ve bu düşüncelerini biraz ölçüsüz şekillerde ifade eden insanların cezalandırılmalarını istediğinde kendisiyle çelişmiş oluyor. (abd'nin kurucularından birini eleştirdiği, ya da the federalist paperstaki makalelerden birinin yazarına hakaret ettiği için tutuklanabileceği bir abd'de yaşamak herhalde istemezdi.)
  
  10. aslında çoğumuz, özgürlüklerin ne demek olduğunu gayet iyi biliyoruz, ama iş kendi kutsallarımıza geldiğinde yan çizmeye, mazeretler üretmeye başlıyoruz. misal, "bu ülkenin kurucusu hakkında öyle konuşamazsın!" ya da "burası atatürk cumhuriyeti, ağzını topla!" ya da, "başka yerlerde ifade özgürlüğü daha geniş olabilir, ama türkiye'nin de kendine özgü şartları var!"
  
  11. ama siyasi meşrebi biraz farklı olanlar da aynı sözleri başka şekillerde söylüyor: "müslüman mahallesinde salyangoz satamazsın!" ya da, "%99'u müslüman olan bir ülkede kutsallarımıza bu şekilde sövemezsin!" ya da, "yerli ve milli olacaksın!"
  
  ***
  
  mümkünse kimse kimseye sövmesin. ama sayısı belli bir rakamı aşan her toplulukta, düşüncelerini söverek ifade edenler de illa ki olacaktır. böyle kimseleri hapse tıktırmaya çalışmazsak, daha huzurlu bir toplum ortaya çıkarırız diye düşünüyorum.
  
  ama tabii daha da kötüsü şu: "benim kutsallarıma sövenler hapse tıkılsın, benim sözlerim ise ifade özgürlüğü kapsamında olsun!" (türkiye'nin durumu maalesef bu.)
  
  özgürlükler konusundaki bu seçici tavrımızı değiştirmezsek, her iktidarın bir öncekinden intikam aldığı ve dolayısıyla herkesin mağdur olduğu, herkesin korktuğu ve herkesin kaçmaya çalıştığı, istikrarsız bir türkiye'ye mahkum olacağız.
  
  ***
  
  ssg'nin cevabı: (#86208676)
  
  tema:
  (bkz: türkiye politikaları /@derinsular)