808 entry daha
  • pedofiliyi engellemeye domuz eti ya da alkolü engellemek kadar önem vermemiş olması.

    üstteki bir çok entry'de zaten yazılmış - talak 4 "henüz adet görmemiş karılardan boşanma"yı işler.

    kutubi sitte talak 4'teki olası yanlış anlamayı (örtbas desek daha doğru) engeller:

    --- spoiler ---

    2. (4188)- ibnu abbâs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "allah teâlâ hazretleri: "boşanan kadınlar kendi kendilerine üç aybaşı hali beklerler" (bakara 228) buyuruyor. yine allah teâlâ hazretleri: "kadınlarınız arasında ay hali görmekten kesilenler ile ay hali görmemiş olanların iddetleri hususunda şüpheye düşerseniz, bilin ki, onların iddet beklemesi üç aydır..." (talak 4). (önceki âyet) bu ikinci ile neshedilmiş oldu. keza allah teâlâ hazretleri (birinci âyetten bazı hükümleri neshederek) buyurmuştur ki: "mü'min kadınlarla nikahlanıp, onları, temasta bulunmadan boşadığınızda, artık onlar için size iddet saymaya lüzum yoktur. kendilerine bağışta bulunarak onları güzellikle serbest bırakın" (ahzâb 49). [ebu dâvud, talâk 10, (2195), 37, (2282); nesâî, talâk 54, (6, 187), 74, (6, 212).][6]

    açıklama:

    ibnu abbâs (radıyallahu anhümâ), nesâî'nin bir rivayetinde nesh hadisesini açıklarken, örnek olarak, talakta vâki olan neshi gösterme zımnında, yukarıdaki beyanatta bulunmuştur.

    hadiste söylenmek istenen, sindî'nin açıklamasına göre şudur:

    a) önce bakara suresindeki 228 numaralı âyet nâzil olmuş, bu âyetle boşanan kadınların iddetleri üç aybaşı hali müddeti olarak takrir etmiştir. arkadan nâzil olan talak suresinin 4. âyeti ile boşanma ile ilgili bazı surelerde nesih vâki olmuştur, yani âyise olan kadının iddeti ile henüz ay hali girmeyenlerin iddetleri, "üç aybaşı hali" yerine, "üç ay" olarak tadil edilmiştir. keza ibnu abbâs üçüncü bir âyetle yani, ahzâb suresinin 49. âyeti ile gelen neshe dikkat çekmiştir. temasta bulunmadan boşanmış olan kadınlara iddet gerekmeyeceği beyan edilmiştir.
    --- spoiler ---

    diyelim ki burada kastedilen "henüz adet görmeyen" ifadesi 8-9 yaşındaki çocukları değil de, 17-18 yaşına yani evlenme yaşına gelmiş kadınlardan o veya bu sebeple henüz adet görmeyenleri kastediyor.

    islam ülkelerinin hiç birinde alkol ve domuz etinin haram olup olmadığına yasak olup olmadığına dair tek bir şüphe yok. arabistan'da alkol ve domuz yasak. bizde domuz yasak değil ama müslümanların asla domuz yemediklerini biliyoruz. niye? çünkü kuran net bir şekilde domuz etini yasaklıyor.

    enam 145 "bana vahyedilenler de leş veya akan kan veya iğrenç bir şey olan domuz eti, ilâhî sınırı aşıp günah işleyerek, allah'tan başkası adına boğazlanan hayvandan başka yiyecek bir kimse için, yenmesi haram olan hiçbir şey görmüyorum"

    yani görüyoruz ki evreni yaratabilecek kadar kudretli bilgili bir varlık özellikle domuz yenmemesi konusunda net bir emir veriyor.

    ama aynı kudretli varlık pedofili ile ilgili net bir emir vermiyor, hatta bir çok islam alimine göre evliliklerde minimum bir yaş kısıtlaması dahi getirmiyor. halbuki kolaylıkla "15 yaştan önce evlenmek haramdır" yazdırabilirdi. onun yerine mesela kan içmeyi net bir şekilde yasaklamayı uygun görmüş.

    işin daha da kötü tarafı, bu aynı kudretli ve güya her şeyi bilen varlık "ya bu salako insan ırkı bu ayeti düzgün anlamayacak, gidip 7-8 yaşında kızların ırzına geçecek, ben bunu iyisi mi netleştireyim" de dememiş.

    evreni geçtim, tek bir karıncayı sıfırdan yaratabilecek bilgiye ve güce sahip bir varlığın domuz eti yememeye, pedofiliyi yasaklamaktan daha büyük önem vermesi düşünülemez.

    kuran bunun gibi sayısız problemle dolu olduğu için ancak ve ancak 7. yy'da arap çöllerinde yaşayan ilkel kabilelerin bilgisi ve deneyiminin sınırları düşünüldüğü takdirde anlamlı bir kurallar kitabı haline gelmektedir. ama siz kuran'ın yazarını evreni yaratabilmiş, her şeyi bilen ve her şeye gücü yeten bir varlık olarak konumlandırdığınızda ben de gelip "domuz eti pedofili'den daha önemli öyle miymiş" diye sorarım.
1630 entry daha
hesabın var mı? giriş yap