conjunction
-
sizlere yds için bilmeniz gereken önemli bağlaçları yazdım. umarım yardımım dokunur. iyi çalışmalar.
kaynak
on condition that: koşuluyla
so: bu yüzden
consequently: sonuç olarak
hence: bu yüzden
that is why: bu yüzden
therefore: bu yüzden
thus: bu yüzden
unless: -mezse, -mazsa
whatsoever: hiç mi hiç
whereas: -e rağmen, oysa
while: iken, -e rağmen, oysa
yet: henüz, fakat, ama
nonetheless: yine de, buna rağmen
nevertheless: yine de
still: hâlâ, yine de
in contrast: aksine
on the contrary: aksine
conversely: aksine
on the other hand: öte yandan
accordingly: buna göre
as a result: sonuç olarak
furthermore: ayrıca
what is more: ayrıca
as a consequence: sonuç olarak
on condition that: koşuluyla
as long as: -dığı sürece
so long as: -dığı sürece
only if: koşuluyla
suppose that: varsay ki
as soon as: -maz,-mez,yapar yapmaz
by the time: -dığında, dığı zamana dek
besides: ilaveten,ayrıca
as well as: ve de, yanısıra
although: -e rağmen
despite the fact that: -e rağmen
even though: -e rağmen
though: -e rağmen
after: sonra
once: bir zamanlar, -den sonra
afterwards: ardından
as: -dığı için, çünkü, -dıkça, -iken, gibi
because: -dığı için, çünkü
since: -den beri, -dığı için, çünkü
however: her nasılsa, ancak
yet: henüz, fakat, ancak
except: hariç, dışında
meanwhile: bu arada
by the way: bu arada
moreover: dahası, ayrıca
additionally: ilaveten, ayrıca
also: -de -da, ayrıca
furthermore: ayrıca
in addition: ayrıca
nor: ne de, ne
or: ya da, aksi taktirde, veya
or else: aksi taktirde
otherwise: aksi taktirde
provided: koşuluyla
providing: koşuluyla
just as: tıpkı, tam o anda
as far as: kadar
so far as: kadar
so that: -sın diye
as if: -mış gibi
as though: -mış gibi
now that: -dığı için
as such: bu bağlamda
no matter what: ne olursa olsun
if only: keşke
even when: -dığı zaman bile
even then: o zaman bile
even after: -den sonra bile
even before: -den önce bile
even so: öyle olsa bile
even if: -se bile
in order that: -sın diye, amacıyla
in the meantime: bu arada, bu sürede
that is: yani
lest: -mesin diye
by all means: elbette, hiç kuşkusuz
in that: çünkü
as a matter of fact: aslında, gerçekte
in fact: aslında
thereby: böylece, bu nedenle
which is why: işte bu yüzden
indeed: gerçekte
then: sonra, öyleyse, o zaman
likewise: aynı biçimde, benzer şekilde
on the grounds that: -e dayanarak
instead: yerine.
iyi çalışmalar arkadaşlar. unutmayın; gerçekleşmesi sizin ellerinizde olan hayallerinizin gerçekleşmemesi için hiçbir neden yok.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap