ığdır'ın al alması
-
hatırlıyordum azeri versiyonunu dinlediğimi çok iyi, erinmedim deldim deştim evi barkı, kara kaplı kitaplarıma baktıma durdum da bulamadımdı.
üzüldüydim ya, kafa kalmamış, ondan. çünkü niye?
kitabın kabı yeşilmiş de ondan.
fincanın etrafına öykünmüş zaar, heves işte.
neyse.
yeşil kaplı kitapta buldum, azerbayacan halk türküleri diye de ismi var üstelik.
ankara 1999 basımı, gafar namazaliyev bey derlemiş.
merak eden olursa diye yazayım bunları da evvelce.
türkünün, azerice namıyla mahnının yani, orijinalinde ığdır değil de guba diye bir yerin adı geçiyor, artık neresiyse.
böylece bir taraftan da ığdır'dan ayva aldım başlığını açıklıyor.
hayattaki enteresan eşzamanlılıkları ve tesadüfleri ise açıklayamıyor tabii.
elceğizimle yazdığım sözleri ise şöyle:
guba'nın ağ alması
şirindir bağ alması
yarım gelene galıb (yarimin gelmesine bağlı, gelmesine kalmış)
yaramın sağalması
guba'dan alma aldım
yarımı yola saldım
gözledim yar gelmedi
heyva kimin saraldım
guba'nın alması var
armudu alması var
yene durup gestime (yine bana kastediyor)
eceb can alması var
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap