9 entry daha
  • "yapamıycam, herkes bana bakıcak, dalga geçicek" düşünceleri içinde acemi kadın sürücülerin trafiğe çıkmaya korkmalarına sebebiyet verecek durum. erkekler için aynı şey söz konusu değildir çünkü ataerkil toplumumuz erkeğin yaptığı her hatayı mazur görür. erkek sürücü kırmızıda geçebilir, hatalı sollama yapabilir, hız sınırlarını delebilir, bilimum kuralı ihlal edebilir ama kimse ona bir şey demez ne de olsa o erkektir. ama diğer cinsiyet için durum çok farklıdır. ona stop ettirme hakkı bile tanınmaz. acemiliğini atmasına fırsat bile verilmez. stop ettiren bir kadın görünce sarfedilen sözler "salak, aptal, bunlara da ehliyet veriyorlar işte" ile başlayıp kızın güzelliğine göre "buna arabasını da sevgilisi almıştır zaten, bulmuş zengin kocayı almış arabayı, kaltak karı"ya kadar gider; kastettiği kadar kolaycı bir kadının düz vites kullanmayı öğrenmeye kasmayacağını bile düşünemeyen bünyelerin sözleri.

    "ne diyon lan sen ben hayatımda stop ettirmedim" diyecek biri varsa da gelsin alnını karışlayayım, 30 küsür yıllık ehliyetli, yılda 40 binden fazla km yapan babam bile "utanılacak bir şey değil, hem sadece acemiler stop ettirmez" derken.

    ama ne yazık ki kendi iyiliğini başkalarının kötülüğü üzerinden algılamaya programlanmış insanlarımız trafikte de kendilerini gösteriyor, hayatta mutlu olacak hiçbir şeyi olmayan insanlar, istediği hiçbir kadın tarafından istenmemiş erkekler başkalarının, kadınların hata yaptığını görmekten zevk alıyor, onlar hata yapınca kendini iyi hissediyor.

    sosyolojik tahlilleri bırakıp mekanik kısma geçelim. sağ ayak frendeyken sol ayak debriyajdan hafif hafif çekilince bir noktada (bkz: kavrama noktası) araba titremeye başlar. işte debriyajı o noktada tutup sağ ayağı frenden gaza atıp, gaz verirken debriyajdan hafifçe kaldırınca araba en dik yokuşta bile hiç kaymadan kalkmış olur. zaten bunu düz yolda denerseniz, ayağı debriyajdan hafif hafif kaldırıp, hiç gaza basmadan da rahatça kalkabildiğinizi görürsünüz. ilk başlarda beceremeyip "ben hepsini yapıyorum ama yine de olmuyor?" diye düşünebilirsiniz, hata bunları yavaş yavaş öğrenip pratikle çabukluk kazanılacağının farkında olmayıp saf saf çok seri bir şekilde yapmaya çalışmaktır.

    mekanik konuları da geçip kişisel deneyimlere gelelim. ben de korktum başlarda. ışıklara yaklaşırken kırmızı yanmasın, durmak kalkmak zorunda kalmayım diye dua ederdim. "şimdi ben stop ettirecem, herkes bana bakıp gülecek, sırf kız olduğum için dalga geçicekler" derdim. bir süre sonra bu umrumda olmamaya başladı, "isteyen korna çalsın, isteyen gülsün, isteyen küfür etsin, bana ne" dedim. ataerkil toplumun baskısının yarattığı hata yapma korkusunu yenince neredeyse hiç stop ettirmedim.

    son olarak buradan iki grup insana seslenmek istiyorum. birincisi; sarı yanar yanmaz kornaya basmayı marifet sayanlar; yola beş dakika erken çıkmanızın hem sizi hem de trafikteki diğer insanları ne kadar rahatlatacağını hiç düşündünüz mü?

    ikincisi; kadınlara laf etmeye bayılanlara, erkeklerin binbir hatasını görmeyip kadınların açıklarını arıyanlara, ki üzücü bir şekilde bu grupta kendini bir şeymiş gibi satmaya çalışan kadıncıklar da bulunur: o stop ettiren kızlar ne yapsaydı, çabalamak öğrenmek yerine sizin gibi otomatik* vites mi kullansaydı?

    bu noktada çok önemli, hayati önem taşıyan bakınız: (bkz: #7993938)
35 entry daha
hesabın var mı? giriş yap