21 entry daha
  • belgesel gibi yazısıyla olağanüstü anlatım tarzıyla beni mest etti bu adam bugüne kadar pek okumazdım ama bugünden itibaren hergün okuyup takip edeceğim!

    allah belanızı versin suserler böyle ertuğrul özkök, murat ongun gibi değerleri sırf ünlü olup televizyon makinasında, zaga da adınız geçsin diye karalıyorsunuz, klavyel sex yapıp orgazm oluyorsunuz ya öbür tarafta yatacak yeriniz yok. şu sözlüğü topla bir tane adam çıkmaz, adam ne doğru şeyler söylemiş bunları karşımda söylese yaşa başa, statüye bakmadan o muhteşem saçlarından öperdim.

    mesela neler demiş yazısında örnek insan medya piri sayın ongun;

    sözlük için 3. sınıf bir dedikodu sitesi demiş ne güzel söylemiş, artık insanların bir kısmının google'a bakmadan önce sözlükte arama yapıyor olması, bunu yapanların cahilliğindendir yoksa sözlükte ne gibi bir bilgi olabilir ki sırf dedikodu. ilke yok, saygı yok, denokrasi yok ne var küfür densizlik, dedikodu, saçmalık ve daha bir sürü insan ahlakına yakışmayan yazı ve düşünce biçimi.

    mesela bir sürü ünlü saymış sözlükte değeri anlaşılamayan ertuğrul özkök, can tanrıyar gibi oysa murat ongun sever bu ikiliy yazılarını da tarzlarını da bakın "enter" tuşunu kullanmayı nasıl da öğrenmiş ertuğrul hocasından her cümleden sonra paragraf yapmayı anlamış. neden bunu yapıyor hiç düşünen var mı yok tabii. (murat ongun tarzını benimsemek adına) yanıtını ben vereyim çünkü her cümle bir paragraf niteliğinde öyle derin, öyle manidar, öyle ironik ve kaliteli.

    misal kendileri cem karaca'yı mutlu etmişlerdir onlar olmasa zavallı adam bir ödül alamadan, bir programa çıkamadan başarısız(!) geçmiş ömrünü tüketecek nihayete vardıracaktı. allah bilir tamirci çırağı, askaros deresi, namus belası gibi şarkıları da kendileri bestelemişlerdir sırf karaca mutlu olsun diye. yaptıkları bu jestle övünmüşlerdir çünkü yaptığı jestle övünmemek bir kısım ketum denilen ne idüğü belirsiz adamın davranışıdır ataklık, cinlik, kafa kullanma ve sinekten yağ çıkartma yaptığınız her jestle övünmeyi gerektirir.

    murat ongun konjünktürel tepkileri bilip cümle içinde kullanabilecek kadar başarılı ve o kadar da dile hakim bir insandır. tutum, algı-tepki üçlemesini özümsemiş bir iletişim bilimci, laswell'i, mc luhan'ı, habermas'ı solda sıfır bırakacak kadar muhteşem bir kuramcıdır.

    şu paragrafı ile ise:
    "benim ekşi sözlükle ilgili yazdıklarım genelde medya üzerine. bilmem, acaba doktorlar da orada karalanıyor mu? avukatlar, hakimler hakaretlere maruz kalıyorlar mı? polisler yerin dibine batırılıyor mu? devlete hakaret var mı? ülkeyi yönetenlere neler söyleniyor acaba?" demogoji, popülizm yapılmadan nasıl ajitasyon yapılır bunu çözmüş idrak etmiş ve hatt-ı zatında karizmayı yapmış, yazar, çizer, sunar,okurdur böyle bir insanın bizim gibi " hayata toslamış insanları okuması bir lütuftur eleştiren yeren adam değildir.
561 entry daha
hesabın var mı? giriş yap