24 entry daha
  • cumhuriyet döneminde büyük çoğunluğu çukurova ve civarına iskan edilen, yavaş yavaş yok olan, günümüzde ise sayıları 1500 - 2000'i anca bulabilen, o güzel atlara binip giden o güzel insanlar.

    dağılan, iskan edilen, kuşaklar boyunca şehirlerde yaşamaya alışan bizim gibi şehirli(!) yörük torunları ise bu insanları sadece dedelerinden babalarından duydukları kadarı ile hayal meyal bilebilmekte, eski saf, temiz yörükleri hayal etmekle yetinmektedirler. bu şehir pisliğinin içinde kirlenmeden kalmak mümkün olmasa bile...

    her ne kadar bu ülkeye giren savaşcı, göçebe türkmenler bugün bildiğimiz anlamda yörüklerle aynı yaşayışa, aynı soya sahip olsalar da, yani yörükler bu adetleri gelenekleri, töreleri sürdürmeye çalışan küçüle küçüle bir avuç kalan insanlar olsalar bile, bugün birisine, bir arkadaşınıza yani ülkenin sıradan bir vatandaşına ailenizin yörük olduğunuzu söylediğinizde çingene, sığır çobanı hatta bedevi olarak addedilebilir ve hatta hatta "ııyyy" diye bir tepki bile alabilirsiniz. şaşırmamak lazım, dedim ya yörük kalmadı ama avrupalı olanlarımız arttı, yaşasın.

    her neyse, demem o ki bu ülkenin gerçek sahipleridir. ata, çocuk, torun...

    ağlar bu mezarlıkta yörükler her gece
    bıkıp iri yıldızları davar sanmaktan
    düşünür eski günleri... iskandan önce
    geride kalmanın hüznü yamanmış yaman.

    melih cevdet anday***

    (bkz: o guzel insanlar o guzel atlara binip gittiler)
175 entry daha
hesabın var mı? giriş yap