48 entry daha
  • hayati boyunca tasimak zorunda oldugu darbeyi indirmektir. kurtulus savasi nin batidaki amansiz mucadelesi devam ederken, artvin dolaylarinda erkekler rusa karsi mavzerlerini cevirmis, koyde kentte yalnizca cocuklar ve cok yasli erkekler kalmisti. sadece rus degil, ermeni ceteleri de koyleri basiyor. korkunc iskencelerle, korumasiz koyluyu, kadin ,cocuk yasli, demeden olduruyordu. cevre koylerden gelen korkunc haberler ve uzaktan uzaga duyulan ve gittikce yaklasan silah seslerini duyan yasli kadin, kizi kizani topladi o gece ciktilar yola ....

    zohre henuz yeni 19 a basmis bes aylik hamile idi, kocasi dusmana karsi gittiginden, yureginde garip bir huzursuzlugun ve ozlemin bekletisinde cirpinirken, rus un koyu basacagi, ermeni cetelerinin koye girip, duydugu vahsetin kendisine de yapilacagi korkusunu yenmeye calisiyor ve oyle birsey olursa hemen kendisini asmayi planliyordu.

    iste , o ayazli gunun bitimine yakin, zohre'nin anasi , telasla geldi " davranin kizim ! burda gayri durulmaz. kafir yaklasti. koyde er yok. oleceksek yolda kurt kus yesin. kafir etegimize el atmasin tek " dedi. yanlarina alabildigince erzagi alip, yasli ati da arabaya kostular, ( genc ve guclu atlari,rus'a karsi savasa giden evin erkekleri almisti . ev derken, ayni koyde oturan sulale bahsediliyor burada. yani uc erkek kardes ve yetiskin ogullari) zohreler, ayni akibetten korkan birkac aile ile beraber kucuk bir kafile halinde ciktilar yola. zohre nin iki buyuk bacisi, bir de henuz yedilik disleri cikmis en kucugu, haşim emmi nin karisi bir de anasindan ibaret olan grup ve diger kucuk kafile, yola cikinca anladi ne denli zorlu bir yolculuk olacagini. ama yilmadan butun gece yol aldilar. baska care yoktu. arasira durup hayvanlar dinlensin diye bekledilerse de durmadilar hic.

    gunler, geceleri, geceler haftalari kovaladi, gectikleri her yer tarumar olmustu. rus ve ermeni cetelerinin korkusundan evini barkini birakan insanlarin batiya dogru goc ettigi yollar kalabalik idi. yasli at dayanamadi, yari yolda birakti onlari. erzaklari da tukenmis mecalleri kalmamisti. guz yagmurlarinin azdirdigi dereler tasiyor, kimi zaman onlarin uzerine uzatilmis kaygan agac kutuklerinin uzerinden binbir guclukle gecerek yollarina devam ediyorlardi.

    iste ne olduysa o kutuklerin birinin uzerinden gecerken oldu. ve zohre'nin ayagi kaydi. dengesini kaybetti ve derenin azgin sulariyla kucaklasti. zohre, buyuyen karninin agirligiyla surukleniyordu hizla. suyun guclu akintisina karsi koymaya calisiyor ama nefesi tukeniyordu. sonunda su onu, baygin olarak bir kenara atti.
    gozlerini actiginda, tavanindan misir kocanlari sarkan bir evin odasinda hisimlarini bas ucunda gordu. karnini yokladi, ellerinin buldugu yumusak ve duz karni aci gercegi tokat gibi patlatmisti yuzune zohre nin. bebesini yitirmisti.

    zohreler, ellerinde muhacir ilmuhaberiyle, salihli'ye gidiyorlardi. yakilmis, bosaltilmis koyler gorduler. bazi koylerde, devlet onlara yer verdi, bir muddet o koylerde, kaldilar bostan ektiler. zohre'nin anasinin gelinlik altinlarini bozdurdular, aylarca o altinlarin getirisiyle yasamaya calistilar. kah koyluler, onlara aciyip bulgur, bugday veriyordu. kah zohre anasi bacilari, babasi tarlada koyluye hasat icin yardim ediyordu. boyle boyle, kona goce sakarya irmaginin kenarina geldiler. asker yigilmis. ortalik toz duman. bir kumandan zohre'nin babasina " baba nere gidiyosun ? bu colugu cocugu aldin nere gidiyosun ? gormuyomusun her taraf dusman. cabuk geri don. cocuklari al geri don ! "

    bunun uzerine, zohre'ler keskin yakinlarinda bir koye gelirler. koye yerlestikleri gece, dusman keskin'e kadar gelmis. silah ve top sesleri sanki hemen yanlarinda patliyormus gibi duyuluyordu. ama yunan keskin'den oteye gecemedi ...

    yasadi zohre. uzun yillar aci cekerek yasadi. muhacirligin firlatip attigi yaban ellerde, yillarca bekledi kocasini ve bir daha hic bulamadi sevdicegini. cunku o zamanlar, ne soyismi var. ne de savastan yeni cikmis, toz duman icindeki turkiye'de kaybettigin bir yakinini arayip bulacak bir sistem.
    omrunu o minicik kollarina alip, sutunu veremedigi bebeginin ve kocasinin geri donmeyen hayali icinde gecirdi .

    sonunda, yuregindeki zulmun agir pencelerine daha fazla dayanamadi. vucudunun her zerresini kaplamis kanserli hucrelere bir yaz aksaminda ruhunu teslim etti ve gocup gitti. 37 yasinda idi .

    zohre'nin her daim, gun batimina yakin, aksam cokerken, tarlalarin oldugu kucuk bir tepede oturup, kizil gunese dogru bagrini yumruklaya yumruklaya agit dokup, agladigini anlatirdi buyukler ...

    zohre benim, buyuk, buyuk teyzemdi ...
235 entry daha
hesabın var mı? giriş yap