2 entry daha
  • emdr francine shaphiro (california-palo alto’da zihinsel araştırmalar enstitüsü’nde kıdemli bir araştırmacıdır) tarafından 1987 ’de keşfedilmiştir. shapiro bir gün parkta yürürken kendisini rahatsız eden bazı düşüncelerinin daha az rahatsız ettiğini ve bu durumun –iyileşmenin- spontane göz hareketlerinden kaynaklandığına bağladı. bunun da insanlara yardımcı olabileceği düşüncesiyle araştırmaya başladı.

    shapiro bu yaklaşıma orijinal olarak göz hareketi duyarsızlaştırma (emd) dedi ve öncelikle travmatik yaşantıları olan insanları tedavi etmeye odaklandı. ilk çalışmasında travmatik anıları (tecavüz, sarkıntılık, uyku sorunları, savaş deneyimleri vb.) olan yaşları 11 ile 53 arasında değişen 22 kişilik bir gruba odaklandı. bu kişilerin hepsi emd ile terapistin kılavuzluğuyla bir dizi göz hareketi gerçekleştirerek tedavi edildi. insanlar gözlerini terapistin el hareketini izleyerek 25 - 30 defa hareket ettirdi. bu hareketleri (hareket serilerinin aralarında terapistin danışanı izlemesini ve dikkatini yönlendirmesini sağlayan) terapistle kısa diyaloglar kurarak) 15 - 90 dakika boyunca defalarca tekrarladılar. sonuç ölçümleri sadece bir oturumdan sonra insanların daha az kaygı hissettiklerini, kendileriyle ilgili daha olumlu düşüncelere yöneldikleri ve belirtilerde iyileşme bildirdiklerini göstermiştir. o andan itibaren 1990 ’da emdr olarak yeniden adlandırıldı. emdr ile ilgili yapılan kapsamlı araştırmalarla emdr’nin prosedürleri belirlendi.

    emdr insanlarda onları bilgileri sağlıklı çözümlere götürecek (içsel bir sistem) bilgi işleme süreci olduğuna inan iyimser bir bakışı vardır. bazen bu sistem dengesizleşir veya engellenir ve olumsuz anılar sinir sisteminde tutulan, insana zarar vermeye başlar. emdr karmaşık bir yaklaşımdır ve iki yönlü (bidirectional) uyarım vb. başka müdahaleler kullanır. bunlar anıların ve duyguların işlenmesini, olumsuzların değiştirilmesini kolaylaştırır.

    iki yönlü (bilateral) uyarımın gerçek mekanizması henüz bilinmemektedir. iki yönlü göz hareketleri uyku sırasındaki veya derin konsantrasyondaki ritmik göz hareketlerine bağlanmaktadır. sonuçta, göz hareketleri bilişsel işleme (işlemleme) ve beynin her iki yarı küresinin işleyişinin bütünleştirilmesiyle bağlantılı görünmektedir. emdr, göz hareketlerini yapay olarak artırarak ve bunları rahatsız edici anılarla bağlantılandırarak, gerçekte bozulan bilgi işleme sistemini hızlandırır ve belleğe sinir ağları yoluyla olumlu biçimlerde hızla ilerleme olanağı verir. emdr bir bilgi-işleme modeline (bilişsel bir temeli vardır) dayanmaktadır ve tedavi planında önemli ve güçlü bir unsur olabilir. ayrıca, psikodinamik yaklaşımları da yansıtmaktadır (serbest çağrışım ve katarsis kullanımıyla). shapiro emdr’yi birey-merkezli olarak görmektedir, çünkü terapist göz hareketlerini yönlendirmenin dışında nötr bir rol alır, danışanın tedavi sürecini yönlendirmesine izin verir.

    emdr’de kullanılan en etkili tekniklerden biri bilişsel –birlikte- dokumadır (cognitive interweave); bilgi işlemeyi ve yeni öğrenmeleri pekiştirir, insanların yeni olasılıkları görmelerine yardımcı olur.

    örneğin: kendini “kötü/bozulmuş biri” olarak gören cinsel istismara uğramış birine terapist, kendi oğlunu aynı yaş ve durumda (istismar durumunda) hayal etmesini ve kendi oğlunu kötü/bozulmuş biri olarak görüp görmeyeceği sorulur. amaç danışanın “olduğum kişi olarak ben iyiyim” düşüncesini artırmaktır. diğer örnek, yakın zamanda büyük annesinin öldüğünü ve ona çok değer verdiğini söyleyen aşırı yeme davranışını azaltmakta güçlük çeken danışana “büyükannen yeme bozukluğunu bilseydi ve bunun üstesinden gelme yeteneğinle ilgili sana ne söylerdi?” sorusu sorulur.

    kaynak: http://www.psikologunuz.org/emdr.html
284 entry daha
hesabın var mı? giriş yap