104 entry daha
  • [dizinin basi icin (bkz: #9635910), bir onceki bolumu ise (bkz: #9642966)]

    sayfa 17de, yunanlilarin anadoluya asker cikarma planlari baglaminda, kitabin yabancilara karsi genel tavrinin tipik bir ornegi var: “bu sirada firsatci yunanlilara gun dogar. bu kucuk, tecrubesiz devletin hirsli yoneticilerinde, olcusuz bir genisleme tutkusu vardir”. su tek satirdaki sifatlara bakin: firsatci, kucuk, tecrubesiz, hirsli, olcusuz. bu okudugumuz, kitabin tarih kismi.

    acaba olculu genislemekle olcusuz genislemek arasindaki farki, boktan bir anadolu beyligiyken uc kitaya yayilan ve kanuni doneminde, ingilterede 4 milyon insan yasarken 50 kusur milyona hukmeden koca bir imparatorlugun mirascisi olan birinin bize aciklamasi mumkun mu? genislemenin iyisi kotusu, haklisi haksizi zaten pek belli degil ama en azindan yunanlilarin durumunda, bir zamanlar yonettikleri ve binlerce senedir kesintisiz yasadiklari topraklari geri almaya calismak, ne bileyim, osmanlinin sicilyaya cikarma yapmasindan, avrupalilarin afrikayi paylasmasindan, araplarin ispanyaya islamiyeti goturmesinden daha akla yatkin gibi. ya da biz bunu “genislemek icin tarihi kurcalayip dururlar” gibi sahane bir anlatimla gecistirebiliriz.

    ogreniyoruz ki bu olcusuz hirsli heriflerin basi venizelos, sonunda yunan kralini defederek “artik gorunen zaferden pay istemek icin on ikiye bes kala savasa katilacaktir” (sayfa 18).

    turgut bey’in atladigi bu seferki onemsiz ayrinti, venizelos ve yandaslarinin taa basindan beri ingiltereyle temasta olduklariydi. zafer daha ortalikta gozukmuyorken, ingilizlerin bir kismi (churchill dahil), balkan devletlerinden olusturulacak bir kuvvetle istanbulu ele gecirmeyi, sonra da bu guney cephesinden avusturyaya girerek bati cephesindeki acmazi sonlandirmayi savunuyorlardi. bunu tekrarladim, daha da tekrarlayacagim gibi gorunuyor; venizelosun dunden razi oldugu bu harekat, disisleri bakani edward greyin basini cektigi bir grup ingiliz yoneticinin, istanbulu yunanistana birakarak ruslari uzmemek ve taraf degistirmelerine neden olmamak amaciyla engellenmisti. [churchill daha sonra, bolsevik devriminin verdigi hindsight yardimiyla bu riskin alinmasi gerektigini ve greyin haksiz oldugunu iddia etmistir. hele bir de savasin dengesi guney cephesinin yarilmasiyla bozulunca, churchillin "ben demistim" demesi normal. ama tabii balkan ittifaki yapilip istanbul alinsaydi ve bogazlar kullanilsaydi, bolsevik devrimi ne zaman olurdu bilmem]

    zaten bu islerden killanan rusya, daha savasin ortasinda savas sonrasi bogazlar icin ingiltereden guvence istemis, bu da domino etkisiyle diger butun savas sonrasi pazarliklarin yapilmasina yolacmisti, daha savasin kaderi belli olmadan. halbuki ingilterenin donanmasiyla balkan devletleri ordularini destekleyecegi bir istanbul saldirisinin o donemde durdurulamayacagi kuvvetle muhtemeldi, kisacasi cok degisik cikar planlari bulunan muttefiklerin ittifaklarini zar zor korumalarinin fiyati savasin 2 sene fazladan surmesi olmustu. (savas sonrasi ortadogunun seklini belirleyen sykes-picot-sazanov gorusmeleri cok defalar, halen suren savasin bati cephesinde yasanan korku verici gelismeler nedeniyle kesilmisti)

    neyse, bunlar ek bilgiler; venizelosun cinlik yapip 12’ye 5 kala savasa girmesi zaten anormal birsey degilken (hatirlayalim bizim aylarca almanlari nasil beklettigimizi) daha once girememesinin asil nedeninin ingiltere oldugunu belirtmemek, ancak trajedyamizin kotu adamlarini firsatci akbabalar seklinde betimlemek icin olsa gerek. [peki daha sonra ruslara ne oldu da ingiltere venizelosu destekledi diyenlerin agzina biber surulsun, bolsevizm dedik ya]
114 entry daha
hesabın var mı? giriş yap