• bu şarkılara örnek olarak home * gösterilebilir. neden böyle olduğuna dair yaşanmış bir örnek vermek gerekirse;
    arabayla yapılan uzun yolculuk sırasında dinlemekte olduğumuz sfam albümünde sıra 8. parçaya gelir. oryantal ritmlerle süslenmiş parçamız daha başlar başlamaz, önceki parçaları dinlemekten bıkmış olan anneniz, kendine yakın tınılar bulduğu bu parçada "aaa güzelmiş bu. aç bakalım biraz sesini " vs. gibi serzenişlerle, teybin sesini açtırır, parçaya kulak kabartır. siz ise direksiyon başında, az sonra başınıza gelecekleri kestirememeni verdiği huzursuzlukla kerhen volume açarsınız. üç beş dakika sonra, miracle'ın victoria'ya döşediği kısımda azar azar başlayıp, gittikçe artarak çığlıklara dönüşen inlemeler hafiften duyulmaya başlar. o sırada dışarıya renk vermeden yapılabileceklerinizi gözden geçirir, en son, bir yandan direksiyondaki kumandadan, (ama çaktırmadan) artmakta olan inlemeleri artmayacak şekilde sabit kılar, diğer yandan da gaz pedalına kökleyerek, arabanın devir göstergesini 5000'lere getirip, ortamdaki gürültüyü arttırırsınız. son çığlığıyla victoria ablamız tatmin olduktan sonra her şey normala döner, devir göstergesi düşer, güvenli sürüşe devam edilir.
    benzer bir durum, inlemelerin farkına zamanında varmazsanız otosopçu aldığınızda da başınıza gelebilir. * özellikle otostopçu karşı cinsten ise, gergin dakikalar kapınızdadır. durup dururken şehir içinde tozu dumana katıp 6000 devir yapamayacağınız için ikilemde kalırsınız. teybi kapatmayıp, hiç olmamış gibi davransak (son çığlıkta ne yapacaksak) kişi, "sapık sapık şeyler dinliyor" diyecektir, yok inlemelerin farkına varır varmaz teybi kapatsak, bu sefer de "sapık, gizli gizli neler dinliyor" diyecektir. olayı bu raddeye getirmemek gerekir, önlemi baştan almak lazımdır. aileyle, otostopçuyla, ilkokul öğretmeniniz vs. ile home dinlenmez.
35 entry daha
hesabın var mı? giriş yap