7 entry daha
  • gavs-ı azam abdulkadir geylani (1078 - 1166), büyük islam alimlerinden ve evliyanın meşhurlarındandır. hz. peygamberin vefatından dört buçuk asır kadar sonra, hazar denizinin güneyindeki geylan kasabasında doğmuş, doksan yıllık verimli bir ömrün ardından bağdat'ta bu aleme veda etmiştir. uzun yıllar ilim tahsili ve nasihatle meşgul olduktan sonra, evinden uzaklaşıp çöllerde uzlete çekildi ve kimseyle görüşmedi. bu yıllarını ibadet ve tefekkür ile geçirdi. seneler sonra bağdat'a döndüğünde, henüz genç denilebilecek bir yaşta derslerini vermeye başlamasına rağmen, kendisini dinlemeye gelenlere yeni yerler aranmak zorunda kaldı. bağdat'ın dışına kadar taşan topluluğa her an sayısız aşıklar katılıyordu. tasavvuf bilgilerini herkesin anlayacağı şekilde sundu. hitabet sanatını çok iyi bilmekle beraber, halkın iç dünyasına da vakıftı. bütün hayatını ilme ve çalışmaya adadı, ömrü bunlarla geçti. evliyaların şahı, gavsül azam, zamanının sahibi gibi isimlerle anıldı.
    şöyle dediği rivayet edilir: "hallac-ı mansur yanıldı, ne var ki zamanında elinden tutacak kimse çıkmadı. bana gelince, her yolda kalanı sırtıma alanım. arkadaşlarım, talebelerim, sevenlerim, ne zaman darda kalsalar ellerinden tutacağım. ismimizi anan ve kapımıza gelen herkese yardım elimiz uzanır." bir şairin deyimiyle, aşk ile doğdu, kemal ile vefat etti.

    ve demiştir ki;

    "insan, başına bir iş gelirse, önce kendi kendine kurtulmaya çabalar. muvaffak olamayınca, etraftan yardım istemeye koyulur. padişahlara gider, rütbe sahiplerine yalvarır. zenginlere koşar. hal sahiplerine gider, dua ister, himmet ister. eğer hasta ise doktora gider, şifa arar. bununla da kurtulamayacağını anlayınca, allah'a döner."

    "her muhtaçtır denilene bol keseden verme. haber, görme gibi değildir. gör, tahkik et, ondan sonra ver. her işinde olduğu gibi bu işlerde de manevi yolu elden bırakma."

    kaynak: 7 erenler / murat malay
209 entry daha
hesabın var mı? giriş yap