mühür kimdeyse süleyman o'dur

• hukumdar peygamber suleyman'dan ve kendisine tanri tarafindan verilen, doga ustu guclere sahip yuzugunden^*, evliya celebi'nin seyahatnamesi'nden yoresel halk oykulerine kadar pek cok yerde soz edilir.
  
  anlatilara gore yuzugun tasi bu dunyaya ait degildir; gokten dusmus, kral tarafindan alinip yuzugunun yuvasina oturtulmus ve de cuk oturmasindan o yuzuk icin gonderildigi anlasilmistir.
  
  tas; uzerinde icice gecmis iki eskenar ucgenden olusan alti koseli yildiz^* sekli olan bir muhurdur ve kendisini takana dunyaya hukmetme gucu saglar.
  
  kral suleyman asla parmagindan cikarmadigi bu yuzugun gucleri sayesinde muhrunu bastigi yeri egemenligi altina alir; sadece insanlara hukmetmekle kalmaz ayni zamanda hayvanlara, cinlere, perilere, hatta dogaya; ruzgara, suya vesaireye soz gecirir.
  
  yuzugun kerametiyle mi, bilinmez; kimilerine gore 600, kimilerine gore 900 yil omur ve hukum surer. (ki "bu dunya suleymana bile kalmamis, sana mi kalir sandin?" seklindeki deyis de burdan gelir.)
  
  neyse lafi uzatmayalim, bir gun yikanmak icin yuzugu parmagindan cikarir ve kerametin yuzukte oldugunu bilen bir dev muhru calar.
  (kimi kaynaklarda da karisinin kiligina giren bir ifrit tarafindan calindigi anlatilir.)
  
  yuzugun calinmasiyla hukumdar suleyman'in hukumdarligi sonlanir, insanlar yuzugu calan dev'in buyrugu altina girerler.
  dev kralligini ilan ederken suleyman'a susmak duser.
  
  zira saltanatin kerameti muhurdedir ve muhur kimdeyse suleyman^* odur.
  
  aha bu laf burdan gelir.
  
  (efsane, devin ele gecirdigi hukumdarlikla baslayan kaos doneminin 40 yil surdugunu, 40 yilin sonunda birgun dikkatsizlikle denize dusurdugu yuzukle beraber devin de yetkeyi kaybettigini, bir balik tarafindan yutulan yuzugun bir sekilde kral suleymana geri dondugunu ve tekrar kral olmasini sagladigini da anlatir.)
  
  bak boyle anlatinca da sanki sey gibi oldu...
  
  lann...
  
  (bkz: kiymetlimiss)
  
  hamis: hz. suleyman'in ve kralicesi belkis'in adi kutsal kitaplarda da gecer ki, isbu soylenenlere "hikaye, rivayet, misli gecmis zaman, vesaire" demek haddimiz degildir. ^*