erasmus'la yurt dışına giden türk kızı

• bugun bunlardan biri ile soyle bir diyalog yasadım;
  
  - benim hic turkiye'ye donesim yok! burdaki erkekler cok iyi, yapısmıyorlar.. geldigimden beri 3 tane goturdum kikiki (geleli 2 ay oldu)
  + senin sevgilin var diye biliyordum
  -var var aman nolcak bir daha yurtdısına nerde cıkcam hicbirini bir daha gormicem nasılsa
  +ulan sonra turk erkekleri kaba diyorsunuz heryerde, simdi sevgilin sana sabaha kadar kufur etse haklı
  - nerden duycak:)) az vaktim kaldı zaten goturebilecegim kadar goturcem ahehah
  
  tabi bana ne de.. yemin ediyorum agzına yapıstırasım geldi.. igrenc insan amk..
  
  2 yıl sonra gelen edit: erkek arkadasıyla evlenmişler.
• başlıbaşına tez konusu olan vasat kızdır. yeminle hiç bi şeye gülmedim bunların görgüsüzlüklerine, ezilmelerine, siklenmemelerine güldüğüm kadar. özgüvenine reset çekiyor adamlar bunların aduket yemişe dönüyorlar. sıkıntıdan facebook'a sarıp sıçmaları dışındaki her anın fotoğrafını ekliyorlar.kendine kıvanç tatlıtuğ- tarık akan dışında kimseyi yakıştırmayan 1.50 boyundaki prenses uff oluyor :(. yurdum sınırlarına girdiklerinde abazan team sağolsun 3 günde toplarlıyorlar egoyu eski hallerine dönüyorlar ama o yurtdışında kaldıkları dönem yetiyor pis pis sırıtmam için.
• bi fransız arkadaşımın iki günde bir yanıma gelip "ulan sizin bu türkiş kızla herboku yiyoz penetrationa gelince yok olmaz diyo neayak annamadım arkadaş" şeklinde dert yanmasına sebep olan tc vatandaşı..."ulan biz o olayı 20 senedir anlamadık sen 6 aydamı anlayacan" şeklindeki cevabımı da anladığını pek zannetmiyorum.
• döndükten sonra da uzuuun bir süre(min. 3yıl) feysbuktan "yaşadığı şehir" kısmını değiştirmeyecek, gittiği yabancı şehrin adını yazılı bırakacak kızdır.
• yabancı uyruklu erkeklerle sex yapıp yapmama tercihine göre sınıflandırılmaması gereken kızdır.
  türk erkeklerinde nedensiz bir “türk kızlarını aşağılama sendromu” oluşmuş son zamanlarda. nedir yani olay? yabancı ülkeler türkleri sex alışkanlıklarına ya da tercihlerine göre mi sınıflandıracak, erasmusla yurtdışına giden türk kızı yabancıya vermedi diye almayacaklar mı bizi avrupa birliği’ne? hayır anlamıyorum, kim yetiştirdi bu kızı, aman yavrum erkekler öcüdür denmedi mi daha doğduğumuz andan itibaren, babalarımız ya da sevgililerimiz “ben sana güveniyorum, etraftakilere güvenmiyorum.” derken neyi kastetti? sevgiliye gelince “ ya bırak mervesu bu işleri, bu tripler geçen yüzyılda kaldı, aş bunları.” diyen adam, kendi anasına bacısına gelince neden aynı rahatlığı sergileyemiyor? çifte standart mı yoksa ikiyüzlülük mü? bir kız gerçekten sevdiği adamla beraber olduğunu zannederken, ardından orda burda orospu diye bahseden, erkek sohbetlerine meze yapan kim, ikiyüzlü türk erkeği değil mi yoksa?
  sizin yüzünüzden böyle olan türk kızı, bırakın artık yakasını...
• çok yakın bir arkadaşımın kız arkadaşıydı bu kız. orada etliye sütlüye bulaşmadan okudu gezdi geldi.
  
  demeyi ben de çok isterdim fakat kızın partilerde yemediği bok, sevişmediği çüklü kalmamış orada (bunları da birinci ağızdan arkadaşın erasmusta bu kızın yanında olan başka bir arkadaşından acı içinde dinledik, resimleri ve mesajlaşmaları da gördük. kız sonradan kendi de itiraf etti.)
  
  işin özeti;
  
  (bkz: siz gitmeyin kızlar bokunu çıkarıyorsunuz)
• bendim. türk imacı düzelsin diye tüm avrupalılara verdim. merak olmasın gençler. muamelemizin iyiliği biliniyor artık türk kızları olarak ;).
• özgüvenli gezse "ahah muhteşem özgüvenli", sessiz sakin kalsa "ahah kezbanı altın kafese koymuşlar ahaha", erkeklerle gezse yatsa kalsa "kaltak, şırfıntı", erkeklerle muhatap olmasa "ahahsdfg kezban bu valla kezban ahasdfg", gezse görgüsüz, gezmese "puhah kezban bu köylü kezban".
  
  gezdiği ülkede resim çektirince de ne sinir bozucu oluyor, böyle her yere gitmese olmaz di mi? ay bi de o avrupa gördüm havaları yok mu!!! şimdi gitti de avrupalı oldu di mi?
  
  herkes gezdiğini, dolaştığını, sevdiğini, başarısını şusunu busunu sanal ortamda milletin önüne statü güncellemeleriyle, albümlerle sunuyor. bu erasmusa türk kızına özgü değil, türk'e özgü bile değil inanmazsın ama. yani sorun erasmuscu kızda değil.
  bence takma kafana, çok sıkılıyorsa için iki üç kuruş arttır git yıllık izninle, sevdicekle paris'te resmini çek, pisa kulesine dayan en olmadı bin otobüse kiev'e git. yap yani, ona buna sinir olmakla ömrünü çürütme, hayat kısa, yaşa içinde kalanları...
  
  yok cidden küçümsüyorsan küçümsediğin insanları bil, kocaman kümeden küçük bir alt küme seçip kinini kusma, yapay duruyor.
• memleketine dönüşünün ertesi günü toplu taşıma aracında yaşayacağı tacizle kendine gelecektir.
  
  (bkz: based on a true story)
• şuan içinde bulunduğum gruptur. nasıl çocukluk anılarını anlatırken ben çocukken diye başlanıyorsa, yurtdışı anlarına da ben danimarkadayken, ben italyadayken diye başlamak o kadar normaldir, adı üstünde kendileri anıdır. ve nasılki italyan kızı, ispanyol kızı erasmusla yurtdışına gidebiliyorsa türk kızının gitmesi de o kadar normaldir. çünkü çoğu kişi türk kızını insan yerine koymasa da türk kızı cinsi kimliğinden önce, en başta insandır.