ertuğrul özkök

• atilla yayla'nın, yapmış olduğu "avrupalılar bize 'neden her yerde aynı adamın heykelleri var?' diye soracaklar" şeklindeki açıklamanın ardından keşanlı galileo destanı başlıklı bir yazı yazmıştır.
  
  24 kasım 2006 tarihli bu yazı, (atilla yayla'yı ve ilgili cümlesinin ardından yaşadığı linç girişimini hafife alan başlığından da anlaşılabileceği gibi) hürriyet gazetesinin, ahmet kaya, hrant dink ve rejimin problem olarak gördüğü daha nicelerine cephe alma tavrının bir diğer örneğidir.
  
  yazıda söylediklerine bakılırsa, ertuğrul özkök, bir siyasal bilimler profesörünün sarf ettiği tek bir cümle nedeniyle linç edilmek istenmesinin düşünce özgürlüğü noktasında problemli olduğunu da düşünmemektedir. çünkü ona göre, "düşünce özgürlüğünden söz etmek için önce bir düşüncenin olması lazım"dır. bu nedenle de, yazısında "bence bu o kategoriye girmez" demektedir. ama "adam yine de söylediklerinin 'düşünce' olduğunda ısrarlıysa, yapacak bir şey yok"tur.
  
  24 kasım 2006 tarihli bu yazının finali, özellikle enteresandır. zira özkök, yazısını, herkesi ezberlerini bozmaya davet ederek bitirmiştir. "ahmet hakan önceki gün çok güzel bir yazı yazdı. hepimizi biraz ezberimizi bozmaya davet etti. ben de aynı şeyi söylüyorum."