• dün sahte gülüşlerim ve zor sebat edip saygıda kusur etmeden gerçekleştirdiğim eylem.

    ulan pezevenki görsen sanki kendi parasını veriyor bana. bir kasılmalar, bir gerinmeler, bir gevrek gevrek veriyim mi vermiyim mi sırıtması, aptal saptal espriler felan.

    vay arkadaş kimsenin karşısına elinde koz olmadan çıkmıycaksın. savunmasız olunca maskara oluyorsun bildiğin.

    buna bir çare bulunmalı.
  • son kira ödenmeyerek kurtulunan gereksiz savaş.
  • bir öğrencinin en sağlam hayat dersini aldığı ünitedir bu. bi kaç kez ev falan değiştirdiyse, üni'den sonra işsiz kalma gibi bi derdi de olmaz. zira bu ev sahibi ve bunun farklı bir türevi olan, yani aynı familyada bulunan emlakçıgiller bu öğrencimizi çeşitli bölgelerinden bir çok kez sömürmeye çalışırken öğrenirler işin binbir inceliğini. es kaza kış sonunda yakıt ücretlerinin fazlasının iade edildiği almanya gibi bi yerden falan geliyorsanız nutkunuz tutulur başta. akıl ermez çünkü amk adamın zaten senin olan parayı vermeme çabasına...
  • son kira ödendikten sonra denendiğinde avuç yalamakla son bulacak bir hedef haline gelir. bi de temizlik badana falan yaptıysanız yazık lan o kadar emeğe ama müstahak sizin gibi safa.*
  • ütopik bir eylem. evet son kiramı henüz vermedim ve bildiğiniz sinir harbi yaşıyoruz hala. kendilerinin önerisi oldukça yaratıcı "yeni kiracıdan depozito alınca vereyim" . e ben yeni ev sahibime aynı şekilde " eski ev sahibimden depozitomu alınca vereyim" desem kahkahalara boğulacak adam haklı olarak.

    paradoks yaratmasanıza kardeşim.
  • istanbul'da öğrenci evi için mümkün değildir depozito almak. zira ev sahipleri onu ilk günden geri vermeyeceklerini bilerek alıyorlar.
    okul süresince kızım için kiraladığımız dört evin hiç birinden depozitoyu geri almayı başaramadık, ancak son evde aklımıza geldi en son kirayı ödemeden çıkmak.
    insana dair ne umut varsa içimizde demek, her seferinde bu kez alırız sanmışız!
  • kiracılık hayatımın son ev sahibi , dindar , tipik anadolulu ve aile babası bir zattı. *
    taşınır taşınmaz depozitoyu veremeyeceğini , yeni kiracı gelirse ondan alıp bana vereceğini söyledi ;
    meblağ gözümde büyümediğinden kabul ettim.
    aradan 1,2,3 ay geçti yok arayan soran ,
    benim eski muhitte oturan bir arkadaşı aradım , baksana eve yeni birisi taşınmış mı ? diye
    -negatif cevabını aldım arkadaştan , yine de yokladım adamı , abicim kul hakkı geçmesin de dedim çok büyük günah olur bak , yok ben yine helal ederim de kabul olmaz belki diye demogoji yaptım

    bir ay sonra kiracı taşındı ve beni aradı ev sahibi ,
    -batu kardeşim paranı gönderiyorum diye
    *tamam abicim gönder , hesap numarasını biliyorsun zaten
    -ne kadardı depozito
    *800
    -bizim burada öğrencilere ev kuruyoruz yardımlaşmayla , -çocuklar zeki ama çalışmıyor , dur pardon o başka hikayeydi - çocukların durumları yok , ben sana göndereceğime onlara yardım edelim
    *teşekkür ederim benim de ihtiyacım var , sen gönder abicim parayı bana
    -anladım batu kardeşlik , zottiri banktı demi ?
    **evet abicim her ay hesabına para gönderen hesap
    -anladım batucum , o zaman , ben sana 500 gönderiyorum , 300'ü arkadaşlara veriyorum
    *-sessizlik-
    -tamam batu kardeşim öyle yapalım
    *abicim sen bana paramı ver , ben istersem yaparım sevabımı
    -iyi gardaş gönderiyorum paranı
    *gönder tabi * , el sikiyle gerdeğe giriyorsun , çok seviyorsan ver evini nurlansın derken telefon kapandı

    ama para yattı hesabıma ,
    kısacası birçok olaydaki gibi burada da insanın vereceği varsa veriyor

    tanım : çok sıkıcı entryler girilebilen olaylar silsilesi
  • acı verir o samimiyetsizlik batar insana ama laf edemez
  • ev sahibine bağlı olarak kolaydan imkansıza kadar geniş bir yelpazeye yayılan fiil. hatta öyle bazı vakalar var ki armatürü söküp götürün daha kolay valla.
hesabın var mı? giriş yap