esra türkekul

• kapalıçarşı cinayeti isimli polisiye türünde yazdığı ilk romanla okurların karşısına çıkan yazar. bibliyomanyak ekibi de bu kitap nedeniyle onunla bir röportaj yapmış.
• dün gece (01:00 sularında) kapalıçarşı cinayetleri adlı romanını bitirdim. sözlüğe bakayım dedim yazar hakkında bilgi var mı diye, başlığı yoktu. sözlükte bile yazmıyor, bir ben mi okudum ulan dedim kendi kendime. oysa kitap fena değil hatta iyi bile denebilir. kadın kaleminden, bir kadın karakterin odağında olduğu polisiye farklı da oluyor. sabah sabah sözlüğü açmamla sol tarafta adını gördüm. biri beni mi takip ediyor lan?
• cadıbostanı cinayeti adli yeni romani cikmis yazar. ilk romani kapalıçarşı cinayeti gibi bir solukta okunuyor.
  tatilde ne okusam diyenler bu iki kitabi almak suretiyle guzel bir zaman gecirebilirler.
• sözlükteki başlığında bu kadar az entry olmasını hayretle karşıladığım, son dönem yerli polisiye yazarları arasında ilk üçe girebilecek kişi. hem kapalıçarşı cinayeti (ki bu kitabın sözlükte başlığı dahi yok) hem de cadıbostanı cinayeti (bunun da!) kitaplarında yarattığı berna tekdemir karakteri son zamanların en başarılı karakterlerinden biridir. sözlükçülerin pek tanımıyor olması da pek şaşırtıcıdır.
• kapalıçarşı cinayetini bir çırpıda okudum. çok güzel ve çok akıcı. berna başta olmak üzere karakterleri de çok beğendim. barna'nın secretçılara ve kuantumculara bakışı, caddebostan ve istanbul karşılaştırması, özellikle de hikayesi olan ürün ve zamane ana-babalarına ilişkin tespitleri ile kafa dengi bir arkadaş samimiyeti yaratıyor ve kitabın okunmasını kolay ve eğlenceli hale getiriyor.
  
  edit: holeeey cadıbostanı cinayeti de varmış evde. valla hanım iyi biliyor bu kitap işlerini.
• esra türkekul (2 eylül 1968 - 14 şubat 2019)
  
  daha yeni intiharı haberini alıp sarsıldığım yazar ve güzel insan. babasını kaybedeli çok olmamıştı. yakınları, sevenleri öyle zorlanıyor ki böyle zamanlarda. orta uzaklıkta tanışlığımla bile gücüme gidiyor. gülüşü bütünüyle kendine özgü ve hiç kimseye benzemeyen biriymiş. duyuşum, günün birinde berlin gibi yurtdışı bir yerde sokaktan geçen bir arkadaşı bir gülüş duymuş, ve bu esra olabilir diye bardan içeri girip esra olduğunu görmüş, sarmaş dolaş olmuşlar.
  
  • feysbuk'ta esra türkekul yazar sayfası var, olasılıkla kendisi yönetiyordu tabii..
  • radyoda cadıbostanı cinayeti kitabı hakkında söyleşisi..
• cadıbostanı cinayeti ile tanıdığım, berna'nın maceralarına ortak olduğum yazar.
  
  türk polisiyesinin parlayan kadın yazarlarındandı. göçüp gitmiş erkenden, allah rahmet eylesin.
• ölümüne çok çok üzüldüğüm, yazdıklarını büyük keyifle okuduğum ve daha nice iyi öykülerini okumayı hevesle beklediğim yazardı.
  keşke bir kez konuşma sansım olsaydı, onu kendisi olarak tanımak ve biraz sohbet etmek, yazdıklarıyla ilgili hissettiklerimi ve yeni kitaplarını ne hevesle beklediğimi söyleyebilmek için.
  olmadı. çok üzgünüm...
• iyi bir yazardı. samimiydi. yeni kitap yazsa da okusam diye üç senedir bekliyordum. yakınımı kaybetmiş gibiyim, vefat haberini aldığımdan beri ağlıyorum.
• yeni kitabını beklerken gidişiyle önce şaşırtan, sonra üzen sonra da duygusuz, boşlukta öylece niye ki sorusuyla başbaşa bırakan yazar.
  gördüğüm hepi topu iki üç fotoğrafıyla aramızda kelimelerden ve hüzünden mütevellit bir bağ olduğuna inandığım kadın.
  bir soru daha var zihnimde “niye ki” dışında. “kim bilir neyle başa çıkamadı...”