• ıki yıl önce bu dağa gezi amaçlı gitmiştim!
    gezi rotam sicilya idi ve programda etna yanardağı da vardı. 1995 m.deki sylvester krateri'ne çıktık.
    yol boyunca ve kratere yaklaştıkça toprağın toprak gibi değil de dalgalı lav şeklinde ve kömür gibi olduğunu gördük.
    başka bir gezegen gibiydi.
    krater'e ulaştığımız noktada manzara harikaydı, başımız bulutlara değmişti.
    sonra orada bulunan cafe'ye oturdum kahve içmek için. büyük ekran bir televizyon vardı ve mütemadiyen etna'nın faaliyete geçip lav püskürttüğü anları gösteriyordu. o kızgın lavlar başımdan aşağı dökülüyordu sanki ve işin vehametini ancak kavrıyordum! benim hala aktif olan bir yanardağın tepesinde ne işim vardı?!
    şimdi tekrar faaliyete geçmiş.
    geçmişler olsun.
  • hadi toplanın ahali sizlere ucuz yollu etna dağına nasıl çıkılır onu anlatacağım. gerçi catania'ya kadar gidip, etna yanar dağına neden ucuz yollu çıkayım diyeceğinizi duyar gibiyim, o kısmı bilemeyeceğim.

    ilk önce tren istasyonuna yakın olan piazza papa giovanni xxiii'ü haritalamıza kaydediyoruz çünkü gün içerisinde sadece 8:15'te kalkan ve 16:30'da dönen tek bir sefer bulunmaktadır. siz ne olur ne olmaz en erken 7:15 en geç ise 7:45 gibi bu piazza papa giovanni xxiii'teki 6 numaralı peronda hazır olun. duraktaki tabelada ve otobüsün göstergesinde bilale anlatır gibi gözümüze gözümüze sokulan etna yazıları bulunmaktadır, merak etmeyin rahatça bulabilirsiniz.

    otobüsün tek bir şoförü var anladığım kadarıyla, o da flash tv'deki sarı bıyık ve yemekteyiz hasan karışımı bir dış görünüşe sahip. zerre ingilizce bilmeyen bu amcaya karşı, ya gidiş-dönüş ücreti olan 6.60 euroyu hazır bulundurun, ya da kulağına 'la andate e ritorno' diye fısıldayın, anlayacaktır. takıldığınız bir şey varsa google translate kullanın ve sorun, zaten italyancada dört kalıp önemli; si, no, gratzie ve boncorno, gerisi faso-fiso.

    otobüsümüz 8:15, hadi bilemediniz 8:17 gibi kalkacak, hiç öyle 2-3 müşteri gelsin de espresso param çıksın dertleri yok. hareket saatinden yaklaşık 40 dakika sonra dünyanın en anlamsız ihtiyaç molası olarak bir kafede duracak otobüs. yine size italyanca espresso, banyo falan diyecekler, gerisini bilmiyorum uyuyordum o sıralar.

    sonrasında o aşamaya kadar sessiz sakin giden otobüse bir tur çalışanı binecek ve artık siz o eski siz olmayacaksınız. düzenli olarak herkese nereli olduğunu soracak, garibim avrupalılar anlamıyor uzun uzun dinliyor. siz isterseniz no, gratzie deyin ya da onu biraz heyecanlandırın ve konuşun, ardından yine no gratzie deyip küfür yeyin.

    10:15 gibi vardınız rifugio sapienza alanına. buradan sonra çıkışa hazırsınız, mevsime göre değişiklik gösterecek olan eşyalarınız sırt çantanızdadır umarım. bu aşamada en önemlisi sağlam bir ayakkabı, dağcılık için en uygun olanını giymeyi tercih edin, öyle bir ayakkabınız yoksa da haşamat edeceğiniz bir rahat spor ayakkabı tercih edin, şahsen ben öyle yaptım.

    bulunduğunuz yerin hemen arkasındaki ilk patikadan çıkmaya başlayın, başlangıcı kolay olacak ama 2500 metreye ulaşana kadar bazı yerlerde bir tık zorlanabiliyor insan. işte o kısımlarda benim ne işim var ulan bodrum'da tarzı söylemlerde bulunmayın benim gibi, kendinizi, 'uslu bir çocuk olursam ben de aktif bir yanardağ görebilirim' şeklinde motive edin.

    ben 2-3 mola vererek çıkmayı başardım 2500 metreye. zaman zaman speedy gonzalez avrupalılar beni geçti, zaman zaman da ben şişmanları geçtim. tip olarak bizim millete benzeyenler italyan oluyor, yanlarından geçerken boncorno demeyi ihmal etmeyin, gerisine de hello mello salın gitsin. ben mi öğreteyim bunları da, cık cık cık.

    ve evet 2500 metredesiniz. aferin size! sizin kaba etinizden terler damlayarak çıktığınız alanda, ağırlıklı zengin-yaşlı tayfanın teleferik aracılığı ile mis gibi çıktığını göreceksiniz. işte onlar boncorno hak etmiyor, pis pis bakıp önlerine tükürün, çünkü siz ister inanın ister inanmayın, birazdan fena gruplaşma yaşanacak!

    buradan sonra 2750 metreye tırmanmak çok ama çok kolay, sadece rehberler, onlara para vermediğiniz için size 'gelme, gelme ulan!' diye bağıracak. onların patikası soldan, siz sağdan sağdan devam edin. soldaki yoldan da gidebilirsiniz, en kötü ihtimalle size ilk italiano? diyecekler, no deyin. english de deyince no deyin geçin.

    normalde, özellikle yanardağın aktif olduğu zamanlarda 2750 metrenin ötesine rehbersiz çıkmak yasak, ama asıl hile burada başlıyor a dostlar. sağ tarafta oturun, yanardağ manzarasının tadını çıkarırken rehberlerin hafif hafif uzaklaşmasını bekleyin. 3 grup halinde farklı patikalarda ilerlemeye başlayacak olan bu rehberlerin, sonuncusu yola çıktıktan 5-6 dakika sonra ilk patikaya sapan rehber grubunun yoluna devam edin. yakalanma olasılığınız sıfıra yakın, hadi diyelim arkanızdan bağırıyorlar, napıyoruz? önceden öğrendiğimiz gibi, italyanca ve ingilizce bilmeyen cahil insanlarız. türkçe bir şeyler söyleyin hebele hübele ve yolunuza devam edin, salıyorlar belli bir süre sonra.

    gaza gelip de çok fazla kalmayın oralarda, çünkü unutmayın otobüs 16:30 dediniz mi kaçar gider. 3 saat çıkış, 3 saat iniş olarak hesaplayın canlarım benim. şunu belirtmek isterim ki iniş aşamasında, çıkıştan daha fazla zorlandım. inerken daha yeni çıkan insanlara kibirli kibirli bakıp, sen gelirken biz dönüyorduk demeyin, verin yine boncornoyu çünkü italyanlar boncornosuz bir hiç.

    yanınıza ne kadar az eşya alırsanız o kadar rahat bir iniş-çıkış olacaktır. ama yiyecek-içecek depolamayı ve mevsime göre kalın çorap, eldiven, kazak, ceket veya yedek tişört barındırmayı unutmayın. hadi bakalım, marş marş!
  • su siralar patlamak suretiyle etraftaki kasabalarin falan acilen bosaltilmasini turistlerin kovalanmasini saglamis olan,tvde gordugum kadariyla gece super guzel gozuken yanardag.lavlarin akmasi icin dere yatagi gibi yataklar kazsalar da bunlar ise yaramiyor lavlar her yere yayiliyor kasabalardaki evler falan hep kul altinda
    simdi biz arkeolojik kazilarda en bozulmamis evlere,insanlara bu volkanik kullerle kaplanmis olanlar sayesinde ulasiyoruz ya..ilerde cok cok zaman gecince italyadaki bu evlerden de tvleri camasir makinelerini falan mi bulacaklar?umarim dogru duzgun bir anlam yuklerler bunlara.tvye bakip "ates tanrisina tapinmak icin kullandiklari sunak" falan demeseler bari
  • italya- sicilyada dır bu volkanik yanardağ; çoğu zaman aktive halde
  • etna yanardağı'nı çekime giden bbc ekibine püskürmüş etna, "ya bi gidin rahatsız edilmek istemiyorum, yeter!" demiş. çekim sonunda ısırılıp tabağa atılmış çilek gibi alnı kanayan bbc muhabiri görülebilir. böcekleri pet şişelere tıkıp tarım bakanlığı onaylı belgesel çekmek daha kolaydı halbuki.

    etna yanardağı, zeus'un titan typhon'u hapsettiği dağ; 12 yıllık esaret'in bile filmi çekilip oscar alıyor, typhon ise emniyetteki ilk sorgunun ardından etna yanardağı'na gönderilmiş durumda binlerce yıldır. dev tabii ki celallenecek, bağıracak ve etna'dan ateş fışkırtacak. gençlerde iman, ihsan ve mâneviyat kalmadığından hatırlamıyor böyle ecdadla ilgili şeyleri, ne günlere kaldık.
  • en son (dunku) patlayi$i gayet sakin bir sekilde kayda alinmistir.

    --- spoiler ---

    no stupid ohmygods or other nonsense, just the sound of the earth!

    --- spoiler ---
  • çizmenin* en güneyinde, apennin sıradağları'nın bitiş noktası. bir ada parçasına pusmuş ve 3,323 metre yüksekliğinde. 500,000 yaşında ama hayatının baharında hala, arada patlıyor falan. etna ismi roma imparatorluğu dönemlerindeki aetna ismine karşılık gelmektedir. "aetna" ismi ise eski yunan'da yanmak anlamına gelen "aitho" ya da eski mısır dilindeki "attano" kelimesinden türetilmiş. dağın yerel sicilya'da yerel dildeki ismi "mongibeddu", italyanca'daki ismi ise "mongibello"'dur.

    bilinen en büyük patlamalarından biri 1669'un mart ayında gerçekleşir ve bu patlamada 830 milyon m^3 lav püskürür. bu devasa patlamanın henüz üzerinden 24 saat bile geçmeden, daha ilk gününde dağın eteklerindeki nicolosi şehri ve iki köy lavların altına gömülüp haritadan silinmiştir bile. ilerleyen günlerde patlamalar devam eder, lavlar daha da yayılır ve iki küçük kasabayı daha yuttuktan sonra nisan ayı başlarında artık catania şehrinin sınırlarına dayanır. catania halkı şehrin etrfındaki güçlü surlara oldukça güvenirler ama ne yazık ki milyonlarca m^3 lavın şehrin surlarını aşması çok uzun sürmez ve 30 nisan 1669 günü lavlar şehre akmaya başlar. catania halkı bunu durdurmak için lavın yolunu denize doğru değiştirmeye çalışır ve bunu da başarır. ama başardıklarında şehrin batı kısmındaki yarısı artık yoktur.

    bu büyük faciadan yıllar sonra en büyük facia geçen yüzyılda çalar hırçın sicilyalılar'ın kapısını. 1928'de yaşanan patlamada 1669'dan sonra ilk kez bir şehir daha etna'nın lavlarına gömülür. bu patlamadan sonra lavların mascali şehrini yutup, haritadan silmesi sadece 2 gün sürer. o dönemde bu yıkım karşısında mussolini* tahliye, ilk yardım, şehri yeniden kurma süreçlerini kendi faşist rejimine propoganda aracı olarak alet etmiştir.

    20. yy'da 1949, 1971, 1983, 1992'de ve hemen ardından da yeni binyılda ilk olarak 2001, 2002, 2003'te patlamalar yaşanmıştır. 1992 zafferana şehri büyük bir tehlikeyle karşı karşıya kalmışsa da yapılan başarılı savunma ile şehir kurtulurken sadece şehirin birkaç yüz metre dışındaki bir yapı lavlara yenilmiştir. 2002 ve 2003'teki patlamalarda çıkan küllerin yarattığı dumanlar uzaydan görülürken, akdeniz'in karşı kıyısındaki libya'ya kadar da gelmiştir. (merak edenler için belirteyim; etna ile libya arasındaki kuşbakışı mesafe 700 km kadar, yani kuşbakışı olarak hemen hemen istanbul-antalya kadar bir mesafe)
  • oglunuz olursa vista, kızınız olursa etna .
    -baba, parka gidelim
    -patlama etna! vistayla oyna biraz.
  • zeus typhon tarafından tutsak alınır. typhon yüz tane yılan kafasına sahip olan bir canavardır. zeus'u mağlup eden typhon, zeus'un bütün sinirlerini kesip, bunları saklaması için bir ejderhaya teslim eder. bütün sinirleri kesilmiş zeus, çaresizce hermes'ten (hırsızların, dedikodunun tanrısı, tanrıların ulağı) yardım ister. hermes babasını bu durumdan kurtarır, ejderhadan sinirleri alıp hepsini yerine koyarak zeus'a gücünü geri verir. zeus'un intikamı çok şiddetli olacaktır. sicilya adası'nı olduğu gibi yerinden kaldırarak typhon'un tepesine fırlatır. adanın altında kalan typhon arada ateşli nefesini dünyaya salar. işte bu anlar etna yanardağı'nın püskürdüğü anlardır.

    not : yunan mitolojisinde hephaistos'un ocağının bulunduğu yer limni adası olarak geçer.
  • http://i.imgur.com/6mbwfbl.jpg

    28 kasım 2013
    fotoğraf, sascha di bartolo
hesabın var mı? giriş yap