• evet bi efsanevi nesilde daha beraberiz. pazardan annesine zorla aldırdığı civcivi maksimum 1 ayda pert etmiş nesilin ta kendisi işte bu. ben en az 10 tane aldırmıştım mesela hepsi de hakkın rahmetine kavuştu ergenlik dönemlerini atlatamadan. neden böyle oldu bilmiyorum.
  • balkona konulan kartondan kümesin içine ampül bağlayan efsane nesildir.

    (bkz: evde beslenen civcivi tavuk olunca yemek)
  • ta kendisiyim. adı tartardı. nedeni de babam yemek yedikten sonra dişlerini temizlemesiydi. sonrasında büyüdüğünde kesip tirit(yöresel yemek) yaptılar.
    (bkz: tirit)
  • bi ara işin boku çıkmıştı.

    bunları da görmüş nesildir;

    (bkz: renkli civciv)
  • civciv ölmezse, horoz olma yolunda ilerlemeye başladığında (bu civcivlerden asla tavuk çıkmıyordu, hepsi horozdu) oldukça sıkıntı çekmiş olan nesildir bu. benim civcivim mesela artık eşek kadar olmuştu ve apartman dairesinde, her yere sıçıp geziyordu. dayım bir gün dedi ki, alayım ben bunu, bahçeli evi olan arkadaşıma götüreyim, gitti. aynı akşam piliç çevirme getirdi eve ve şaka yaptı aklınca ''bak kadife, bu senin bibik'' yıllarca travmadan çıkıp ağız tadıyla tavuk yiyemedim, her gördüğüm piliç çevirmeci önünde salya sümük ağladım.*
  • ebeveyn tarafindan cocuk oynasin diye alindiysa o civcivler, beyinsiz ebeveynlere sahiptir. cok.net.
  • dahil oldugum nesil.hem de birden cok kez civciv besledim.kimini karga kapti, kimi bahceye dustu, kimini yan komsuya verdik onun tavuklariyla buyusun diye.ama bi tanesi vardi ki baya pilic cevirme yapilacak kadar buyumustu.evin icinde serbestce gezerdi.yalnizliga tahammul edemezdi.hele etrafta kimseyi goremesin tum gucuyle cik cik cik sesini duyururdu.sanirim annemi annesi olarak benimsemisti, evin icinde surekli onun pesindeydi.madem evde serbest nereye sıçacaklar diye dusunuyor insan.muthis annem ona da cozum bulmustu.bir parca peceteyi ufak paket seklinde katlayarak, bir parca selo bant ile civcivin poposuna yapistirmistik.aksamdan aksama degistiriliyordu. yaa iste bu da boyleydi.
  • 90'ların renklerindendi. 7 tanesini pazardan alıp, apartmandaki dairemizin balkonunda, bir kümes yaptırıp büyütmüştüm. hepsi de horozdu. sabahın köründe o kadar gürültü çıkarmalarına komşuların hiç itiraz etmemesi; şimdi ki komşuluk ilişkilerine bakınca epey şaşırtıcı.

    tabi ki çocukluğumun eğlencesi horozlarımın, soframızı şenlendirip afiyetle yenmelerine engel olamadım.
  • civcivin bokunu temizlemeye zorunlu ve aynı zamanda civcivi ölünce kahrolmuş nesildir.

    renkli olanları tercih sebebi idi ben çocukken. çabucak ölürlerdi. ölünce de kahrolurduk haliyle. fakat bi tanesi hemen ölmemeyi başarmış baya bi büyümüştü. tavukla civciv arası bi şey olmuştu. annem komşuya vermişti artık dayanamayıp. rivayete göre kadın kesip yemiş civcivimi. tavuğun götünü yiyen bi kadından bunu beklerim evet. yemiştir kesin. bok yesin.
  • hangi akla hizmet alındığını hala düşünen nesildir. sanal bebek zamanları mıydı acaba? ya da öncesi miydi yoksa da civcivler ölmesin diye mi icat edildi sanal bebekler tam hatırlayamadım şimdi. ne ötüşlerine katlanabiliyordum ne de kokularına. biri pembe biri mor iki civcivi bir karton kutuda yaşatmak için çaba sarf etmiş ve mor olanın pembe olanı gagalayarak öldürdüğüne şahit olmuştum küçük yaşımda. çok üzülüyorum düşündükçe.
hesabın var mı? giriş yap