• gayet yapılabilen, olağan, olabilen bir şeydir.

    reddedildiğine tanık olmuşluğum var. reddettiğim de var.
    eğer ciddi karşılıklı bir sevgi ve muhabbet varsa, reddetme ihtimali neredeyse sıfır zaten. ama karşılıksız bi sevgi varsa, seven teklif eder, sevmeyen taraf reddeder. seven taraf reddedileceğini bile bile teklif eder üstelik.

    bazen de, karşılıklı sevgilerde, çıkmaza girilir, ya da taraflardan biri saçmalamaya başlar, ve sonuç yine hüsran olur.
  • adama koyar her halde bilemedim şimdi olsa da reddetsek dedim bir an nasıl bir duygu acaba.
  • fırtınalı bir ilişkiniz vardır, siz duygularınızdan emin değilsinizdir ama alışmışsınızdır ya da sizin onu sevme şeklini sevmişsinizdir belki... bildiğiniz tek şey bu ilişki'nin çok sürmeyeceğidir, çünkü hemen hemen hergün tartışırsınız ve siyaz ve beyaz kadar zıtsınızdır.

    o sizinle evlilik hayalleri kurarken siz sürekli, bu ilişkinin evliliğe varamayacağını düşünür bu hayallere acı bir gülümsemeyle karşılık verirsiniz ama o, gülümsemedeki acı'yı görmek istemez.

    sonra birgün o teklif gelir, herkes bu teklifle mutlu sona ulaşırken, sizin masalınız orada bitiverir.
  • duruma göre hak verilebilecek davranıştır.
    erkek, göt kurtarma çabasından dolayı teklif etmişse elbette reddedilir.

    zirvede yaşadığı bir aşkı olan hiç bir kadın, güvenilir ve sevgisini dibine kadar hissettiği bi adamla ömür boyu yaşama fırsatını kaçırmaz.

    reddediliş sebebinde bilmediğimiz bi boklar olduğu aşikardır.
  • evlilikten aslında deli gibi korktuğunu bildiğiniz erkek arkadaşınızdan geldiyse sakince, tabii ki evlenebiliriz ama evlenmesek de ben seni zaten bırakmayacağım, bunu bil. der geçersiniz. insan tabii ki sevdiği kişinin hayatını şahsınızla beraber geçirmek isteğini duyunca mutlu oluyor. bunu bilmek de yeterli bana kalırsa. prensipte kabul ediyorum ama evlenmek çok da aciliyeti olan bir durum değil demiş oluyorsunuz.

    evliliğin aslında sadece bir teferruat olduğunu güzelce anlatırsınız. ama tabii yine de sırf teklif ettiği için bile ben ne halt yedim diye panikleyen karşı taraf 48 saat sonra ayrılmak isteyebilir. o zaman tadından yenmez. mal.
  • (bkz: bile bile lades)

    reddedileceğini bile bile teklif etmek.
  • bazen evet dememek için öyle çok sebebiniz vardır ki..
    mesafeler, sağlığınız, unutmadıklarınız, söyleyemedikleriniz ve hatta hepsi..
    inanın kim ne yaşıyor bilemezsiniz
  • 9 yaşında anneme dedim ki "anne bana biri evlenme teklif etse, ben üzülür diye hayır diyemem, kabul ederim." :)

    (edemedi.)

    hayır dedim. hayır ama öyle değil, sadece "hayır" dedim. * * uzun uzun cümleler kurmadım hiç. büyük konuşmuşum demek.

    annem de garibim, ciddi ciddi nasihat edip, "öyle şey olur mu, istemiyorsan tabi ki hayır diyeceksin." demişti. kıyamam :)

    bi' de şey demiştim. "anne ben kel biriyle asla evlenemem." (: annem de kızmıştı. büyük konuşma diye.

    bu lafımı da yiyeceğim diye korkudan tir tir titriyorum.
  • seven kadın red etmez ediyorsa baska hesap kitap pesindedir, er kişisi için yola revan olma vakti gelmistir
  • ilkini reddettim hiç düşünmediğim bir şeydi, ikincisini kabul ettim zaman içinde kendi kendini imha etti, üçüncüsünde cevap vermeden önce iyice düşünücem başka türlü olacak gibi değil
hesabın var mı? giriş yap