• şu anda sokakta kalsam, her şeyimi kaybetsem, kadınlı erkekli, bir haber etmemle beni misafir edecek en az 10 arkadaşım var sözlükte. hastalansam çocuğuma bakacak olanlar var (ne derece güvendiğimi hesap edin). hepsi de evli, çocuklu, yaşı geçmiş insan olduğumu bilir, her şeyimizi rahatça paylaşırız.

    hayatta en güzel şeylerden biri, güzel insan biriktirmek. "haydi gelin çay içelim" desem birkaç gün içinde bir ev dolusu yazar arkadaşım gelir ve bir tanesi bile şeklime, parama, statüme gelmez. bana gelir. beni sevdiği için gelir. evladımı sevmek için gelir. bu çok güzel bir şey. laf sokmak için yazmadım bunları; bu gerçekten çok güzel bir şey.

    sokakta gerekli cümleler hariç bir erkekle muhatap olmam. burada ise bir insanın en özelini dinliyorum. her şeyin yeri farklı, herkesin yeri ayrı. merak eden varsa; eşim girip yazdıklarımı da okuyor yani. bilmiyorum fazla sıkıntılı olabilir misiniz eşinizle iletişimden yana? 15 sene oldu biz evleneli, muhatap olduğum herkesi eşim bilir, ben de onunkileri. kimseyi sorun etmedik. hayat arkadaşı olmuşuz, birlikte en güzel yıllarımızı geçirmişiz, artık güzel herkes bize bir dost. iyi insan az bulunuyor, bulunca kaybetmemek lazım.
  • aranıyordur.

    kusura bakma da gecenin bi yarısı kocandan gizli herifin biriyle "boş" muhabbet dahi yapsan. karşındaki herif kulak deliklerine kadar bütün boşluklarını doldurmak istiyordur ve sende bunu adın gibi biliyorsundur. yeme şimdi bizi burda.
  • ekşi sözlük gibi platformlarda olağandır.
    yazar, bir konuyla ilgili entry girer ve okuyucu da mesaj atarak yazarın düşüncesiyle ilgili fikrini beyan eder. mesajlaşma esnasında taraflar birbirinin bilgi birikimine saygı duyunca, başka konulardaki entrylerine de göz atarlar. mesela çocuk sahibi olduğunu öğrenince, konu oraya kayabilir. sıcak bir ortam oluşur, çoğunlukla bir daha mesajlaşılmaz.
    nadiren fikir alışverişi esnasında iki taraf da birbirini takip etmenin yararlı olacağı kansına varır, takipleşirler. arada beğendikleri entryler için seyrek de olsa mesajlaşırlar. altında ne arıyorsunuz bilmiyorum ama hikaye bu kadar.

    inanmazsın cinsellik içermeyen mesajlaşma diye bir şey de var. evli kadınlar bilgi paylaşımı yapabiliyor.
  • gerçek olan şu ki bu işler buralarda kalmıyor..

    biz hayatı dramatikleştirmeye çok meyilliyiz. ruhumuzda yapalım yine de ama gerçek hayatta gerçekçi olmak lazım. belli ki bir şeyler bitmiş artık ruh arayışa geçmiş. o noktadan sonra sittin sene daha geri yürümez o beraberlik. kırılsa da dağılsa da oturup konuşup ayrılmak elzemdir. çirkinleşmeden arsızlaşmadan.. bu durumları normalleştirmenin alemi yok. değil çünkü normal.
    insanlar yanlız kalmaktan o kadar korkuyor ki kimse yanlız kalmıyor hiç bir yaşta merak etmeyin.
    evimin ilerisindeki çay bahçesinde dul insanlar 75 yaşında birbirlerine kur yapıyor inanamazsınız.
    ama karşılığında onurunuz gururunuz sizin olur. en azından artık neyi isteyip neyi istemediğinizi bilirsiniz.

    evlilik böyle toplumda yemek içmek gibi ayağa düşüp illa herhangi biri de olsa olması gereken birşeymiş gibi lanse edilince hooop o herhangi biriyle evleniliyor. ilerisi düşünülmeden. ruhuları, sizinkileri tamamlamayan insanlarla evleniliyor sonra işte o aralıktan hep birşeyler sızıyor.

    insan “gerçekten” sevse öyle kimse bu işlere girmez. asıl adrenalin kaynağınız “kaybetme korkunuz” olur aranızdaki o ilk alevlenmeler bitse bile o huzuru kaybetmek istemezsiniz.

    güçlü olun.. yürümüyorsa yürümüyordur. hayat uzun. şu an 30 yaşında bu işlere giren bir insan 80 yaşına kadar o insanla hayat geçiremez zaten. boşa geçmiş rezil bir ömür demektir. bedeniniz o evde ruhunuz başka bir yerlerde dolanıyor demektir.

    herkese yazık boşa geçen hayatlara yazık.. mutlu olmak herkesin hakkı... beraber gülemediğiniz, beraber ağlayamadığınız, beraber içemediğiniz, sorunlara beraber çözüm bulamadığınız, bir konuda tartışamadığınız, aynı tür prensiplere sahip olmadığınız, yatakta mutlu olamadığınız, kokusunu özlemediğiniz insanlarla yaşamak zorundaymış gibi olmanın sonucu budur. dramtikleştirmeye uzatarak boynuzlamaya ya da boynuzlanmaya gerek yok.
  • çağımızda hiçbir cinse güven olmuyor herkes azmış vaziyette maalesef
  • mesajlaşmanın içeriği ve sıklığı önem taşır bu hususta. yoksa evli veya değil hepimiz illa ki birileriyle mesajlaşıyoruz şu ortamda. ay erkekmiş cevap vermiyim mi diyecek yani evli kadın?

    ama ben şahsen -kadın veya erkek ayırmıyorum- bir kişinin uzuuun uzuuuun cinsel yöneliminin olduğu cinsiyete mensup (eşiniz gizli eşcinseldir belki, olamaz mı) biriyle gülücüklü, tatlımlı, dert anlatmalı, özel bilgilerini paylaşmalı, eşinden yakınmalı vs vs vs mesajlaşmalarını arkadaşça bulmuyorum. duygusal boşluk içindeki kişi bu sorunu eşiyle halledeceğine (ya boşan ya da anlaş) ona buna dert yanmaya, eşinde bulamadığı yakınlığı başkalarında aramaya başladıysa o iş boka sarar. net olmalı insan, öncelikle de kendi kendine karşı net olmalı.
  • kocası ilgisiz, kaba ve ruhsuzsa ve konuştuğu adam da yakışıklı, atletik ve sınırlarını bilen bir adamsa hak verdiğim kadın.
    konuşmak da kesmez bi' yerden sonra zaten.
  • mesajın içeriği ne?
  • kadınlar da kaçak et kesebilir.
  • her mesajlaşmayı çiftleşmeye çağrı alanlar için tuhaftır.
    evli kadın/erkek tesadüfen mesajlaşabilir,
    veya bilgi alış verişi yapar, oyun oynayabilir.
    ne vardır?
    ama olmaması tercih sebebidir.
hesabın var mı? giriş yap