• atalarimizdan 17 kadina karsilik sadece 1 erkegin uredigi konulu ilginc bir arastirmanin ozetini yayinlamislar. ta 2015'de yayinlanmislar. bu konuda baska neler ogrenildigini, yeni gelismeler olup olmadigini merak ettim.

    ilgilenenler icin soz konusu yazi burada.
  • ezgi altınışık'la bir video serisi hazırlamaya başlayan youtube kanalı. "antik dna nedir?" başlıklı ilk video şuradan izlenebilir.
  • ezgi altınışık'ın helsinki üniversitesinden ferhat kaya'yla gerçekleştirdiği ve şu anda sürmekte olan "homo cinsinin evrimi" başlıklı yayın harika gitmektedir.
  • horlamanın olası evrimselliğini aklıma getiren, esnemenin evrimsel kökeni. esneme maymun hareminde uyku gereksinimi veya uyku refleksinin salgın gibi yayılmasını sağlarken lider olan alfa maymunun "şimdi ben uyurken karılardan birini hangi genç sikiyordur" diye düşünüp durup uykusuz, huzursuz (ve grubun barışsız) kalmasını önlemiş oluyor. 'esneriz, hepimizin hemen ve aynı anda uykusu gelir*,' demişler, bunu demeleri iç güvenliği tam sağlamamış ama belli bir eşiği atlatmış. (bkz: horlayan insan/@ibisile)

    insanoğlu/ademoğlunun tarihsel/evrimsel* ilk cenneti belki de hayvanlar alemiydi. yani hayvanlardan bir hayvan, sibernetik, an bilgisiyle yaşayan bir canlı. kendinin değil anın gerekirinin bilincinde. sonra zeka, ego, elmayılan ne olduysa oldu, insan içinde yaşadığı (içinden çıktığı) cennetten kovuldu*, hayvanlar arasındaki kafaca rahat, doğal yaşamını yitirdi. yasak elma bilgi, belki de bilinç veya iki ayak üstüne dikelten zekaydı. işte o kovuluştan sonra insanın bir doğallığı değil bir psikolojisi, bir büyüme koşulu, kötüsünden iyi veya daha kötüsü anası babası çocukluğu olur oldu. ensest yasağı ve arzuları büyüme karmaşasının en azı ve en basitiydi olasılıkla. (bkz: kopuş/@ibisile)

    (bkz: evrim/@ibisile), evrimsel psikoloji
  • youtube kanalı yavaş yavaş büyüyen içerisinde pek bilgili, bilgili oldukları kadar da güzel insanlar bulunduran oluşum.
  • antik insan melezi; anne tarafı neandertal, baba tarafı denisovan

    genetik analizler, iki farklı erken insan türünün çiftleşmesi sonucu doğan ilk nesil melez çocuklarını ortaya çıkardı.

    yaklaşık 90,000 yıl önce ölmüş olan bir kız çocuğuna ait kemik üzerinde yapılan genetik analizler, bu erken insanın yarı neandertal yarı denisovan olduğunu ortaya çıkardı. bulgular 22 ağustos'ta (2018) nature dergisi nde yayınlandı.

    (bkz: https://www.nature.com/articles/s41586-018-0455-x)

    çalışmayı yapan bilim insanları, makalede, ilk nesil bir melezi bulmuş olmalarının, tarih öncesi dönemde yaşamış olan farklı insan türlerinin birbiriyle çiftleşmeleri durumunun oldukça sık yaşandığının göstergesi olduğunu söylüyorlar.

    üzerinde genetik analizler yapılan kemik kalıntısı rusya'daki altay dağlarında yer alan denisova mağarasında bulundu. genetik analizleri leipzig, almanya'daki max planck evrimsel antropoloji enstitüsü 'nden paleogenetikçi viviane slon ve svante pääbo tarafından liderlik edilen bir ekip yürüttü.

    diğer erken insan türlerin birbirleriyle ve modern insanlarla çiftleşmiş oldukları, daha önceki genetik çalışmalardan da biliniyordu. fakat daha önce kimse ilk nesil bir melez bulamamıştı. araştırıcılar, fosile denny adını verdiler.

    genetik çalışmalar sırasında ilk bakılan özellik heterozigotluk oranı. bilindiği gibi, eşeyli üreyen canlılarda, bir kromozom anneden diğeri babadan geliyor. eğer anne ve baba genetik olarak birbirine uzaksa, örneğin bir baz adenin iken diğerinin guanin olması ihtimali yüksek. ebeveynlerden gelen aynı kromozomların aynı bölgesinde bulunan iki baz aynıysa o dna bölgesi homozigot olarak adlandırılıyor, farklıysa heterozigot adı veriliyor. heterozigotluk, toplum içindeki çeşitliliği hesaplarken kullanılan önemli faktörlerden biri.

    denny'nin heterozigotluk oranına bakıldığında, bilinen neandertal ve denisovanlardan 4 kat daha yüksek olduğu anlaşılıyor. bu da anne ve babadan gelen kromozomların birbirine uzak olduğunu gösteriyor. sadece neandertal veya sadece denisovalı olsaydı, bu oranı elde etmek mümkün olmayacaktı.

    görsel

    https://www.nature.com/articles/d41586-018-06004-0

    yapılan genetik analizlerde, dna bölümlerinin %40'ının neandertal dna'sı ile uyuşurken, %40'ının da denisovan dna'sı ile uyuştuğu görüldü. yaklaşık %1-2 oranında da homo sapiens ile benzeşiyor. geriye kalan kısım ise büyük oranda hem neandertal hem de denisovanda ortak olarak bulunan bazlardan oluşuyor. mitokondri dna'sı ise bir neandertal'e ait. bu veriye göre, annesinin neandertal olduğu anlaşılıyor.

    cinsiyet kromozomlarının dizilenmesi ise, fosilin dişi bir bireye ait olduğunu ortaya çıkardı. ayrıca, kemik kalıntısının incelenmesi sonucu, fosilin en az 13 yaşında ölen birine ait olduğu tespit edildi.

    eşit miktarlarda iki erken insan türünün genini taşıyor olması denny'nin büyük ihtimalle ilk nesil bir melez olduğunu gösteriyor olsa da, bir ihtimal daha var: denny'nin ebeveynlerinin neandertal-denisovan melez bir populasyonda yaşamış olmaları. ancak araştırmacılar, bu ihtimali test ettiklerinde, anne ve babanın dna'larının yavrunun genomunda büyük parçalar halinde dağıldığını görmüşler. eğer bu birey direkt olarak birinci nesil yavru olmasaydı, rekombinasyon nedeniyle dna'nın küçük parçalar halinde dağılması gerekirdi. dolayısıyla denny melez bir popülasyonda yaşayan bir bireyden ziyade, annesi neandertal, babası denisovan olan bir yavru.

    londra 'daki doğa tarihi müzesi 'nden chris stringer 'a göre, bu tür çiftleşmelerin genetik olarak çok çeşitlilik göstermeyen türler için avantajlı olabileceğini söylüyor. ekstra genetik varyasyonun çevreye adaptasyon konusunda da yararlı olmuş olması muhtemel.

    farklı türler olarak kabul edilen grupların çiftleşip, verimli döller verebilmesi şaşırtıcı olabilir.

    sadece belirli omurgalı hayvanlarda, basit ve hızlı bir tanım olarak kullanıma uygun. çünkü günümüzde biliyoruz ki bariz bir şekilde farklı olan türler, birbirleriyle çiftleşip verimli döller verebiliyorlar. örneğin bambaşka bitki türleri, hiç sorun olmaksızın çiftleşebiliyorlar. dahası, çiftleşmeye dayalı biyolojik tür tanımı oldukça sınırlı; çünkü bakteriler gibi canlı gruplarında veya çeşitli omurgasız hayvanlarda eşeyli üreme bulunmuyor - dolayısıyla bu şekilde tür tanımı yapmak mümkün olmuyor.

    bu nedenle modern bilimde filogenetik (evrimsel) tür tanımı denen modern ve yenilenmiş bir tür tanımı kullanılıyor.

    (bkz: https://evrimagaci.org/…rik-turlesme-ne-demektir-89)

    bu tanıma göre, birbiriyle çiftleşemeyen türler muhtemelen ayrı türler olarak görülebiliyor. bu, basit bir ayrım. ancak birbiriyle çiftleşebilen türler; aynı türden olmak zorunda değiller! türleşmenin erken basamaklarında olan veya tamamen ayrışmış olmalarına rağmen üreme bakımından genetik olarak uyumlu olan canlılar, çiftleşebilmelerine rağmen ayrı türler olarak sınıflandırılıyorlar. yani çiftleşememek ayrı türler için yeterli sayılabilecek bir kıstasken, çiftleşebilmek aynı tür olmayı garanti etmiyor. türlerin modern tanımında sadece çiftleşme potansiyeline değil; ekoloji, morfoloji, anatomi, fizyoloji gibi birçok unsura bakılıyor. bu diğer unsurlar tarafından ayrışan popülasyonlar, halen çiftleşme potansiyeline sahip olsalar da ayrı türler olarak tanımlanabiliyorlar. bu nedenle, tür tanımına seçici-geçirgen yapılar kavramı eklenmiş durumda.

    zaten canlıların türlere ayrılarak kategorize edilmesi de son dönemlerde terk edilmeye başlanan bir yaklaşım. evrimsel süreç düşünüldüğünde, kesintili bir değişimden söz etmemekteyiz. bütün canlılar, birbirleriyle çeşitli derecelerde akrabalar ve istisnasız her birinin ortak ataları bulunuyor. dolayısıyla bunları ayrı ve kategorik türlere bölmek, kesintili olmayan evrim sürecini kesintili kısımlara ayırmaya çalışmak demek oluyor. bu da, hatalı algıların doğmasına neden oluyor. bilim insanları, tüm canlıları tek bir bütünün farklı coğrafyalara adapte olmuş parçaları olarak görmeyi yeğliyorlar. ancak elbette iletişim kolaylığı açısından türlerden bahsetmek halen başvurulan, kolay bir yöntem olarak karşımıza çıkıyor.

    kaynak:

    https://evrimagaci.org/…-baba-tarafi-denisovan-7370

    daha fazla bilgi için:
    https://evrimagaci.org/…manlar-yalniz-degildik-7158
  • mezunu oldugum bolum olur kendisi, paleoantropoloji olarak gecer...
  • evrim ağacı gibi takip edilesi bir facebook sayfası. insanın evrimi ve prehistorya gibi konularda yazıp çiziyorlar.
  • kısaca insanın evrimini inceleyen bilim dalı.

    almanya liepzig'de sadece bu alana yoğunlaşmak üzere açılmış ve çok önemli işler yapan
    max planck evrimsel antropoloji enstitüsü için buyrunuz
  • gelişen teknolojik imkanlar ve bulgular neticesinde önümüzdeki yıllarda çok daha üzerinde durulacak ve önem arz edecek bilim dalı.
hesabın var mı? giriş yap