• kadrosuna sener sen ustadi -kendisine iyi bir karakter yaratip- katmayi basarirsa basarisina basari katacak dizidir.
    cok istiyorum ulan sener sen abimizi de gormeyi su yapimda.
    hatta tuncel kurtizin tirstigi adamlarin basi falan olsun, aglatsin bizi ''ustad oynuyor yahu'' nidalariyla.

    bir de azad diye bir oglan cikacak diye haberler ciktiginda insallah ismail hacioglu cikar su azad demistik bir grup arkadas. cinsiyet farkliymis sonradan cikti ortaya.
    diyecegim o ki; piyasadaki iyi adamlari toplasinlar, sanmiyorum ki -sener sen haric- bu dizide oynamak istemeyecek adam ciksin ozellikle yeni jenerasyon yildizlardan. ucuza bile oynar bircogu sirf yapimda adinin gecmesi icin. ki zaten kismen yapiyorlar bunu da.
    sener sen ustadi nasil kandirirlar bilmem ama bu diziyi birkac level uste tasiyabilcek piyasadaki yegane adamdir.
    hem cengiz, dayinin karizmayi bozarsa darilirim, sacma derim ama sener sen ismine sesim cikmaz, solugum kesilir.
  • her şeyi geçtim bu dizide serdar'a üzülüyorum en çok. ali'nin elinde kalmış halde fare gibi, kendi canını kurtarmak için hep bi' cinlik, bi' sinsilik yapmaya çalışıyor, ancak sonunda fena gümlüyor. ali'den yediği tehditlerin haddi hesabı yok. ali'nin bu serdar'ı ilerki bölümlerde dövüp dövüp tekrar işine yarayacağı zamanlarda kullanacağını düşünüyorum, e işkence be arkadaş...!
  • --- 20. bölüm itibariyle spoiler ---

    şu kandıralı işi biraz garip geldi bana. kale gibi korunan malikanesinde zilyon tane kafa koparan adamları arasında kendisinden hiç beklenmeyecek bir hareket sergilemiştir. öncelikle evin kedisiymiş gibi ortalarda dolanan at neyin nesidir? dayının kandıralı hakkında anlattıkları ile bağlantı kurmanın daha aleni başka bir yolu daha olamazdı herhalde. adam racon keserken bir anda las vegas'taki kollu makinalarından boşalan jetonlar gibi dökülmeye başladı. anında mektupla dışarıda buldular kendilerini.*** dayı yine taklaya getiriyor bu pokemonları bence, bu sefer içlerinde ezel de var.

    şu ana kadar dayı'nın ömeri sevip de ezel yaptığını düşünürken, bu bölüm itibariyle gördük ki kendisine bir ezel lazım olduğu için ömer'i seçmiştir. o halde ezel'i de kullanacağı bir zaman gelecektir. kızı azad olayı dayı'nın yemi gibi görünüyor. zira bu kadar hassas bir tarafının olduğu fikrine hala alışamadık. eğer sonradan biz izleyenler de taklaya gelmezsek adam üç tane oğlunu gözünü kırpmadan öldürtmüş, kızını ise kurtların arasına atıyor gerçekten garip.

    dayı; araştırmacı yazar kimliği ile bir kızı kendi kızıymış gibi ortaya çıkarır, kızın anlattıkları ve fake bir video ile ezel'i amacı için kullanabileceği kıvama sokar. kandıralı da bu oyunun parçasıdır aslında. dayı hapisteyken kendisine kirlenmemiş bir ezel ararken, ezel'in üzerine bir şeyler yıkmak için değil onun merhamet ve masumiyetini kullanmak amacında olmalıdır. her ne amaçla kullanacaksa kullansın şu anda da ezel'in bu duruma müsait olup olmadığını test ediyor olmalı. ezel dayının sözde kzını kurtarır ve dayıya getirir ise, sınavı geçmiş olacaktır.

    zira; (bkz: #18170473)

    --- 20. bölüm itibariyle spoiler ---

    pişmanlık editi: şu yazdıklarımı okuyunca ben bile kendimden korkmaya başladım. sakince diziyi izlemek lazımmış, şeytanın avukatlığına soyunmadan.
  • bazıları tarafından sevilmediği gibi uzatıldığı düşünülüp, beyin kanaması geçiren senaristi kerem deren hakkında "iyi bari biter dizi de uzattıkça uzatıyorlar" şeklinde laflar sarf edilen dizi. meşhur ve kaliteli bir dizi yazmanın bedeli bu olsa gerek... dizinin daha kaliteli ve süper bir şekilde ilerlemesinden sırf bu sebeple korkmaya başladım.

    bu sevmeyen bazıları sözlükten değildir içiniz rahat olsun. hürriyet internet sitesindeki habere yapılan bir yorumdandır.
  • --- spoiler ---
    her hafta seyircisini neden şaşırtabildiğini anlıyorum artık, izleyici şaşırmak için kendini mi şartlandırıyor nedir..

    arkadaşlar uçmayınız, dayı oğullarını öldürtmüş falan değildir, yok öyle bi şey. hatta oğullarının ölüm haberini aldığı anı hatırlayın, karşısındaki herifler açık açık "aha öldürdük senin oğullarını, bak bunlar da kanıtları, kabul et artık senden istediğimizi" gibisinden bi mesaj veriyor, dayı da bıkkınlık ve çaresizlikle "tamam" diyordu.

    azad dayı için "oğullarını öldürttü, o bi canavar" diyordu ama bu lafına kendisi de inanıyorsa tefo'yla istanbul'a geri dönmezdi zaten.

    dayının kendi oğullarını öldürttüğü lafı kolpadan başka bi şey değildir. bu kadar da kolay kanmayın olm her şeye..
    --- spoiler ---

    edit: n'oluyor lan, cümleler birbiri içine girmiş.. bilgisayar mı hata verdi yoksa sözlük mü anlamadım.
  • başladığı günden beri takip edenlerin yere göğe sığdıramadığı, ortasından bir yerinden yakalamaya çalışıp birşey anlamayanların da bok attığı dizi. ortalama bir türk dizisini fragmanlardan bile takip edebilir, herhangi bir bölümüne tv'de denk geldiğinizde başından beri olmuş olan olayları hemen anlarsınız. ezel'in temposunu yakalayabilmek için ilk bölümünden başlamak gerekir. işte ezel'i ezel yapan da budur.

    edit:imla
  • son bölümde çok fena sıçtıgını düşündügüm dizi. daha şaşırtıcı olanı tüm sözlük ahalisinin anlaşmış gibi "herşey dayının planıydı" demesi. "ezel'i sınadı yaptıgıyla" şeklinde türlü türlü yorumlar var.

    hayır bu yorumlara karşı degilim, tam tersine dizinin iyiligi açısından umarım bu denilenler dogru çıkar ve açıklanır, yoksa mantık hatasından geçilmiyor son bölüm. ve bazı şeylerin; özellikle plan dahilinde olmasının imkansız oldugu olayların nasıl açıklanacagını da merakla beklemekteyim:

    --- spoiler ---

    1. ilk olarak azad'ın ali tarafından vurulmasını birçok kişi atlamış; özellikle "herşey dayının planıydı" diyenler en çok bu ayrıntıyı es geçenler olmuş ilginç. tamam ramiz dayı ya laf yok, fakat ona hayranlıkla bakarak çatlak yerleri görmemenin de bir anlamı yok. azad'ın vurulması hiçbir şekilde dayı'nın aşmış planında yer alamaz. hele vurulup da , hiçbirşey olmamış gibi yürümesi; kurşun sıyırmış olsa bile imkansız. arabaya dayanıyo diyenler için; azad arabaya dayanmadan önce sahneye girişinde normal bir şekilde yürüyor cengizlerin yanına. ayrıca arabaya da hiç vurulmamış gibi dayanıyor çok rahat, gülümsüyor falan. vurulurken de bagırmıyor ses çıkarmıyor. ha diyorsanız ki "dayı üstün gücüyle bir fırsatını bulup ali ve ekibinin silahlarını kurusıkı tabancalarla degiştirmiştir" -ki ne kadar absürd bir düşünce oldugu belli - bişey diyemem tabi haliyle*

    2. "iki farklı kişi vardı orda, hande azad degil" diyenler olucaktır. tavsiyem 20.bölümün 1:26:27 deki anına odaklanmaları. zamanında durdurulursa , kasklı kişinin hande oldugu açıkça görülecektir*. ayrıca, gene kaçan kişinin kıyafetlerini çıkarmasından ve kolundaki bileklikten de zaten hande oldugu anlaşılıyor, kaskı çıkarırken ise kesinlik kazanıyor.

    3. son olarak ramiz dayı cengiz'in blöfünden sonra acele bir şekilde çıkıyor mekandan ve merdivenlerden inerken, telefonla konuşurken gayet telaşlı oldugu görülüyor. o sırada yalnız ve kimse onu görmüyor. telaşlı olması için bir neden yok, kimi inandırıcak ki orda izleyenler dışında?

    --- spoiler ---

    eger bu mantık hataları bir şekilde açıklanmazsa ve muallakta bırakılırsa, yavaş yavaş dizide çatlakların oluştugu izlenimi oluşabilir. böyle kaliteli bir dizi için daha fazla özen gösterilmesi gerekir kanısındayım.
  • devamlılık hatalarının her bölümde fazlalaştığı dizi. böyle de seviyoruz izliyoruz ama göze batmaya başladı sanki.
  • fragmana göre 21. bölümde gerçekleşecek olan,

    --- spoiler ---

    azad- üzülür müsün?
    dayı- kahrolurum kızım!

    --- spoiler ---

    diyaloğundaki karşılıklı oyunculuk şovu için bile şimdiden heyecan yaptıran dizi.
  • bir sürü entirika manyağı karakter arasındaki tek saf, iyi, şirin ve güzel karakter olan bahar'ı ve dolayısıyla da sedef avcı'yı harcayan dizi... maalesef kaç bölümdür, ezel'in aydınlık tarafı olan bahar'a yer verilmiyor. ama neyse ki bir de şebnem'imiz var...
hesabın var mı? giriş yap