faruk güllüoğlu

• antalya havaalani'nin oralarda olan subesinden bir kisim tatli aldik. saticilar musteriye küs gibi, agizlarindan kerpetenle laf aldik. yaz doneminde yaz helvasi yapmiyorlarmis ayrica. tatlilari hem taze degil hem de pahali sayilabilecek sekilde fiyatlandirilmis. enteresan bir isletme.
  
  tavsiyem hicbir sekilde buradan alisveris yapilmamasi. bu tip isletmeler var oldukca turkiye'de sikinti bitmez.
• yaptıkları baklavayı antep de satmaya kalksanız (ticari itibar şeysi yüzünden yumuşatıyorum) kimsenin hoşuna gitmez
• karaköy güllüoğlu'nun namını kullanan tırt baklavacı.
• bi karaköy güllüoğlu değildir.
• garsonların yüzünüze bakmama sebebi ssk olmadan çalıştırılmalarından dolayı olabilir. böyle yüzünüze yüzünüze dümdük; "ssk hemen yapmıyoruz, çünkü gelen hemen çıkarsa sgk soruşturma açar."
  
  bahaneye bak baklava ye.
  
  yersen
• adını, dükkanlarını veya tatlılarını her gördüğümde, 10 ağustos 1997'de baklava çaldıkları için 9 yıl hapse çarptırılan (biri 13 yaşında olmak üzere üçü 18 yaşından küçük, dört ) baklava çalan çocukları hatırladığım, asla bir ürününü almadığım ve almayacağım kişi/tatlıcı...
  
  bu arada anmadan geçmek olmaz;
  
  söz konusu baklava çalan çocuklar davasında güllüoğlu'nun avukatı aydın gencer, çocukların avukatı ise -buraya dikkat- aydın gencer'in "oğlu" hakan gencer...
  
  kendisine para kazandıranların; yedikleri boğazlarından geçerken baklava çalan çocukların, yaşanan olaylardan 15 yıl sonraki (2013 yılındaki) şu hallerini hatırlamasını dilerim...
  
  https://www.youtube.com/watch?v=jjqq6fi3-te
  
  video altındaki yorumlardan bazılarının özellikle okunmasını tavsiye ederim... hatta bir kaç tanesini buraya da koyalım:
  
  "antepliler bilir. oradan baklavada almayız, bizden de saymayız, sizde almayın, onları antepli saymayın! ancak 20 tl'lik baklavayı turistlere 80 tl olarak yuttururlar. verdiğiniz para, yediğiniz lokma şu çocukların vebalidir. çocukluğumuzun travmatik olaylarından biridir. sene 97... büyüklerimiz ne kadar lanet okumuştu iyi hatırlarım. ne zaman o dükkanın önünden geçsek bir şey... neyse gücünüzü çocuklarda kanıtlamayın çakallar! antep'in sofrası bereketlidir ve bu bereket de tanrı misafiri, yoksul, komşu, eş dostla olur. bizden kendi evladına böyle zulüm eden çakallar çıkmaz! selamlar saygılar.?"
  
  ********
  
  "araştırmamı yaptım durum çok vahim!! çocukları sözde tesadüf olarak karakol da gördüğünü söyleyen (av. hakan gencer),baklavacı güllüoğlu'nun avukatı olan babası (av. aydın gencer) ile birlikte bu planı yapıp çocuklara bu cezayı aldırtmak için özel bir çalışma yapmışlar. sözde hayır için çocukların avukatlığını üstlenen (av. hakan gencer) çocukların ağzından onları suçlu duruma düşürecek şekilde karakolda kağıt imzalatmış, ve akabinde hiç bir şekilde ne mahkemede ne de yargıtay da çocukları savunacak tek bir dilekçe dahi yazmamış. bu baba oğul avukatların tek maksatları medyatik olmak, güllüoğlu'na yaranmak ve bedava baklava yemek. yazık!!
  ayrıca araştırmalarım sırasında gzt.5.ağır ceza mah. elime geçen bir belgede bu avukatın(av. hakan gencer) gaziantep te ünlü bir baklava firmasının (çağdaş) 90 yaşındaki kuyumcu amcasını on beş trilyon dolandırdığını ve davanın halen sürdüğünü öğrendim. yorum sizin..?"
  
  ********
  
  "görüntünün 4.15 saniyesinde ilginç bir ayrıntı var, hırsızlık yapıldığı iddia edilen baklavacı güllüoğlunun avukatı aydın gencer, çocukların avukatı ise onun oğlu hakan gencer, sözde karakolda tesadüf karşılaşmış ve bedava çocukların avukatı olmuş, bu işin içinde bir pislik var, organize işler bunlar.. sırf bu konu için antep'e gidip araştırma yapacağım. yeni haberlerimi bekleyin....?"
  
  ********
  "ali avcı ile askerligimi yapmak üzere erzurum ana jet üstüne gittigimde kendisi ile tesadüf olarak karşılaştık bir gün. sanılanın aksine sakin uyumlu bir insandı kimseye zararı olmamıştır herkes ile aynı işi yapardı onbaşı olmasına ragmen elime yapışmaz derdi emrivaki artis kendini begenmiş kibirli birisi degildi ailesinin de içinde bulundugu kazada yakınlarını kaybetmiş başı sagolsun bizden yana hakkımız helal olsun?"
  
  ********
• başakşehir bankalar caddesi şubesini, önündeki çekme mesafesinin tamamını içine alacak şekilde büyütmeyi başarabilmiş baklavacıdır.
  
  bu işi türkiye'de hiç bir şekilde kanuni hale getiremezsiniz, ne belediye kanununda ne de osb kanununda böyle bir uygulamaya izin verecek madde yok. olsa olsa sağa sola 1-2 tepsi baklava göndermeyle olur böyle usulsüz ve kanunsuz bir iş, ki buna tenezzül edene de yazıklar olsun!
  
  yatıp kalkıp dua etsin türkiye'de muhalefet olmamasına. chp-mhp-bdp falan milletin çok da umurunda olmayan makro meselelerle uğraşacağına bu tarz basit görünen usulsüzlüklere kafa yorsa ve gündeme getirse, gerisi çorap söküğü gibi gelir.
• (bkz: faruk sen misin doğru söyle)
• bunlardan ne zaman bir tatlı satın alsam pişman oluyorum. bu kadar pahalı olup bu kadar kalitesiz baklava yapan bir tatlıcı daha bulamazsınız.
  
  pardon bir de seyidoğlu var.
• tatlı krizine girdim, mado'dan 4 dilim kadayıf aldım verdiğim yaklaşık 30 lira bir paraydı. eve gittim yedim gayet güzel. evet mado yediğim en lezzetli tatlıları yapmıyor ama standartın bir tık üzerinde ve şaşırtmıyor.
  
  bir sonraki gün yine kadayıf istedi canım, gittim bu sefer faruk güllüoğlu'na. denemiş olayım dedim. yine 4 dilim istedim, 50 küsür lira istediler, şaşırdım. tabii ben metrekare hesabıyla düşünüyorum tepside görünce ama kilosu fazla çekiyor. neyse aldım eve gittim.
  
  şunu söyliyeyim, şekeri şurubu basmışlar kadayıfa. ağır taş gibi bir tatlı olmuş. fıstık yok değil var ama tadını alamıyorsunuz. mado'da 4 dilimi yedim midem temiz, güllüoğlu'nda ise tek dilim şeker komasına soktu. özetle parayı şurup bombasına vermiş bulundum.
  
  faruk güllüoğlu'nu tavsiye etmiyorum. favorim hala ağam baklava ve fıstık baklava