farz-ı kifaye *
-
bir kısım müslümanın yerine getirmesiyle diğerlerinden sakıt olan emirler
-
farz: dinimizin, yapılmasını açık ve kesin olarak emrettiği şeylerdir.
farz-ı kifaye ise;
müslümanların bir kısmı tarafından yapılınca, diğerlerinin sorumluluktan kurtulduğu farzlardır.
cenaze namazı kılmak,
kur’an-ı kerimi ezberlemek (hâfız olmak),
bir topluma selam verene cevap vermek (selam almak),
bir toplumda aksırıp elhamdülillah diyene yerhamükallah demek...
örnek olarak verilebilir.
bir de şöyle bir şey var
(bkz: farz-ı ayn) -
dini olarak değil de ahlaki olarak ele alınıp, toplumsal bir ilke olarak uygulansaydı herhalde arap yarımadasından gelen en güzel şey olurdu.
farz-ı kifaye hayatın her alanına dokunabilecek, insan olma bilincini topluma aşılayabilecek bir potansiyel taşır:
lastiği patlamış birisi yolda kalmış. yardım edecek kimse yoksa, sen de oradan geçmekteysen, yarıdım etmek senin yükümlülüğündür.
karşı apartmana hırsız tırmanıyor, tek gören de sensin. dönüp yatamazsın. artık o iş sende.
parkta yaralı bir hayvana rastladın. ihale sana kaldı güzel kardeşim, veteriner yollarını gözler. o canlıyı öylece bırakamazsın.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap