• kanunname-i âlî osman diye de bilinir. devletin işleyişini düzenleyen bu kanunnamedeki en meşhur madde şudur:

    "ve her kimesneye evladımdan saltanat müyesser ola, karındaşlarını nizam-ı âlem için katletmek münasipdir. ekser ulema tecviz etmişdir. anınla amel olalar."
  • fatih sultan mehmed'in, köklerine yaptığı atıftan yola çıkarak kimi zaman atam dedem kanunu adıyla da anıldığı bilinir.
  • kendini roma kayzeri olarak gören fatih sultan mehmet aynı justinyen'in corpus iuris civilis ' i gibi kendisi de fatih kanunamesini oluşturmuştur. bu kanunname eski geleneklerden düzenlemeleri içerir. fatih buna atam ve dedem kanunu demiştir. atam derken oğuz kağanı , dedem derken osmanlı soyunu kast eder. bu kanunname ile yeni bir derleme yapmış ve gelenek (örf) yazılı hale getirilmiştir. ayrıca bunu yazarken roma hukukundan da yararlanmışlar.
  • 15. yy da yazılmış devlet teşkilatı ve protokol kurallarıyla ilgili tek eser , bu alandaki eselerin ilki ve en önemlisi olan kanunname-i al-i osman’dır.

    cengiz yasası ve tüzükat-ı timur geleneğinin bir devamı niteliğinde olan kanunname , fatih devrinin
    ( 1451 – 1481 ) sonlarında karamani mehmed paşa’nın sadrazamlığı zamanında dönemin nişancısı leyszade mehmet çelebi tarafından bizzat padişahın ağzından hatt-ı humayun şeklinde yazılmıştır.

    bu önemli tarih kaynağı , baş kısmında fatih’in de belirttiği gibi , o zamana kadar yürürlükte olan örfi kanunların derlenmesinden oluşmuş ; ancak padişah tarafından yapılan ilavelerle tekmile çalışılmıştır.

    fatih ayrıca , reaya ve ceza kanunnamesi , tapu – tahrir kanunnamesi , ihtisab kanunnamesi , gümrük kanunnamesi ile darphane kanunnamesi de hazırlatmıştır.
  • hala kardeş katlini dönemin şartları diye bik bik savunan acemi tarihçileri gözler önüne seren bir başlık olmuş. bakın eğer müslümansanız açın allahın kelamını okuyun. değil bundan 400 yıl önce insanoğlunun dünyaya ilk adım attığı hz adem zamanına bile dönseniz, allahın kardeşini öldüren kabili lanetlediğini görürsünüz. yani değil saltanatın bekası, insanoğlunun soyu bile söz konusu olsa yine de insan öldürmenin sonucunda allahın lanetini kazanırsınız. bunun ama öyle bik bik şuradan böyle bik bik gibi savunması olamaz. karar verin neye inanıyorsanız hukuk yada dinimiz her nereye baksanız onda da suç.
  • "karındaşların" katline izin veren yasa.
    kanunname-i ali-i osman adlı temel yasa içindeki ünlü "kardeş katli" maddesi.
    fatih, iktidarının son yıllarında son vezir-i azamı karamani mehmet paşa zamanında kaleme aldırır.
    metni hazırlayan nişancı leyszade muhammed-ibni-mustafa paşadır.
    "ve her kimesneye evladımdan saltanat müyesser ola, karındaşların nizam-ı alem için katletmek münasiptir..." şeklindedir.
    osmanlı hanedanının içini mezbahaya çevirmiş bir yasadır ki; kardeş, baba, oğul katlinin bile bu kadar kolay olduğu bir gelenekle her yanımızdan kan, ceset, kemik fışkırmasına da fazla şaşmamak gerekiyor sanki..
  • kardeş katli konusu ön plana çıkmakla birlikte fatih sultan mehmet'in ilerici devlet anlayışının kanunlaşmasıdır. kanunnameden sonra devlet yapısı daha da güçlenmiş, belirsizlikler ortadan kaldırılmıştır.
  • tahta geçen kimseye kardeşlerini katletme cevazı, hatta yükümlülüğü veren maddenin fatih sultan mehmet tarafından değil daha sonra konulduğunu iddia eder bazı tarihçiler.
    (bkz: siyaseten katl)
  • ilk ihanet eden abim olmuştu, üzerinden yıllar geçti ancak hala aklımda.

    hatırla, hatırla, o kara günü hatırla, ihaneti ve komployu, bu ihaneti unutmak için hiçbir neden bulamıyorum...

    sobanın yanında yalnızca babamın oturduğu bir minder olurdu kışları. o mindere abim ve ben asla oturamazdık orası haşmetmeaplarına ayrılmış bir taht gibiydi. ancak ne zaman babam odadan çıksa abimle sırayla otururduk babamın tahtına, birimiz kapı deliğinden gözcülük yaparken.

    kurallar netti, gözcü otuza kadar sayar ve bu kez diğeri geçerdi tahta babam kapı deliğinden görünene kadar. herkesin otuz saniyelik bir saltanat hakkı olurdu. kardeş olmanın verdiği güvene dayalı bir saltanat.

    derken bir gün okulda şunu öğrendim; "her kimesneye evladımdan saltanat müyesser ola, karındaşların nizam-ı alem içün katl etmek münasiptir", abim bu dersi benden önce almış olmalıydı en az iki sene önce ve bu konudan bana asla bahsetmedi, kardeş katli vacipse yoksa?

    abimin tahta tek başına sahip olma arzusu beni korkutuyor ve içimdeki bu şüphe beni kemiriyordu, planımı yaptım. akşam oldu ve babamın lavaboya gitmesi ile abim gözcülük yerine geçti ve ben ilk kez kardeşe güven yasasını hiçe sayarak içimden abim ile beraber saydım ve abim ben daha on sekizdeyken bitti geç dedi gözcülüğe.

    artık emindim ihanetten, bir şey demeden kalktım ve gözcü yerime geçtim, delikte babamı görmeme rağmen sesimi çıkarmadım, ta ki kapıyı açana kadar. kenara çekilip olacakları izledim. babam padişahımız haşmetmeapları abime doğru yürüdü ve yavaşça elini kaldırdı, içimden sesleniyordum tiz kellesi vurula diye. ancak babam abimin saçını okşadı ve divana oturdu. o gün abimin bana bakıp gülümseyişi hala aklımda, ihanete uğrayan benim hain ilan edilişi.

    bunu unutmak için bir neden düşünemiyorum.
hesabın var mı? giriş yap