feature

• bir programın yaptıkları (özellikleri, yapmak için programldığı şey yada şeyler)
• ing. özellik, güncel (filmler için kullanılır: feature film)
• borsada tahtayı yakmış olan hisse senedi.
• 3d programlarda çizimdeki objelere verilen isim.
  eşanlamlı olarak (bkz: part)
  bir bütün/sistem oluşturanı için (bkz: assembly)
• crawdaddy adli abd'nin ilk rock muzik dergisinin, yanlis politikalar izlenilmesi sonucu dustugu kotu durumdan isim degisikliği yapilarak cikilacagini dusunenlerin, 1979'da the crawdaddy!'ye verdikleri yeni, ezik isim.
• habercilikte bir öykü çe$idi denebilir. ister haber inceleme olarak görün, isterseniz perspektif diyin.
  
  mesela x ki$isi suikaste kurban gider. müteakip günler boyunca gazeteler halkı bilgi bombardımanına tutar. x niye öldürüldü? $u mu kı$kırttı bu mu amaçlandı, ama doğru bilgi ama dezenformasyon ürünü bilgi karma$asında boğulur insan. olayın ilk gününden itibaren takip etmediyseniz veya arada 1-2 günü kaçırırsanız, sonraki geli$melerden hiçbir $ey anlamazsınız.
  
  ama üstünden birkaç hafta geçip de olaylar durulduğunda, daha derin bilgiler elde edilip süzüldüğünde haberin feature'u yayımlanır. çoğunlukla haber değil de öykü tadında yazılır. çünkü amaç en kısa sürede bilgiyi okuyucuya ula$tırmak değil, onun bakı$ açısını derinle$tirmek için bir hikaye sunmaktır.
  
  okuyucu bu hikayeyi "aman memlekette neler olmu$" gibi bir alı$kanlıkla değil, merakla okur, okuması sağlanır. hikayede olayın önemli noktalarına i$aret etmek/5n1k gibi ilkeler yoktur. ayrıntının ayrıntısı sunulur. türk gazetelerinde pek bulunmazlar, feature benzeri hikayeleri ancak "dizi yazı" olarak görebiliriz. tempo/haftalık/aktüel gibi dergilerin içeriğinde önemli bir yer tutar "feature hikaye"ler.
  
  a ki$isi hakkında çıkan haber/ara$tırma/röportajların toplanıp düzenlenmesi ile subjektif bir açıdan bu bilgilerin değerlendirilmesi de feature olabileceği gibi, insanların ilgisini çekebilecek ama yazılı basında üç punto x on santimle görülmü$ bir haberle ilgili merak uyandıracak ayrıntılı bir hikaye çıkararak da feature yazılabilir.
  
  ezcümle, gazete okumak güzeldir. ama bunu feature'larla desteklemiyorsanız iki sene sonra, okuduğu hiçbir haberi hatırlamayan biri olup çıkabilirsiniz.
• ing. sunmak
  
  örn: "this restaurant features the most famous chefs in france"
• düet belirteci.
• aspect ile beraber binbir çeşit cümlede kullanılabilen anahtar kelimelerden biridir. tek bir anlamı yoktur.
• ing. göruntüsel özellik, birinin kaş göz rengi gibi.
  bir cihazın öne çıkan özelliği, marifeti.