• duvar yazılarında geçendir.
  • kadınlar sadece şeytan değildir, büyük kısmı birer şizofrenik şeytandır.
    yaptığı kötülükleri unutur, sanki hiç olmamış gibi yeni duygu sömürüleri yaparlar.

    bir gün size şeytanca bakış atıp ertesi gün aynı meseleden kaşları kaldırıp mahzun kırmızıgül bakışı atabilirler.. yalnız bu şizofrenik durumdan haberdarlar mı yoksa bilinçsiz şekilde mi yapıyorlar cidden bilmiyorum.

    belki tahmin ettiğimizden daha şeytani, belki daha saf olabilirler.
  • bir medieval total war 2 hilesi.
    give_ancillary this femme_fatale. suikastçi ajana +1 spy özelliği verir.
  • (bkz: eva green)
    (bkz: danla bilic)
  • sanırım aradığım kadın türü
  • birtney spears'ın üçüncü kafayı sıyırma dönemine tekabül ettiği için pek bir havada kalmış albümdür. bir rivayete göre britney'in asıl amacı emekli olup dans okulu açmaktı. fakat baskılar sonucu albüm çalışmalarına başladı. 2010'da disneyland'da yine sinir krizi geçirince kayıtlar tam anlamıyla tamamlanamadı. ses dublörleri, auto tune ile albüm bir şekilde tamamlandı. bu dönemde ilaçlarla ayakta tutulan britney'in isteksizliği o kadar bellidir ki gerek televizyon performanslarında gerek turnede silah zoruyla hareket ediyormuş havası verir. yine de bu dönemi başarılı sayılabilecek bir noktada tamamlamayı başarmıştır.
  • kaküllü saça sahip olmanın zorunluluk olduğu bir karakter biçimidir.
  • *hıristiyan doktrinde misöjinist öğelerle içi doldurulan bu çerçevede, kadın seksüel gücü ve çekiciliği nedeniyle erkeği tanrı yolunda yürümekten alıkoyan, günaha sevkeden, baştan çıkarıcı, şeytan olarak tanımlanmaktadır. kant'ın femme fatale irdelemesinde katolik inancın ve duzenin idame ettirmesinde, çocukların eğitiminde dahi kilit figürdur. (bkz: lacan) kendisi bu yaklasimlara karsi yapısökümü girişimleri sunar.)

    **islami doktrinde ise bu bastan çıkarıcı femme fatale "fitne" olarak yer almakta ve icinde bulunduğumuz toplumun gizil yahut aleni misöjinist "güdü"lerini/tavırlarını/kararlarını etkilemektedir.

    ***yahudi doktrinde ise femme fatale "married harlot" olarak yer almakta, maimonides'in eserlerinde sıklıkla uzak durulması gereken cins olarak betimlenmektedir. bu yöneltmeler ve kadınlarla münasebete karşı katı bir cinsellikten uzak durma salık verilmektedir.

    totalde bakıldığında islami metinde açıkça reddedilmesine nazaran femme fatale ve married harlot betimlemeleri ve kadınların şeytan ile özdeşleştirilmeleri erkekleri erkeklerle cinsel ilişkiye yönlendirme etkisinde bulunduğu görülebilmektedir.

    dini referans ve kutsal kitaplarda, çağlar boyunca kendisini din adamı / şeyh /şıh / imam/teolog/ peder/papaz/ haham her ne haltsa vs. vs. olarak lanse eden erkek egemen sistemin düzen kurucuları olankadın düşmanlarının betimledigi "öteki cins"/"ikinci cins" *in popüler kültürde de yansımalarını bulan bir kavram femme fatale*. tüm dinlerde ve bilhassa bu kavram doğrultusunda hıristiyan ahlakçılığında, teologların* din felsefelerinden tutun siyasetçilerin kitleleri yönlendirme ereklerine mülkiyet sisteminden çok boyutlu ekonomik konumlanmalara varıncaya kadar fazlasıyla alet edilen öteki cinsi tanımlıyor bu kavram. kadın lanetlidir ve kontrol edilmelidir, denetim altında tutulması sistemin, huzurun devamlılığı için adeta bir önkoşuldur. üstelik toplumu muhafazakar damar üzerinden kontrol ederek kadının ve dolayısıyla erkek egemen sistemin devamı için siyasi erk, din adamlarıyla işbirliği içerisinde olmayı ihmal etmez. bugün abd'de dahi neo-conların ağır muhafazakar dini motifleriyle femme fatale örüntüleri üzerinden ciddi bir söyleme sahip olduğunu görmek mümkündür. her toplumsa kadınlar esas savaş açılan ebedi düşmandır sanki, batı toplumlarında düzenin devamlılığını sağlayacak şekilde her yönüyle istismar edilen lanetli cins femme fatale, dünya savaşı açtıkları ortadoğu toplumlarındaki lanetli olan fitne
    , kendi mahallesinde yahudilerle çatışırken müslümanlar yahudilerin kendi lanetlisi married harlottur.

    bu üç semavi dinin temel doktrinlerindeki kadın betimlemelerine bakarak elbetteki dinler misöjinist genellemesi yapılamaz, zira bu dinlerin yayılması, korunmasi, örgütlenmesi ve doğan iktidarı eylenmesi tamamen erkeklerin eliyle gerçekleştiği icin dini çerçevelerin tümünün erkek egemen misöjinist inşaya maruz kaldığı söylenebilir.

    notebeddua: (ağır dilekler içerir ... psikopatlar/sapıklar/ katiller için humanizm kasacaklar bulaşmasın bir zahmet):
    tüm misöjinistlerin soyu kurusun...
    başlarına sulalelerindeki kadınların ağırlığınca taslar yuvarlansin... nasıl olsa hukuk mukuk guguk bu sapiklarin, kadin dusmanlarinin, katillerin hakkini teslim etmiyor...
  • bir hocamızın iddiasına göre özellikle medyada batı kültürlerinde esmer ya da koyu renk saçlı / gözlü kadınlar femme fatale olarak karşımıza çıkarken, doğu kültürlerinde açık tenli sarışın kadınlar bu terime uygun görülürmüş; bunun sebebini de batıda esmer koyu renk saç/göz nadir bulunduğu için daha çekici gizemli ve egzotik bulunmasına doğuda ise tam tersi olmasına bağlamıştı.
  • karşısındaki erkeği yalnızca fiziksel özellikleriyle değil, güçlü ve tahrik edici bakışları, entelektüel bilgisi, yaşam hakkındaki görüşleri, mental duruşu ve en önemlisi özgürlüğü ile etkileyebilen kadın figürü.

    femme fatale denilince aklıma direkt, nietzsche, freud, rilke ve daha nicesini etkisi altında bırakabilen lou andreas-salomé geliyor. çoğunluk tarafından bilinen bu ünlü fotoğraf ile de zaten nasıl biri olduğu ortada.* sadece yazdıklarını okuyarak beni hipnotize edebilen bu kadın ile yüz yüze tanışsaydım ne vaziyette olurdum hayal bile edemiyorum.
hesabın var mı? giriş yap