• kendsi hakında söylenebilecekler yazarak bitmez ve her gün ne yazıkki üstüne bir tanesi daha ekleniyor bu şeylerin. özellikle başka hocaların yanında bize diğer derslerde öğrettikleri ile çelişip yanar döner davranması vaz geçilemez bir özelliği. dönem boyunca sınıfın en ufak bir şikayet yada öneride bulunmasına izin vermeden insanları "siz bana bunu söylemediniz" diye yargılayan bir insan. bölüm başkanı olamsı ve film track' inin içine sıçmasının ardından bir yandan kimsenin film track'i seçmeyeceğinin farkına varıp tutuşan bir yandan bunu çaktırmadığını düşünüyor bu sıralar zannedersem.

    ayrıca kendi verdiği senaryo dersinde ekstra puan almak üzere verdiği make-up ödevinden bahsetmeden geçemeyeceğim. bunu analmak için kimsenin sinema bilgisine ihtiyacı yok sanırım. dimes friması zamanında bizim okula* viral reklam projesi teklifinde bulunmuştu, evet evet bildiğimiz meyva suyu üreten dimes' den bahsediyorum. kimse bu konuyla ilgilenmediğinden ve dolayısıyla sponsorluk üzerinden bilginin cebine para akmadığını farkettiğinden sevgili feride hocamız kendi senaryo dersinin make-up ödevi için utanmadan bize şu öneride bulundu " dersden ekstra puan almak isteyenler dimes reklam filmi projesinde figürasyon yapmak üzere başvuruda bulunabilirler".
    ayrıca kendisi 12 eylül döneminde yaşadıklarını bize derslerinde anlatıp, politkadan bahsedip* özel bir ünvierstede bölüm başkanlığı yapıyor olduğunun farkına varmadığı yetmezmiş gibi senaryo dersi için sponsorluk anlaşması altında figürasyon teklif ettiği noktada sözün bittiği yere geliyoruz sanırım.

    (bkz: altı kaval üstü şeşhane)
  • bilgi üniversitesi'nin otoparkindaki tek vosvos ona aittir. yeri gelir iteriz.
  • ilk kez aile içinden biriyle sigara içme törenimi beraber yapmıştık. yak demişti, beşiktaş'taki uzun ince evinde, hatırlıyorum. bir de bizim ailenin pek sevdiğim yönlerinden biri olan birbiriyle pek görüşmeme kuralını tuhaf bir biçimde şehirlerarası mola noktalarında çiğnediğimiz anlardaki ortak şaşkınlığımızı severim. ve tabii onun vosvos'una olan düşkünlüğü... bir de kızını yetiştirme biçimi takdirimi kazanmıştır. eh bu kadar sevişme bizim aileye yeter artar. yunanistan'daymış meğer şimdi.
  • "uçurtmayı vurmasınlar" (1986) adlı romanıyla başarı kazandı. "sizin hiç babanız öldü mü" (1990) adlı bir öykü kitabı yayınladı.
    12 eylül öncesi ve sonrası siyasi baskıları, açlık grevlerini, hapishane yaşamını anlattığı öykülerinde gözlem yeteneği ve ince bir mizah dikkat çeker.
  • odtü mimarlık bölümünden birincilikle mezun olmasına rağmen, 'daha ilk gün kağıtları birbirine paralel kesemediğimi görünce bu konuda yetenekli olmadığımı anladım' ve bir de üzerine 'projelerim işlevseldi, çalışıyordu, ama ruhsuzdu, yaşamıyordu...' diyebilecek kadar açık yürekli, mükemmel insan.
  • 1968-1973 döneminde tamamladığı orta doğu teknik üniversitesi’nde hiçbir öğrenci olayına karışmamışken, fulbright burslusu olarak gittiği pennsylvania üniversitesi’nde doktora tezini yazarken ilgi duyduğu sorular yüzünden 12 eylül 1980 askeri darbesinin ardından dört yılını cezaevlerinde geçirdi. yine bu yüzden, akademik yaşamdan çok yaşamayı ve yazmayı sevdiğini keşfetti. cezaevinde tanıdığı bir çocuğu anlattığı ilk kitabı uçurtmayı vurmasınlar'ın filme alınması önerisi üzerine sinemaya yöneldi. filmin yankıları yeni filmlerin ve yeni kitapların yolunu açtı. sizin hiç babanız öldü mü (1991) ve suyun öte yanı (1992) yine can yayınları'nca yayınlandı.
  • vosvosu satip yerine ford focus alip otoparktaki arabalar arsindaki uyumsuzlugu gidermis hoca.
  • new york'a hasta olanlar ekolünden*, gönül insanı, sevmemek elde olmayan kişi, sanki arkadaş sanki dost tandansı. vosvos'lu kahraman, aslan yürekli richard sahibesi. okul içi #1 crush. da senarist.
  • bilgi üniversitesi görsel iletişim tasarımı bölümünün master programının başında oturur güzel insan.
  • (bkz: ferit böcekoğlu)
    (esin kaynağı olabilir)
hesabın var mı? giriş yap