• ahmet özal'ın son filmi
  • angelina jolie'nin 4. filmi. vay be, 4 film yapmış kısa zaman zarfında. bm iyi niyet elçisi olduğundan olsa gerek hep savaşlara odaklanan filmler yapıyor. mesela ilk filmi in the land of blood and honey, bosna'da geçip oradaki katliamlara odaklanıyordu. senaryosu vasattı bence. sonraki filmi unbroken'la savaş türüne devam etti ama bu kez hem çok şey anlatmaya çalıştığından ortaya hem dağınık bir film çıktı (spor filmi mi, denizde hayatta kalma filmi mi, savaş filmi mi, japonların kamplarında hayatta kalma filmi mi belli değil), hem de klasik hollywood filmi yapmıştı, japonlar tamamen şeytaniler mesela. neyse bu dandik filmden sonra savaş türüne ara verip (eski) kocasıyla birlikte by the sea'yi yaptı. 3. filmi de son derece kötüydü. kısacası bir türlü hedefi tutturamıyordu. savaş filmi de çekse, evlilik üzerine bir film de çekse bir türlü vasata bile erişemiyordu. genelde asıl sorun senaristliğindeydi.

    çok şükür 4. denemede vasatı aşabilmiş jolie. gene savaş filmi, gene başka bir ülkedeki katliamlara odaklanan bir film. unbroken gibi bu da gerçek bir hayata odaklanıyor. bu kez merkezde bosna ya da japonya değil, kamboçya var. unbroken'da yaptıklarından sonra burada da militarist, propaganda filmi yaptığı düşünülebilir ama öyle değil. rezil nixon'la ve abd'nin kamboçya'yı bombalamasıyla başlıyor film. sonrasında hiçbir şekilde abd'yi aklamıyor. aslında politikaya fazla bulaşmıyor. jolie tüm filmi 7 yaşındaki dünya tatlısı bir veledin gözünden aktarıyor ve böyle yaptığını bir an olsun unutmuyor. yani 7 yaşındaki bir çocuğun gözünden olayları yansıttığı için politikaya bulaşmıyor, iyi de ediyor. kamera bir an olsun loung'un yanından gitmiyor. adeta kamera loung'a yapıştırılmış, başını gökyüzüne çevirdiğinde kamera yukarıya çevriliyor, başını bir havlunun altına soktuğunda kameranın önüne de havlu konuyor. yakın planlar çok, hatta filmin %80'i yakın planlardan ibaret diye sallayabilirim, yanlış olmaz galiba. bana la vie d'adele'i hatırlattı. kechiche de bir an olsun adele'den ayırmamıştı kamerasını, yüzüne yapıştırmıştı kamerayı.

    filmin ilk artısı abd'yi aklamaması. normalde artı değil, ama işte hollywood filmi olunca abd'yi aklamayan her filme bu artı oluyor. diğer artısı klişe politik çıkarımlara yeltenmemesi. diğer artısı ajitasyona kayacak sahnelerde ajitasyona kaçmaması. amatör oyuncuları da iyi yönetmiş, özellikle loung'u oynayan çocuktan alınması gerekli performansı almış. çatışma sahneleri heyecanlı. mekân kullanımı başarılı. gelelim kızıl kmerlere. neyse o. ne idilerse öyle gösterilmişler. film, netflix'in diğer filmi beast of no nation'ı hatırlatıyor. beast de çocuk askerliğe, katliamlara vs odaklanmıştı.

    velhasıl jolie 4. filminde sonunda vasatı aşmayı başardı. güçlü, etkileyici pek çok sahnesi mevcut first they killed my father'ın.

    spoiler

    loung ormana kaçtığında herkesin mayınlara basıp parçalandıklarını gördüğünde askerlik eğitimi sırasında mayınları koyduğunu hatırlaması, daha doğrusu emirle toprağa gömdüğü o "şeyler"in mayın olduğunu ve insanları öldürdüğünü fark etmesi... etkileyici bir sahneydi.

    spoiler
  • bazı yerlerde filmin olayları çok dramatize ettiğini yazmışlar eğer kamboçya'da tuol sleng soykırım müzesi'ne giderseniz filmin aslında hiç de dramatize etmediğini anlarsınız. ben gördüklerimden sonra müzenin tamamını gezememiştim.

    müzeyi gezdikten sonra kamboçya'lıların böcek yemesiyle dalga geçtiğim için utanmıştım, filmde de bu konuya değinilmesine sevindim.

    o bölgede az çok zaman geçirmiş birisi olarak , kamboçya hakkında yazılacak çok şey var ama bütün kötü geçmişine rağmen bu insanları dünyanın en mutlu hayattan zevk alan insanlar olarak tanımlayabilirim.
  • netflix'te görüp merak ederek izlediğim bir film oldu. kamboçyalı yazar ve insan hakları aktivisiti loung ung'ın, “first they killed my father: a daughter of cambodia remembers” isimli anı kitabından uyarlanan film, 1975’te kamboçya’da iktidarı ele geçiren kızıl kmerlerin komünist toplum kurmak için uyguladığı zorbalığı, babası öldürülen, ailesi parçalanan çocuğun gözünden anlatıyor. angelina jolie’nin yönettiği film gerçek hikâyeye dayanıyor.

    vietnam savaşı sırasında amerikan güçlerinin bombardımanına maruz kalan tarafsız kamboçya'da devreye kızıl kmerler (khmer rouge) girer ve yönetimi ele alır. devlet için çalıştığı düşünülen birçok insan ve aileleri, çalışma kamplarına sürülür veya öldürülür. orta sınıf bir ailenin kızı olan loung ung da babasının öldürülmesine, kardeşlerinin çalışma kamplarına götürülmesine şahit olacak, kendisi de çocuk asker olmaya zorlanacaktır.

    bu tür filmlerde kanıksadığımız amerika’nın kendini aklama çabası yok, tam tersine yönetmen angelina jolie o dönemki başkan nixon’un politikalarına objektif bir şekilde eleştiri getirirken filmin sonunda verilen bilgiselde amerikan hava saldırılarında 250.000 kamboçyalının katledildiği gerçeği de atlanmamış.
  • şu an izlemekte olduğum biyografik film. kamboçya’da devrimi ve maalesef teorideki gibi mükemmel işlemeyen komünizmi bir kız çocuğunun gözünden anlatıyor.
    film çok durağan olduğu için sözlükte yorumları okuyacak kadar zaman bulabiliyorum ancak aynı zamanda da çok dramatik olduğu için beğenmedim diyemeyeceğim.
    puanım: 6.7/10
  • film akmıyor. çok durağan ve bu yüzden sıkıyor. olay örgüsü, kurgu vs dümdüz. bence sıradan bir film
  • vasat bir film. evet dunyaya yaşanan vahşeti gösteriyor ama sadece bu kadar. seyir keyfi,sürükleyicilik, kurgu bence yok. izlerken hem içim sıkıldı hem ben sıkıldım. yarıda bırakma huyumda olmadığı için bana göre bitmek bilmeyen bir film oldu.
  • yeni izleyebildim filmi. kitapta oldugu gibi her saniyesinde aglayacagim sandim ama hic ajitasyona girmemis angelina. aksine ozellikle aglatmamak icin kitaptaki ayrintilari atlamis sanki.
    --- spoiler ---

    filmin sonu beni cok sasirtti cunku kitaptakinden oldukca farkli. mutlu sonla bitirmis ama ne kitabin ne de yasananlarin mutlu bir sonu yok maalesef. hatta sirf bu nedenle yazarin ikinci bir kitabi var the lucky child isminde.
    --- spoiler ---

    bunlarin disinda yukaridaki yorumlara katiliyorum klasik amerika yerel halkin kurtaricisi vurgusu yok. artik nasil kaniksadiysak hollywood filmlerini, azicik bir goze sokmama bile bizi mutlu ediyor, aferin dedirtiyor.

    ınsanin insana neler yapabildigini ve insan aptalliginin siniri olmadigini bir kez daha uzulerek goruyoruz maalesef.

    yine film sonunda bu aptalligin, vahsetin sorumlularinin halen daha cezasini cekmemis olmasi bir kez daha lanet olasica adaletsiz dunya dedirtti. lanet olasica dunya...
  • --- spoiler ---

    ulan bu insanlar niye sonra böcek yiyor yılan yiyor yarasa yiyor. insanlara başka bir çare mi bıraktınız sanki? saçma sapan politikalarınızı denek gibi kullandınız bu ülkelerde. en acısı da bu insanların hesap soracağı kimse yok. buldukları bir tane kızıl kemerli askere mi sorsunlar? o kadar sinir bozucu ki.

    --- spoiler ---
  • güzel filmdi keşke rambo çıksa şu yeşilliklerin içinden gelse de kurtarsa diye bekledim olmadı ..
hesabın var mı? giriş yap