fıskiye
-
(bkz: melih gökçek)
-
kaygısızlarda memnun'un en has karısının, sabriye'nin köyden akrabası.
-
i. gökçek yüzünden orijinali unutulup "fışkıye" gibi mutant bir sözcüğe dönüşeceğinden korktuğum dil değeri.
-
melih gökçek'in de çok sevdiği bir tür süs havuzu.
-
-
deniz ile ilgisi olmayan şehirlerde fıskiyeli havuzlar çevresinde insanlar oturur sohbet eder, tanışır, deniz özlemini gidermeye çalışır.
-
lavabo musluklarından birine gudik şekilde bağlanan borunun, gece, suyun artan basıncıyla yerinden çıkması sonucu "fışır fışır" sesleri eşliğinde ortaya çıkan gereksiz şey. tesisatçıyı boruyla birleştirerek olaya biraz daha görsellik ve anlam katmak ister deli gönül.
-
türkiye'deki belediyeler bu fıskiye olayını pek bir severler... fırsat buldukları yerlere hep havuz ve fıskiye ikilisini dikerler renk olsun diye.
kimisi bunlara alttan ışık falan da verir hani değişik dursun diye.
trakya'da falan şopar kızanlar yazın bunda havuz misali yüzerler, içine işerler havuzun, sonra o sidikli su havuz fıskiyelerinden şoparların üstüne serpilir falan.
o kızanlar üstüne sarılık olurlar...
öyle yani, bizde genelde rahatlatıcı rolü de vardır hani. -
göklere çık tazyikle
çapulcuyu pandikle
kırılma kafa dikle
benim canım fışkiyem -
belediyenin önünde olanı makbuldür.fışkiye de denilebilir.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap